Nihal Olçok: Erdoğan'ı görseydim ona şunu söylerdim...

15 Temmuz gecesi eşi Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'u kaybeden Nihal Olçok, hükümetin kutuplaştırıcı bir dil kullandığını belirterek, "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı görseydim, ona şunu söylerdim 'Erol Bey'in yokluğu çok belli çünkü Erol Bey'in dili çok kuşatıcı bir dildi" dedi.

Olçok, Mehmet Ali Kayacı'nın TV5'te sunduğu Buluşma Noktası programına konuk oldu.

Darbe girişimi sonrası siyasal iklimi değerlendiren Olçok, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan tarafından kullanılan söylemleri değerlendirdi.

"Erol Olçok'un kuşatıcı bir dili vardı"

Nihal Olçok, daha önce eşi Erol Olçok tarafından yönetilen AKP'nin reklam kampanyalarının 'kucaklayıcı bir dile sahip olduğunu' belirtirken iktidar partisi tarafından kullanılan dilin toplumsal kutuplaşmaya neden olduğuna dikkat çekti.

Nihal Olçok şöyle konuştu:

"Tayyip Beyle 15 Temmuz'dan sonra görüştüm... Tayyip Bey inanılmaz zeki bir adam. Eğer onu şu an görseydim (kullandığı) dil konusunda ona "Erol Bey'in yokluğu çok belli çünkü Erol Bey'in dili çok kuşatıcı bir dildi "derdim... (Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından sarf edilen) o sözler Tayyip Bey'in yansıması aynı zamanda o sözlerin sorumluluğu da yine Tayyip Bey'de. Bir söz söylüyorsunuz ve o sözünüzden artık mesülsünüz..."

Erol Olçok 'aşk' sloganından uzak durmuş

AKP'nin yerel seçimde kullandığı 'aşk' ve 'sevda' temalı seçim kampanyaları için de değerlendiremelerde bulunan Nihal Olçok söz konusu temaların eşi Erol Olçok tarafından eskiden reddedildiğini aktardı.

Nihal Olçok "'Billboard'larda gördüğüm kadar o dil 'aşk'tı.. Ve ilk yorumum 'aşk yakıcıdır' oldu. Aşk kendi içinde de yakıcıdır. Aşk çok büyük imtihanları beraberinde getirir, yüzde yüz taraf olmayı gerektirir. Aşıksanız, aşkınızın hatasını görmezsiniz, her şey muhteşemdir. İki-üç kere çalışılmıştı ama Erol Bey çok uzak durmuştur o kavramdan... Çünkü Erol bey dervişti ve derviş aşkın yakıcı olduğunu bilir" dedi

Toplum çözülerek aslına rücu etti

Olçok, 15 Temmuz'un ardından ortaya çıkan kenetlenmenin çok kısa sürdüğünü belirterek 'toplumun aslına rücu ettiğini' belirtti.

"15 Temmuz'da Türkiye'de çok büyük bir zelzele olduğuna inanıyorum. Türkiye sarsıldı. Benim ve benim gibi bir sürü insanın ocağı yıkıldı. Bir enkaz ve bir kayıp vardı. O gece o zelzele oldu ve sancı başladı... (Toplumsal) kenetlenme 10 ila 15 gün sürdü... Sonra toplum aslına rücu etti. 15 Temmuz bir müddet bizi bağladı çünkü biz bir felaket anında, krizlerde birbirine kenetlenen toplumlarız. Bu bizim etnik kaderimiz."