Saray İttifakı Adana’da ‘karalar’ bağlayacak

31 Mart yerel seçimlerinde 2 milyon 220 bin kişi ile Türkiye’nin nüfusu en kalabalık altıncı kenti olan Adana’da iki aday ekseninde bir seçim süreci yaşanıyor. Millet İttifakı’nın adayı Seyhan Belediyesi Başkanı CHP’li Zeydan Karalar olurken Cumhur İttifakı adına ise mevcut Belediye Başkanı MHP’li Hüseyin Sözlü yarışta yer alıyor.

Birgün gazetesinin haberine göre “Bereketli topraklar” olarak anılan Çukurova’nın merkez kenti Adana’da “eski güzel günler” geride kalırken şu sıralar işsizlik, göç, kayıt dışı yabancı işçiler ve cemaatlerin gölgesinde eğitim, gündemin ana maddeleri…

Seçim sürecinde yurttaşlar, kentin birçok problemi olduğundan yakınırken bu sorunlara çözümün yeni bir belediye başkanı ile sağlanabileceğini düşünenlerin sayısı da günden güne artıyor. Cumhur İttifakı’nın Adayı MHP’li Sözlü’nün 5 yıllık icraatından memnun olmayan çoğu yurttaş, 2014’te iki dönemlik AKP yönetimini devirerek Seyhan Belediye Başkanı olan Karalar’ın yönetme kabiliyetini büyükşehir belediyesinde de görmek istiyor.

Tarımsal üretimiyle ülke hafızasında yer edinen Adana artık suç çeteleri ve işsizlikle gündeme geliyor. Hükümetin ithalata dayalı tarım politikası nedeniyle tarıma bağlı fabrikaların birer birer kapısına kilit vurduğu kentte yeni istihdam olanaklarının sağlanamadığına dikkat çekiliyor. Çukobirlik, EnerjiSa ve BosSa gibi şirketlerin kentten çekilmesinin ardından yeni fabrikaların kurulamadığı kent, yüzde 20’lere ulaşan işsizlik oranıyla Türkiye ortalamasının iki katı işsizlik oranına ulaştı. Üstelik Suriyeli göçmenlerin en çok yerleştiği kentlerden birinin Adana olması, ucuz ve kayıt dışı istihdamı da artırdı. Kente istihdam olanağı sağlayacağını ifade eden Karalar’ın bu vaadinin seçmen üzerinde gözle görülür bir etkiye sahip olduğu da bildiriliyor.

DENEYİMİ VAR

Karalar’ın 90’lı yıllarda Çukobirlik’te fabrika müdürü olarak görev yapmasının bir avantaj olduğunu savunan yurttaşlar, liyakatli isimlerin belediye başkanı seçilmesi durumunda projelerin daha erken gerçekleştirileceğini belirtiyor.

SUÇ ORANINDA ARTIŞ

İşsizliğin artmasının bir diğer sonucu ise kentteki suç oranlarının tavan yapması oldu. Geçmiş yıllara oranla cinayet vakalarının arttığı kentte çoğu yurttaş, huzurunun kalmadığından şikayetçi. Ekme ve biçme maliyetlerinin artması nedeniyle çiftçinin küstüğünü belirten kent sakinleri, bunun yeni adli olayları da beraberinde getirdiğini, MHP’li Sözlü’nün Cumhur İttifakı’nın adayı olmasının bu nedenle “ters etki” oluşturduğunu dile getiriyor.

KÜRT NÜFUS DA YÖNELDİ

İYİ Parti’nin de desteklediği Karalar’a HDP’den de destek geldi. Aday göstermeyen HDP’nin oylarının büyük bölümünün de Karalar’a gitmesine kesin gözüyle bakılıyor.

ULAŞIM SORUNU

Kent merkezinde yaşayan yurttaşların en büyük problemi olarak “trafik yoğunluğu” gösteriliyor. Yalnızca mesai saatlerinin bitiminde değil günün her saati trafik yoğunluğu olduğunu ve toplu taşıma araçları ile bitmeyen inşaatların bu trafikte önemli rol oynadığını dile getiren yurttaşlar, adayların bu konuda projelerinin olup olmadığını da önemsiyor. Sözlü’nün döneminde trafik sorununun çözülmediğini, kent merkezindeki inşaatlar nedeniyle bu sorunun daha da büyüdüğünü ifade eden yurttaşlar, sandığa gittiklerinde bunu da hesaba katacaklarını söylüyor.

CEMAATLERİN GÖLGESİNDE EĞİTİM

İki üniversiteye sahip kentte üniversite öğrencileri pahalılıktan şikayet ederken eğitim alanındaki en büyük sorunu taşımalı eğitimden yararlanmak zorunda kalan 7-18 yaş arası öğrenciler yaşıyor. Merkeze uzak ilçelerde yaşayan ve bulundukları köy ile beldelerde okulları bulunmayan öğrenciler için aileler çözümü çoğunlukla “cemaat yurtlarında” arıyor. 2016 yılında Aladağ’da Süleymancılara bağlı bir yurtta çıkan yangında ölen çocukları hatırlatan yurttaşlar, bu sorunun bilinçli olarak çözülmediğine inanıyor.

Millet İttifakı Adayı Karalar ise ilçelerde yaptığı konuşmalarda yeni okullar ve yurtlar yaptırılması için çalışmalarına ilk günden başlayacağını ifade ediyor. Karalar’ın bu vaadinin de seçmende karşılığının bulunduğu görülüyor. Sözlü’nün Cumhur İttifakı’nın adayı olması, ittifakın “büyük ortağı” AKP’nin ise cemaatlerle kurduğu yakın ilişki, bu aday açısından dezavantajlı bir başka durum olarak nitelendiriliyor.