Erdoğan'ın hedefinde yine Altılı Masa var: Üçüncü sınıf sokak tiyatrosu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla'nın Fethiye ilçesinde gerçekleştirilen Gençlik Buluşması'nda açıklamalarda bulunuyor. Altılı Masa'yı eleştiren Erdoğan "Masacıların, nasıl bir Türkiye vaat ettiğini hepiniz görüyorsunuz. Ne diyorlar, hepsi başbakan yardımcısı olacakmış, hepsi bakanlık alacakmış. Böyle memleket mi idare edilir?" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"TAHIL KORİDORUNDA SORUNU ÇÖZEN ÜLKE TÜRKİYE OLDU"

Rusya Ukrayna olayında Türkiye'nin konumunu gördünüz. Tahıl koridorunda sorunu çözen ülke Türkiye oldu. Herkes Rusya'ya saldırırken biz saldırmadık. Putin, 'tahılı bilabedel gönderiyorum' dedi. Biz de 'fabrikalarımızda una çevirir fakir Afrika ülkelerinde göndeririz.' dedik. Karadeniz tahılının yüzde 44 Avrupa'ya gitmiş, Afrika'ya yüzde 14 gönderilmiş. Şimdi dengeleyip Afrika'ya göndererek beklentilerine cevap vermiş olacağız.

Bütün bunlar devam ederken, biz Türkiye'de yatırımlara devam ediyoruz. Durmak yok yola devam. Cuma günü tarihi bir adım attık. 36 bin metrekareyi geçen kullanım alanı ile Rami Kışlasını İstanbulumuzun bir numaralı kütüphanesi haline getirerek bunun gururunu yaşadık. Öğrencilerimiz burada çorbasını, çayını içecek. Ücret yok. 24 saat icabında evinde değil, gelecek orada çalışacak. Oralar, mezbelelikti, rezaletti rezalet. Orada top sahası vardı. Orada futbol da oynadık. Orada video kayıtlarını da göstererek, nereden nereye. Mesele bu.

Rami Kışlası'nda gençlerle sohbet ettik. Gençler, 'Başkanım 5 dakikada okulumuzdan buraya geliyoruz' dediler. Böyle bir kütüphaneye kavuşmuş olmak bizim için bir iftihar meselesi. İlk etapta, 200 bin civarında kitapla başlayacağız ama yetmez. Kültür Bakanlığı'mıza ek bütçe ile uluslararası ülkelerin değişik yayınlarını da oraya kazandırarak yurtdışından da akademisyenlerin buraya gelip ilgi duyacağı bir merkez haline getireceğiz. Her alanda gençlerimizin yanında olacağız. Bundan sonra da siz gençlerimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmek için çalışmaya devam edeceğiz. Bu eserler, 100. yılımızı kutlamanın bir adıdır, markadır.

"ESKİ TÜRKİYE İLE ESKİ TÜRKİYE ARASINDA BİR SEÇİM YAPACAĞIZ"

Son 20 yılda hayata geçirdiğimiz adımlarla, ilmek ilmek dokuyarak ülkemizi bugünkü haline getirdik. Türkiye artık altyapı sorunu yaşamıyor. Güvenlikle ilgili sorunlarımızı vardı, bunları hallettik. Artık gece 12'de benim vatandaşım sokağa çıkabiliyor. Terör örgütleri ayağımıza bağ oluyordu, başlarını ezdik. Her alanda Türkiye'nin çehresini değiştirdik. Ülkemizi ekonomik olarak 20 yıl öncesi ile kıyaslanmayacak bir hale getirdik. Elbette zorlandığımız zamanlar oldu. Saldırılara, ihanetlere maruz kaldık. Kendimiz bedel ödesek de milletimizin hiçbir ferdinin ayağına taş değmesine müsaade etmedik. Yeni bir hamle ile ülkemizi küresel ligin en üst sıralarına çıkarmak için hazırlık yapıyoruz. Bunun için en önemli sınan 2023 seçimleridir. Millet olarak sadece adaylar arasında seçimde bulunmayacak, aynı zamanda eski Türkiye ile eski Türkiye arasında bir seçim yapacağız.

"ÜLKE NASIL YÖNETİLİR BİLMİYORLAR"

Masacıların nasıl bir Türkiye vaat ettiğini, nasıl bir cumhurbaşkanı hayal ettiğini sizler de görüyorsunuz. Ne diyorlar? Hepsi başbakan yardımcısı olacakmış, birer tane de bakanlık alacaklarmış. Ya böyle memleket mi idare edilir? Bu cehalet. Bu ülke nasıl yönetilir haberleri yok.

İşte biz 20 yıl bu ülkeyi yönettik. Ve nereden aldık, nereye getirdik, her şey ortada. Şu anda daha ortada bir şey yok. Kavga gürültü aldı başını gidiyor. Bunların anayasadan da haberleri yok. Bir defa anayasayı nasıl değiştireceksin? Ondan da haberleri yok. Ne diyor? 'Hemen seçime gideriz' diyor. Allah Allah. Seçime gitmenin de şartları var. Daha seçim mi kazandın, cumhurbaşkanını mı seçtin? Neye göre şu anda kalkıyorsun da seçime gidiyorsun. Onca toplantı yaptılar, ortaya vizyon, proje namına hiçbir şey koyamadılar. Ajans mahsulü üçüncü sınıf sokak tiyatroları dışında gençlerimizin dikkatini çekecek hiçbir adım atamadılar. Ama bu arada, yurt dışından çok çok önemli adamları, işte George'lar, filan, falan onlar geliyor. Yok bilmem işte Merkel'in danışmanıymış, yok şunun danışmanıymış. Bu millete yerli ve milli yöneticiler lazım.