'Mehmet Şimşek'in üzerine çığ düştü'
Murat Muratoğlu, Erdoğan'ın Mehmet Şimşek'i hedef alan sözlerini değerlendirdi.
Sözcü Gazetesi yazarı Murat Muratoğlu'nun AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mehmet Şimşek'i hedef aldığı sözlerini değerlendirdiği "Şimşek çaktı Saray çarptı" başlıklı yazısı şöyle:
"Kar yağarken şimşek çakmaz. Bırakın kar yağmasını Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'in üzerine çığ düştü. Erdoğan açık açık; “İnanmıyorsan kusura bakma arkadaş. Biz bu işe inananlarla yolumuza devam ederiz” dedi.
Sahi Mehmet Şimşek'in ekonomiye müdahale edecek mecali mi kaldı? Kendisi dekor olarak kullanıldı. Piyasaların ve yabancı yatırımcının tepkisinden korkulduğu için kabineye alındı, bakan yapıldı. Aksini iddia eden var mı?
* * *
Zaten ekonomiyi yönetenler Cumhurbaşkanı ve danışmanları… Düşünce farklılığı olmamalı. Şimşek ülkenin hâlâ demokrasi ile yönetildiğini sanıyor olmalı. Peki, “Partide kendi ayağımıza kurşun sıkanlar var. AK Parti'ye zarar verebilecek tek şey dava şuurunu kaybetmiş kendi içimizdeki arkadaşlarımızdır” lafını da mı duymadı?
* * *
Nitekim yeni hükümet ile beraber Mehmet Şimşek'in birçok yetkisi elinden alındı. Davutoğlu hükümetinde Mehmet Şimşek'in görev tanımında yer alan “ekonomik konularda genel koordinasyon” ifadesi, Yıldırım hükümetindeki görev tanımında yer almadı. Bununla beraber SPK, BDDK, TMSF gibi kurumlar Nurettin Canikli'ye, Eximbank ise Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'ye bağlandı.
* * *
Mehmet Şimşek'in gözden düşmesi çok önceleri başladı. Rüşvet olaylarının açığa çıkmasının ardından “Kim yolsuzluk yaparsa mutlaka cezasını görmeli, hem de Allah belasını versin!” deyip kendi ayağını kurşunladı. Dava şuurunu kaybetti. Zira yolsuzluk yapanlara faniler ceza vermeyi gerek görmedi. Bela işine Allah bakıyor lakin çarpılan da olmadı.
* * *
Oysa zamanında ne güzel konuşuyordu. Makam araçlarının fazlalığı tartışmasında, “bunlar çerez parası” diyordu. “Çok güçlü teşviklerle hane halkı tasarrufu da artırılacak” açıklamaları yapıyordu. Haliyle el üstünde tutuluyordu. Sonradan bir şeyler oldu!
* * *
Arkadaş ne yaptın sen? Tamam, sen doğruyu söyledin ama “Sorun reel sektörün döviz borçları. Ne yapacağız?” deme… “Döviz borçlanmaya sınır getirileceğini” söyleme. Yolsuzluk yap, ihale ayarla ancak kutsal sınırı geçip “Reel sektör yatırımlarında maalesef inşaatın payı çok yüksek” lafını etme! O konulara hiç girme. Zaten İngiliz pasaportlusun, sabaha kalmaz terörist olursun. Bak daha şimdiden şuursuz oldun. İnşaata laf ettin kendi ipini çektin.
* * *
Şimşek'in bakan oluşu piyasalar ve yabancılar için birçok veriden daha önemli. Çok sert olur piyasaların tepkisi. Kendi istifa edebilir mi? Edemez! Değiştirilebilir mi? Bence yemez! Yerinde otursun, el altında bulunsun. Bak, diğer bakanlar getirilen kağıda imza atmaktan, OHAL'i uzatmaktan başka bir işe yarıyorlar mı? Hem bakan dediğin hayal satmalı, izin verilmedikçe konuşmamalı!
Yazıyı Sözcü'de okumak için TIKLAYIN