DEM Partili Sakık ile TBMM Başkanvekili Biçer Karaca arasında 'söz verme' tartışması

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca ve DEM Parti Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık arasında "söz verme" konusunda yaşanan tartışma gündeme geldi. Sakık, uluslararası sözleşmelerin görüşmeleri sırasında kürsüye çıktıktan sonra Biçer Karaca'ya dönerek "Bugün 1 dakikalık söz istedim sizden, içtüzüğe göre sataşmadan söz verebilirdiniz, herkese verdiniz" dedi. Biçer Karaca ise "Genel Kurul’a hitap eder misiniz, sitemi ayrıca iletirsiniz" diye karşılık verdi.

Sakık, "Bize karşı düşmanca bir tavır içinde olmayın ben kendi hukukumu savunuyorum. Siz benim sözümü gasp ediyorsunuz bana haksızlık ediyorsunuz" diyerek tepkisini dile getirdi.

'YORULDUK SİZİN BU DÜŞMANCA TAVIRLARINIZDAN'

Ardından, "Yorulduk, Anayasa’dan da içtüzükten de sizin bu düşmanca tavırlarınızdan da yorulduk. Burada bize sataşmalar, haksız uygulamalar var. Bayrakla bir sorunumuz olmadığını biliyoruz, siz de biliyorsunuz. Ama sizin trolleriniz gidip Mardin, Diyarbakır Belediyesi’nde trollük yapıyor" şeklinde konuşmasını sürdürdü.

'SİZİ TEMİZ BİR DİLLE KONUŞMAYA DAVET EDİYORUM'

Sakık’ın süresi dolduktan sonra mikrofonun açılmasını bekledi. Biçer Karaca da devam etmek isterse süre vereceğini belirterek mikrofonu açtı. Sakık, “Herkese veriyorsunuz bana karşı böyle davranmayın, davranırsanız siz altında kalırsınız. Haksızlık yapmayın biz kimseye boyun eğmeyiz. Varsa bir hesabınız benimle hesaplaşın” ifadelerini kullandı. Biçer Karaca ise “Sizi temiz bir dille konuşmaya davet ediyorum” tepkisini gösterdi. “Ben de sizi adil ve adaletli olmaya davet ediyorum” diyen Sakık, konuşmasını tamamlamadan kürsüden indi.

'DÜŞMANCA TAVIR NİTELEMESİNİ KABUL ETMEM'

Ardından Biçer Karaca şunları söyledi: “Yaşamım boyunca kimseye düşmanlık etmedim. Şiarım barıştır, insanlıktır. Sayın milletvekilinin düşmanca tavır diye nitelendirmesini asla kabul etmem. Özellikle de tüm milletvekili arkadaşlarımıza talep ettikleri takdirde TBMM’nin konuşulacak, istişare edilecek yer olduğunu söyleyerek hiçbir şekilde söz haklarına bir kısıtlama getirmedim. Ancak TBMM’de, yönetiminde yol gösterici olan, bağlayıcı olan kuralları vardır, yasaları vardır, bu Anayasa ve İçtüzük’tür. İçtüzüğü uygulamaktan dolayı da ‘düşmanca’ denilmesini asla kabul etmek mümkün değildir. Başkanlık Divanı’na yönelik tavrı da asla kabul etmediğimizi ve bir daha tekrar edilmemesini özellikle bu kürsüden talep ediyorum, rica ediyorum, istirham ediyorum.”