AKP'li Dağ bu kez de sanatçıları hedef aldı: Nerede kritik bir süreç olsa, bu sanatçı dediğimiz kişiler müdahil oluyor
LGBTİ+'ları hedef alan Dağ, sanatçıların siyasi açıklamalarına ilişkin "Nerede kritik süreç olsa bu sanatçı dediğimiz kişiler siyasete müdahil oluyor. AK Parti bu çirkeflikle uğraşmak istemiyor" dedi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ Haber Global yayınına katılarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerini değerlendirip muhalefeti eleştiren Dağ LGBTİ+'ları da hedef gösterdi, "LGBTİ'yi bu topluma sokmamak için her türlü tedbir bizim masamızda" dedi.
Dağ'ın hedefinde LGBTİ+ bireylerin yanı sıra sanatçılar da vardı. Dağ, sanatçıları seçimlere müdahale etmekle suçladı. Dağ, "Sanatçıların seçimlere müdahalesi 2019'da başladı. Nerede kritik bir süreç olsa, bu sanatçı dediğimiz kişilerin bir siyasete müdahil olma durumları söz konusu oluyor. AK Parti, bu çirkeflikle uğraşmak istemiyor. Sanki muhalefetle ilgili olumlu bir şey söylemeyi geçtim, Kılıçdaroğlu hakkında bir şey söylesinler. Cumhurbaşkanlığına aday görenler şimdi genel başkanlığa aday görmüyor" dedi.
"YEREL SEÇİMLERE HAZIRLANIYORUZ"
Hamza Dağ'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
-Seçim sonuçları bizim için mutluluk verici. Milletimize teşekkür ediyoruz. Meclis ayrı, Cumhurbaşkanlığı ayrı gibi tablo çizenler vardı, muhalefetin kampanya döneminde olduğundan farklı gösterme gibi durumları oldu.
-Kendi açımızdan değerlendirme yapıyoruz, 2018 ile bugünün bir değerlendirmesini yapıyoruz. Bu seçimde Cumhur İttifakı 49,5 aldı, ilk turdu. Bu, 4 puanlık oy Millet İttifakı'nda mı toplanmış, hayır. 2018'den sonra kurulan ve her iki ittifakta da olmayan partilere oylar gitmiş. Biz kendi durumumuzu masaya yatırıyoruz, yerel seçimlere hazırlanıyoruz.
-Muhalefet cephesi kendi seçmenini açık bir şekilde kandırdı. Ümit verip aslında bu noktada bir güç ortaya koymamasına rağmen koyuyormuş gibi göründüğünü görüyoruz. DEVA, Saadet değil belki ama CHP seçmeni büyük bir sorgulama içinde. Vatandaşımızın net iradesini koyduğu, bizim de sorumluluğumuzu artıran bir süreç. 21 yıl sonra milletimiz bir 5 yıl daha verdi, 6 Şubat depreminden sonra bu şansı verdi, yaraların sarılması konusunda bize güvendi. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız üst düzey bir irade ortaya koydu.
'SANATÇILAR SEÇİME MÜDAHALE EDİYOR'
- (Deprem bölgesindeki seçmenlere yönelik ifadeler) Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız buna güzel bir cevap verdi. İkinci turda Erdoğan'ın önde çıkması bunun en büyük cevabı. Deprem bölgesinde oylarımız daha çok arttı. Bu olanlar 85 milyonu rahatsız ettiği gibi onları da rahatsız etti. Bu söylemlerde bulunanlara sanatçı denilmez, bunlar ünlü. Bir dizide oynamak sizi sanatçı yapmaz, sadece bir ajansın parlattığı kişi olursunuz.
-Sanatçıların seçimlere müdahalesi 2019'da başladı. Nerede kritik bir süreç olsa, bu sanatçı dediğimiz kişilerin bir siyasete müdahil olma durumları söz konusu oluyor. AK Parti, bu çirkeflikle uğraşmak istemiyor. Sanki muhalefetle ilgili olumlu bir şey söylemeyi geçtim, Kılıçdaroğlu hakkında bir şey söylesinler. Cumhurbaşkanlığına aday görenler şimdi genel başkanlığa aday görmüyor.
-Deniz Zeyrek diyor ki CHP içinde troller var. Günaydın kardeşim biz bunu 2 yıldır söylüyoruz. Troller, tetikçi gazeteciler var. İşin doğrusuna bakmıyorlar, bir şey bulunca üzerine gidelim diyorlar. FETÖ, PKK yandaşları hesaplar hepsi bir araya gelip linç ediyor. Ben şahsen yaşadım. Masadan kalktığı an Sayın Akşener de yaşadı. İnce yaşadı, Sinan Oğan yaşadı. Şimdi de aynısını bir grup Kılıçdaroğlu'na bir grup da İmamoğlu'na yapıyor.
- (Sosyal medya) Hiçbir zaman burada olmamazlık yapmayacağız. Herkes yankı odasında birbirine bu hitaplar, hatta Twitter'dan yapalım, Twitter bir maç gibi ama maçtan çıktığınızda herkes takımında kalıyor. Orada bir siyasal görüş değiştirmek olabilir ama yüz yüze olduğu gibi olmuyor.
Yasal düzenleme yaptık, dezenformasyonla mücadele konusundaki düzenleme kısmen işimizi gördü. Muhalefetin söylediği gibi burası her zaman her şeyi söyleyeceğimiz bir yer olmamalı o zaman bizim özgürlüğümüz ne olacak.
'EMPERYALİZM, LGBT...'
-Akşener ve Kılıçdaroğlu istediğinizi söyleyeceksiniz dediler ama bize hakaret ettiler diye en çok başvuru yapan siyasetçiler Akşener ve Kılıçdaroğlu. Bu alanda tedbirler almak bizim vazifemizdir.
- (Konser iptalleri) Belediye başkanlarımız halktan gelen tepkileri dikkate almak zorunda. Bunlar da karşılıksız kalmamalı. Siyasal bedeli olduğu gibi bunların da bedeli olması lazım. Ben yaptım, yanıma kar kalacak dememeli kimse. Başkanlarımız da gelen tepkileri göz önüne alarak bunu değerlendirecek.
-Emperyalizmin LGBTİ üzerinden toplumları dönüştürme çabasında olduğunu görüyoruz. Bu sosyal bir terörizmdir. Bunu toplumumuzun içine koymayacağız. Bunu toplumuna sokmayan milletler, ayakta kalacak milletler olacaktır.
-Cumhurbaşkanımız en başından beri LGBTİ biz olduğumuz sürece bu ülkeye sokmayacağız dedi. Bu konuda gram tavizimiz yok. Yasal olarak yürüyüş yapılacak yerler belli ancak bu alandaki duruşumuz belli. HDP net destekliyor, onu da milletimize şikayet etmek bizim görevimiz. HDP tabanında verilen bu destek kesinlikle yok. HDP LGBT'yi en çok destekleyen parti. Bu yapı, toplumların emperyal dönüşümlerindeki bu dönemdeki yansımasıdır.
-Bu konuda alınması gereken her önlem, bizim masamızın üzerindedir. Bu platformlardan vatandaşların faydalandığı başka hususlar vardır ama LGBTİ'yi bu topluma sokmamak için her türlü tedbir bizim masamızda. Başkaca oradan izleyen, takip edenler olabilir, teknik olarak engellenmeyecek şekilde çalışmalarımız olacak. Nereye kadar kısıtlayabiliriz ona bakacağız. Sınırsız özgürlük diye bir şey yoktur.
-Anayasamızda da özgürlüğün kısıtlanabileceği alanlar genel ahlaka aykırı pozisyonlar, özgürlük ile LGBTİ yan yana getirilmemeli, bütün metinlerde öyle bile olsa kısıtlanabilir. Hastalıklı bir bakış açısı. Bir sosyal terörizmle karşı karşıyayız. Emperyalistlerin ülkeleri küçültmek için koyduğu bir noktadır. Bugün anket yapsak sadece LGBTİ meselesini sorsak daha fazla destek çıkacağına eminim.
-Her seçime hazırız. 28 Mayıs'ta Cumhurbaşkanımız, otobüs üzerinden yerel seçime hazırlanın dedi. Bu, büyük bir liderlik. O gün, ben genel merkezdeydim, bir arkadaşımızla seçim sonuçları belli olunca bir iki konuda talimatını almamız lazımdı. Bize bile bunu verdi. Rehavet yok, zafer sarhoşluğu yok. MYK'da strateji ekibi de belirlendi. Toplantı yapıldı, adım adım ve il il çalışarak bu seçimlere hazırlanacağız. Ankara, İstanbul, İzmir diye bakınca, milletimiz İstanbul'da part time çalışan, İzmir'de şovmen, Ankara'da da işi gücü reklam olan belediye başkanından kurtulacak.
- (İmamoğlu ve Yavaş'ın seçim gecesi açıklaması) İBB ve ABB Başkanları millete yalan söyledi. Özellikle herkesin açıklamasına dikkat etmesi gereken bir gece. Biz yine, o günü Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, iletişimi de güçlü ve doğru vatandaşla paylaşarak yönetmeye gayret ettik. 13. Cumhurbaşkanı adına konuşuyoruz, aramızda kalsın kazanıyoruz lafları kabul edilebilir değil.
-Seçimden sonra değişim diyenler, seçimleri sadece Kılıçdaroğlu kaybetmedi. İmamoğlu ile Yavaş da kaybetti. İç Anadolu'da, Karadeniz'de de Erdoğan önde. Birlikte kaybettiniz. Hepiniz kaybettiniz. Cumhurbaşkanımızın bir lafı vardı, Ahmet Kaya'ya bir itibar suikastı yapıldığı zaman, hepiniz oradaydınız diye, siz de hepiniz oradaydınız. Masaya dönmeyecektiniz o zaman geriye. Tarih yazamadınız, tarih olacaksınız.
-Kılıçdaroğlu öyle bir kıyak geçti ki siyasal tarihimizin en büyük siyasal kazığı yaşandı, seçimin muhalefet kanadında kazananı 4 tane küçük parti. Bu ülkenin kaliteli muhalefete ihtiyacı var. Birilerine itibar suikastı yaparak bırakın bunu. Hiçbir başarı bahanenin yerini tutmaz.
- (Genel af olacak mı?) Genel af gibi bir gündemimiz kesinlikle yok.