CHP'li Battal İlgezdi: Ataşehir için mücadeleden asla vazgeçmeyeceğim
CHP’li Ataşehir Belediye Başkan Adayı Battal İlgezdi, “Şimdiye kadar hizmetlerimizi sevgi ve kardeşlik adına yaptık” diyor.
Son 10 yılda İstanbul’un modern yüzü olan Ataşehir hem geleneksel hem çağdaş öğeleri bir arada barındırıyor. Farklı kültür ve sosyo-ekonomik yapılara sahip insanları kardeşlik paydasında buluşturan ilçe için CHP’li Ataşehir Belediye Başkan Adayı Battal İlgezdi, “Şimdiye kadar hizmetlerimizi sevgi ve kardeşlik adına yaptık” diyor.
Kültür ve sanat faaliyetleri ile Anadolu Yakasının yeni merkezi olmaya aday Ataşehir’de en büyük yatırımların yine ilçenin gelişimi yönünde olacağını belirten İlgezdi, bölgenin en büyük problemi haline gelen imar konusunda da “Ataşehir için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğim” diyor.
İlgezdi, Birgün gazetesinden Buse İlkin Yerli'ye konuştu. İlgezdi, Ataşehir’in değişen yüzünü, çözülemeyen sorunlarını ve 1 Nisan’dan itibaren ilçeyi nelerin beklediğini anlattı.
Ataşehir, 11 yıl önce bir torba yasadan çıkan 8 yeni ilçeden biri ve bu ilçelerin arasında CHP yönetiminde olan tek ilçe. Bölgede yoğun olarak yaşayan muhafazakâr kesime rağmen iki dönemdir yerel seçimleri kazanmanızdaki sır sizce nedir?
2009 yılının siyasi atmosferinde, iktidarın İstanbul’da oluşturduğu sekiz yeni ilçe içerisinde almayı garanti gözüyle baktığı yerlerin başında Ataşehir geliyordu. Hem siyasi tercih olarak hem de demografik cetvele uygunluk bakımından kendi oy potansiyellerini 28 bin oy önde hesaplamışlardı. Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı, seçimi biz kazandık.
Düşünün, 17 mahallesi olan Ataşehir’in sadece üç mahallesinde imar planı var. Geriye kalan 14 mahalle kurulduğundan beri altyapıdan mahrum bırakılmış, hizmetlerden hak ettiği oranda payını alamamış. Yıllarca bu mahalleleri yöneten zihniyetler, halkın temel gereksinimlerini ve haklarını iktidara ulaşma noktasında bir koz olarak ellerinde tutmuşlar. Yani lütuf siyaseti yapmışlar.
Ben, 2009 yılında Ataşehir’i yönetmeye talip olduğum ilk dönem, bölge halkının haklı talebini siyasete alet eden anlayışa karşı isyan ettim. Hayatımın hiçbir döneminde ülkemin sorunlarına karşı kayıtsız kalmadım ve halkımın çıkarlarını düşünmekten başka hiçbir şey yapmadım. Bence, Ataşehir’de kazanmamızın formülü de bu.
Gökdelenleri ile bilinen Ataşehir’de bir de madalyonun diğer yüzü var. İmar ve mülkiyet sorunu… Peki, Ataşehir’in en büyük problemi olan imar sorunu neden çözülemiyor?
Öncelikle Ataşehir, denize kıyısı olmadığı halde iki yakası olan bir ilçe. Bir tarafta eğitim seviyesi yüksek, gelir durumu ortalamanın üzerinde olan bir yüzde 30; diğer tarafta hizmetlerden, yatırımlardan yoksun, plansız bir mahalle düzeninde yaşamaya mahkûm edilen bir yüzde 70 var. Benim görevim, birbirine taban tabana zıt olan bu iki sosyo-ekonomik yapı arasında dengeyi olabildiğince sağlamak. Bu dengeyi sağlamak kolay değil. Bu da beraberinde yeni sorunlara gebe oluyor. Ataşehir’in de en büyük sorunlarının başında imar geliyor.
Bakın Ataşehir’e bağlanan 11 mahalleyi 15 yıl boyunca AKP yönetiyordu. Bugün Ataşehir’de imar sorunu varsa, sorumlusu bu konuyu kangren haline dönüştüren AKP’dir.
İlçe belediye başkanı olarak benim plan konusundaki tek yetkim; 1/1000’lik planları, İBB’nin hazırladığı 1/5000’lik planlara göre yapmak, belediye meclisimizden geçirmek ve büyükşehir belediye meclisinin onayına sunmak. Yani imar planları konusunda tam yetkili olan kurum Büyükşehir.
Bizler, halkın bu ihtiyacı ortadayken çağrılarımıza kulak tıkayanlara karşı Ataşehir halkıyla beraber İBB’nin önünde eylem yapmamıza rağmen yokmuşuz gibi davrandılar, Ataşehir halkını akıllarınca cezalandırdılar. Yapılan bu muameleyi nasıl vicdanlarına sığdırıyorlar, anlayamıyorum. Halkımız şunu unutmasın ki ben Ataşehir için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğim.
Şimdi kendi adayları kalkmış, Yenisahra ve Barbaros mahalleleri için imar planlarını İBB’den ben geçirdim, diyor. Bizim hazırladığımız 1/1000’lik imar planlarını reddeden İBB ne hikmetse adayları belirlenince planları apar topar meclisten geçirdi. Madem bu planlar beş dakikada geçiyordu da neden yıllarca Ataşehir halkını mağdur ettiniz? Ayrıca iki ay önce İBB meclisinden geçirilen iki mahallenin imar planları neden hâlâ askıya çıkmadı? Askıya çıkmayan hiçbir plan maalesef yasallaşmıyor.
Siz yıllarca Ataşehir’de, ranta dönüşen kentsel dönüşüme karşı çıktınız. Peki, bunun yerine nasıl bir uygulama yapıyorsunuz?
Benim ilk dönem seçilmemi sağlayan vaadim buydu. O yıllarda İBB’in yaptığı bir Sulukule gerçeği vardı, insanlar yerlerinden sürülmüştü. Kentsel dönüşüm adeta bir talansal dönüşüm haline gelmişti. Biz o dönem, vatandaşı mağdur etmemek adına yerinde dönüşüm yapacağız, demiştik. Bunun Türkiye’de en uygulanabilir örneğini de Emekevler Projesi ile Ataşehir’de yaptık. Ataşehir’in merkezindeki bu daireleri hak sahiplerine toplamda 18 bin lira ile 40 bin lira arasında değişkenlik gösteren rakamlarla ayda 200 lira gibi ödeme kolaylığıyla insanlara tapularını teslim ettik.
İstanbul’da inşa edilecek Finans Merkezi’nin ismini ilk olarak Ataşehir ile duyduk. Sonra bir gecede ne oldu da Ümraniye sınırlarına alındı ve bu proje neden tamamlanamıyor?
Finans merkezi olarak tasarlanan ve iktidarın 2009 seçimlerinde diğer yedi ilçede olduğu gibi yerel yönetimi alabileceğini düşündüğü Ataşehir’de planlar bizim kazanmamızla değişti. İdari bir kararla finans merkezini, bizim sınırlarımızdan alıp Ümraniye sınırları içerine dâhil ettiler. Biz de o dönem Bölge İdare Mahkemesine gittik ve davayı kazandık. Danıştay da bu kararı onayladı. Baktılar ki idari kararla olmuyor, bir gece yarısı son dönemlerin geleneği olan bir torba yasayla meclisten geçirdiler. Finans merkezi böylece kanunla Ümraniye sınırlarına bağlanmış oldu. Belediye Hizmet Binama kuş uçuşu 200 metre, yol mesafesi 500 metre; Ümraniye Belediyesi’ne ise 7 km olan finans merkezinin Ataşehir’den alınıp Ümraniye’ye bağlanması hangi akla ve mantığa sığıyor? Ben bunu halkımızın vicdanına bırakıyorum.
Yeni dönem için en önemli vaadiniz nedir? 1 Nisan’dan itibaren Ataşehirlileri hangi projeler bekliyor?
Biz 10 yıllık belediyecilik dönemimizde ayrım yapmaksızın her mahallemize hizmet götürdük. Sağlık merkezleri, kültür merkezleri, sosyal yardımlaşma merkezleri, meslek edindirme merkezleri kurduk; kütüphaneler, çocuk yuvaları, parklar yaptık. Ama bütün bunları; sevgi ve kardeşlik adına yaptık, huzur adına, barış adına yaptık. Ülkemizin şu günlerde en çok ihtiyacı olan sevgi, barış ve kardeşlik bu dönemde de bizim en büyük projemiz olmaya devam edecek.
Ataşehir’in en büyük problemlerinden biri olan Hal’in taşınması gündemde. Bu projeler ne zaman gerçekleşecek ve Ataşehir bu sorundan ne zaman kurtulacak?
Ben 30 yıldır Ataşehir’deyim, ne zaman ki vatandaş sandığa gidecek o vakit halin taşınacağı konusu ortaya atılır. Bu durum bu dönem de değişmedi. AKP’li aday; hal binası bitti, buradan taşınıyor, diye seçim vaadinde bulunuyor. Bunun üzerine merak ettim ve Tuzla Aydınlar’daki yeni yeri ziyaret ettim.
İçinden biraz hafriyat alınmış büyük bir alan; fakat ödeneksizlikten müteahhit işi durdurmuş, yolları dahi yapılmamış. Ben lansman toplantım da bu görüntüleri gösterince birkaç işçi götürmüşler ve iğne ile kuyu kazar gibi çalışıyorlar. Seçimler gelir geçer, ama halkımızı kimsenin kandırmaya hakkı yok.
Sayın Ekrem İmamoğlu ile de görüştük, İBB’yi kazandığında halin olduğu alana Türkiye’nin en modern kent meydanını yapacağız. Buradan da tüm Ataşehir’e söz veriyorum.