Çocuk istismarı ve çocuğa şiddet: CHP, Meclis'e araştırma önergesi verdi
CHP, çocuk istismarı ve çocuğa karşı şiddet olaylarının önüne geçilebilmesi, 6 yaşında cinsel istismara uğrayan H.K.G. ile ilgili yargı süreçlerinde ortaya çıkan vahim tablonun nedenlerinin ortaya çıkarılabilmesi için TBMM’de araştırma komisyonu kurulmasını istedi.
CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ile Engin Özkoç tarafından hazırlanan ve 129 milletvekilinin imzalarını taşıyan araştırma önergesi TBMM Başkanlığı’na bugün sunuldu.
TBMM’de yarın gündeme alınması önerilecek olan araştırma önergesinin gerekçesinde, Anayasa’nın 41’inci maddesi ile devlete, çocukları her türlü istismara ve şiddete karşı koruma görevi verildiğine dikkat çekildi. Önergede, şu değerlendirmelere yer verildi:
“Anayasa’nın bu açık hükmüne karşın çocuk istismarı ve çocuğa karşı şiddet, ürkütücü boyutlara ulaşmıştır. Adalet Bakanlığı verilerine göre; 2020 yılında çocukların cinsel istismarı suçundan açılan dava sayısı, 15 bin 213 olarak kayıtlara geçmiştir. Bir tek çocuğun bile bu suça maruz kalması, devletin görevini yerine getirmediği anlamına gelmektedir. BirGün gazetesinden Timur Soykan tarafından açığa çıkarılan bir büyük skandal Türkiye’yi sarsmıştır. Resmi makamlara da ulaşan bilgilere göre H.K.G., İsmailağa Cemaati’ne bağlı olarak faaliyet gösteren Hiranur Vakfı’nın kurucusu olan babası Yusuf Ziya Gümüşel’in de bilgisiyle 6 yaşında Kadir İstekli isimli şahısla ‘evlendirilmiş’, 13 yaşında nişan, 14 yaşında düğünü yapılmıştır. H.K.G.’nin 14 yaşında Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde, cinsel istismara maruz kaldığının tespit edilmesinin ardından açılan soruşturmada, kemik yaşı testine 21 yaşında bir kadının sokulmasıyla soruşturma akamete uğratılmış ve 6 yaşından beri devam eden cinsel istismar tespit edilememiş ve o dönemde istismarın sonlandırılmasının önüne geçilmiştir.
“NE SORUŞTURMA TAMAMLANABİLMİŞ NE SUÇU İŞLEYENLER HAKKINDA TUTUKLAMA KARARI ALINMIŞTIR”
17 yaşında doğum yapan H.K.G., 30 Kasım 2020’de Cumhuriyet savcılığına müracaat etmiştir. Savcılığın konuyu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na intikal ettirmesi üzerine H.K.G.’nin 4 Aralık 2020’de şiddet önleme izleme merkezinin ilk kabul birimine alındığı, 8 Aralık 2020’de kadın konukevine yerleştirildiği bilinmektedir. Aile Bakanlığı’nın Aralık 2020’den beri konuyu biliyor olmasına karşın skandal süreç, kamuoyunda Aralık 2022’de yayımlanan bir haberle aleniyet kazanmıştır. Katalog suçlardan olmasına rağmen, 24 ayı bulan bu süre içinde ne soruşturma tamamlanabilmiş ne suçu işleyenler hakkında tutuklama kararı alınmıştır. Delillerin karartılabileceği, kaçma ihtimalinin olduğu bu suç hakkında yeterli önlemlerin alınmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar Aile Bakanı bu konuya ilişkin yöneltilen eleştirileri ‘samimi bulmadığını’ ifade etse de konu kamuoyu gündemine taşındıktan sonra, siyasi partilerin ve temsilcilerin açıklamalarıyla haziran ayı sonuna verilen duruşma tarihi öne çekilmiş, Yusuf Ziya Gümüşel ve Kadir İstekli tutuklanmıştır.
“TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONU RAPORUNUN GEREĞİ YAPILMAMIŞTIR”
Çocuk istismarına ilişkin bu tekil örnek dahi, çocukların yeterince korunamadığını, çocuk istismarı vakalarına yönelik yeterli önlem alınamadığını göstermektedir. Bu örnek, okula başlamayan çocukların takibinin de ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Dernek/vakıf görünümlü cemaat/tarikat yapılanmalarında yaşanan bu tür istismar olayları, bu tür yapılanmaların denetlenmediğine işaret etmektedir. Her ne kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi, 3 Kasım 2016 tarihli, 442 sıra sayılı Araştırma Komisyonu Raporu’yla çocuklara yönelik her türlü istismar olaylarına ilişkin alınması gereken önlemleri içeren bir rapor yayınlamışsa da bu raporun gereği yapılmamıştır. 2004 yılında çocuk 6 yaşında iken başlayan bir cinsel istismar vakasının 2020 yılına kadar tespit edilememiş olmasının nedenleri, soruşturma sürecinin gecikmesine neden olan etkenler ile Sağlık Bakanlığı, Aile Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı başta olmak üzere kamu kurumlarının bu gecikmedeki sorumluluklarının belirlenmesi ile çocukların cinsel istismarının önlenebilmesi için alınacak her türden önlemin tespit edilmesi amacıyla Anayasa’nın 98 ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105. maddelerine göre Meclis araştırma komisyonu kurulmasını arz ve teklif ederiz.”
Kaynak: ANKA