HDP'de "olağanüstü kongre" gündemi

14 Mayıs seçimlerinin ardından iç tartışma sürecini başlatan HDP'nin Parti Meclisi toplantısı açılışında konuşan Eş Genel Başkan Sancar, “Ana gündemimiz HDP’nin olağanüstü kongre kararı alması olacaktır" dedi. Sancar, sıcak gündemi değerlendirdiği konuşmasında Diyanet'in dilekçesine tepki gösterdi.

HDP'de "olağanüstü kongre" gündemi

14 Mayıs seçimlerinden aldığı sonuçların ardından iç tartışma sürecini başlatan HDP’den, olağanüstü kongre tartışılıyor.

Kısa Dalga’nın aktardığına göre; HDP Parti Meclisi (PM), Eş Genel Başkanlar Pervin Buldan ve Mithat Sancar başkanlığında partinin Ankara’daki genel merkezinde olağanüstü kongre gündemiyle toplandı. Basına kapalı devam eden toplantının açılışında konuşan Sancar, Parti Meclisi’nin tarihsel önemde kararlar almak üzere tartışmalar yürüteceğini belirtti.

Seçimlerden sonra başlayan eleştiri-özeleştiri sürecinin devam ettiğini söyleyen Sancar, “Bunun sonunda konferanslar ve kongreler toplanacaktır. Kongreler diyorum çünkü hem HDP’nin hem de Yeşil Sol Parti’nin kongreleri gündemimizdedir” dedi.

“ORTADA BİR ÇÖKÜŞ VAR VE BU ÇÖKÜŞÜN ALTINDA KALAN BÜYÜK HALK KESİMLERİDİR”

Ekonominin büyük bir buhran içerisinde olduğunu ifade eden Sancar, “Ekonomideki durumu kriz diye geçiştirmek, sanki bundan herkes aynı şekilde etkileniyormuş gibi bir yanılsama yaratmaya yöneliktir. Oysa ortada bir çöküş var ve bu çöküşün altında kalan büyük halk kesimleridir, emekçilerdir, yoksullardır. Yani halkın yüzde 95’idir. Bir avuç sermayedarın varlığına daha fazla varlık kattığı, servetini büyüttüğü bir süreçten ülkenin ve halkın tümünün aynı şekilde etkilendiğini iddia etmek halkla alay etmektir” diye konuştu.

“Yağmacı bir düzenin bütün unsurları tek tek hayata geçiriliyor. Yağmacılık emek sömürüsünde zaten zirve yapıyor ama aynı zamanda doğanın bu ilkel birikim modeline göre talanı da bu iktidarın son sürat yürüttüğü bir politikadır” diyen Sancar, Akbelen Ormanlarındaki ağaç kesimi ve Cudi’deki orman yangınlarını örnek gösterdi.

Sancar, “Bütün bunların amacı yağmacı, ranta dayalı, soyguncu bu ilkel birikim modelini sürdürmektedir” diye ekledi.

DİYANET’İN DİLEKÇESİ: “IŞİD ZİHNİYETİNİN DEVAMI OLAN İFADELER”

Sadece ekonomi alanında değil adalet alanında “aynı talancılığın” devam ettiğini kaydeden Sancar, Kobane davasına dikkat çekti. Sancar, bu dava ile IŞİD’e karşı yapılan direnişin hesabının sorulmak istendiğini savundu.

Diyanet İşleri Başkanlığının davaya gönderdiği müdahillik dilekçesini de değerlendiren Sancar, “Müdahillik dilekçesi adı altında neredeyse IŞİD zihniyetinin devamı olan ifadeler bütününü mahkemeye sundular. Saldırılarını ideolojik ve politik düzeyde bu dava üzerinden yürütüyor iktidar” dedi.

Aynı hukuksuzluğun Anayasa Mahkemesinin kararlarının yok sayılmasında da görüldüğünü ifade eden Sancar, Cumartesi Annelerinin her hafta gözaltına alındığını hatırlattı. Sancar, “Halkın temsilcilerine bile toplanma imkanı tanımayan açık bir hukuksuzluk, bir despotik yönetim söz konudur. Bütün alanlarda devam eden adaletsiz, yağmacı, talancı, savaşa dayalı düzenle bir yandan da toplumu teslim almaya çalışıyorlar” dedi.

“İKTİDAR TESLİMİYET İSTİYOR”

HDP Eş Genel Başkanı Sancar, şöyle devam etti:

"Seçimlerden sonra mağlubiyet duygusunu hezimet algısına dönüştürmek için toplumsal muhalefet saflarına yönelik propagandayı ve çalışmalarını hız kesmeden sürdürüyor bu iktidar. Amaç toplumu, muhalefeti, toplumsal muhalif güçleri; yeni, adil, özgür bir yaşam isteyen çevreleri çaresizlik duygusuna sürüklemektir. Bütün toplumsal değişim, özgürlük ve adalet taleplerinin teslimiyetle sonuçlanmasını hedefliyorlar.

Topluma bir mağlubiyet ve hezimet duygusu yerleştirmeye çalışıyorlar. Bunun ötesine geçerek çaresizliği yerleştirmeye çalışıyorlar. Son adım olarak da teslimiyet tuzağına bütün toplumsal muhalefet güçlerini düşürmek istiyorlar. Bizler bu tuzakların ve operasyonları farkındayız. Kendi değerlendirme süreçlerimizi yürütürken Akbelen’den Cudi’ye, emekçilerin grevlerinden Cumartesi Annelerinin adalet mücadelesine kadar her yerde var olmak için bütün gücümüzle çalışıyoruz.

Bizler buradayız. Yürüttüğümüz değerlendirme, muhasebe, eleştiri-özeleştiri süreci bütün bu adaletsizliklere karşı daha güçlü bir şekilde toplumsal muhalefetin öncülüğünü üstlenecek bir güç birikimini ileriye taşımak içindir. Hiç kimsenin bu konuda en ufak bir karamsarlığa kapılmaya hakkı yok. Umutsuzluk ise asla ve asla buralarda yer bulmamalı. Tam tersine umut mücadeleden doğar, mücadele inançtan beslenir. Biz hedeflerimize ve ilkelerimize inanıyoruz. Onun için mücadelemizi sürdürüyoruz. Mücadele büyüdükçe de bu umut hem kendi saflarımızda hem de toplumda değişim bekleyen bütün çoğunlukta karşılığını mutlaka bulacak ve büyüyecektir.”

“PM, OLAĞANÜSTÜ KONGREYİ TARTIŞACAK”

Adresin ne olduğu konusunda bir tereddüt yoktur. Umudun ve değişimin adresi burasıdır; HDP fikriyatı ve siyasi birikimidir, HDP’nin mücadele tecrübesidir” diyen Sancar, şunları söyledi:

“Şimdi bizler bunu yeni yapılanma ile birlikte en yüksek noktaya çıkarma sorumluluğu ve göreviyle karşı karşıyayız. HDP bu ülkenin umudunu oluşturan fikriyatın sembolüdür. Seçime girmedik. Seçime iktidarın oyunlarını boşa çıkarmak için başka bir yöntemle girdik. Şimdi HDP olarak bizler varlığımızı koruyacağız ama birikimimizi aktardığımız Yeşil Sol Parti’yi hem toplumsal mücadelenin bütün alanlarında hem de parlamentoda en etkili güç haline getirmek için elimizden gelen bütün çabayı harcayacağız.

Biz bu fikriyatı bizden önceki partilerden ve mücadeleden aldık. Bu birikimi geçmişin bedellerle yüklü güçlü mücadelesinden aldık. Şimdi bunu Yeşil Sol Parti’de devam ettirecek yöntemleri de hep birlikte tartışacağız. Ana gündemimiz HDP’nin olağanüstü kongre kararı alması olacaktır. Bunu sizlerle tartışacağız. Olağanüstü kongremizi toplayacağız. Daha doğrusu toplamayı tartışacağız. PM’nin kararı burada belirleyici olacaktır. Bu tartışmalardan sonra HDP kurumsal varlığını devam ettirecek şekilde birikimini Yeşil Sol’a aktarmanın yöntemlerini tartışacaktır. PM bu açıdan gerçekten tarihi bir toplantı gerçekleştirmektedir. Ve çok önemli bir görev ve sorumlulukla karşı karşıyadır. Hedefimiz topluma dayatılan çaresizlik ve teslimiyet seçeneklerini boşa çıkaracak yöntemler geliştirmek ve mücadeleyi büyütmektir.”

Etiketler
HDP Yeşil Sol Parti Mithat Sancar