HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan açıkladı: AKP ile HEDEP arasında bir görüşme trafiği var mı?
HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, "AKP ile HEDEP arasında adı konmamış, resmi nitelik kazanmamış bir görüşme trafiğinden uzun zamandır söz ediliyor" iddiaları hakkında konuştu.
Geçtiğimiz gün HEDEP ve AKP'nin adı konmamış bir görüşme trafiği içinde olduğu söylenmişti.
Gazeteci Sedat Bozkurt, "AKP ile HEDEP arasında adı konmamış, resmi nitelik kazanmamış bir görüşme trafiğinden uzun zamandır söz ediliyor. Bu doğru. Kurumsal temsil görevleri olmayan eski siyasetçiler görüşüyorlar. Bu görüşmelerden de parti yönetimlerini haberdar ediyorlar" bilgisini öne sürmüştü.
Bozkurt ayrıca, "Bu görüşmelerde özellikle CHP’nin kazandığı seçim çevrelerinde güçlü adaylarla çıkılması konuşuluyor. AKP ile HEDEP arasında var olan bu görüşmeler 'partileri ayrı 2 eski dostun sohbetleri' muamelesi görse de bu görüşmelerde elde edilen bilgilerin iletildikleri yerler parti yönetimleri. Alınan yanıtlar da aynı yöntemle paylaşılıyor. Dolaylı bir diyalog söz konusu yani" demişti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (HEDEP) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, siyaset kulislerinde çok konuşulan iddia hakkında açıklamada bulundu.
BirGün'den Nurcan Gökdemir'e konuşan Bakırhan, iktidar sahipleriyle bir görüşme içinde olmadıklarını belirterek şunları söyledi:
"Ancak kim olursa olsun ne istediğini ve beklediğini kamuoyu ile net bir şekilde paylaşmak kaydıyla ve çözümü mümkün kılacaksa her kesimle yeri gelince görüşebiliriz."
Tuncer Bakırhan ayrıca şunları söyledi:
"Partimizin çizgisinde bir değişiklik yok. Onu sahiplenmede, savunmada, toplumsal ayağını oluşturmada bir değişiklik olacak. Çizginin kendisi, Türkiye halklarının bir arada ortak, eşit halklara sahip olmasıdır. Bu coğrafyada Kürt’e, Alevi’ye, emekçiye, kadına demokrasinin eşit işlemesidir. Ezilenin olmadığı, insanların umutsuzluğa kapılmadığı, aş-iş derdinin yaşanmadığı bir Türkiye mücadelesi yürütüyoruz.
Değişecek olanlar, izlediğimiz pratik, yaptığımız ittifaklar, toplumla kurduğumuz bağ, cevap olamama durumunu aşmaktır…
Sadece biz değil, sol ve bu zeminde bulunan bütün güçler, özne olarak gördüğümüz çevrelerden kopuş içerisindedir. Yeni dönemde bunu gidermeye dönük bir değişim olacak. Daha dinamik, daha çok sahada, toplumun sorunlarını daha sahiplenen, savunan ve sistem karşıtı ortak bir demokratik mücadele zemininde buluşma konusunda yeniliklerimiz olacak.
'TEKRAR BÜYÜK BİR YANLIŞ İÇİNE GİRMEYECEĞİZ'
İttifakların sığ, daha çok seçim endeksli olması, bu seçimde bizlere çok büyük dersler verdi. Geçmişteki pratiği tekrar etmek bu halka yapılacak en büyük kötülüklerdendir. En sağlıklı en doğru ittifak, en geniş toplumsal zemini, siyasal partilerle sınırlı kalmayan bir mücadele zemini oluşturmaktır. Bugüne kadar başaramadığımız, geçmişteki bagajlardan kurtularak bu halka umut olacak bir seçenek yaratmamaktan kaynaklı bir şeydir. Ya bütün iddialarımızdan vazgeçeceğiz, biz dâhil olmak üzere, artık bu toplumu ‘İttifak altında birleşiyoruz, başaracağız’ diyerek tekrar yanıltmak gibi büyük bir yanlış içine girmeyeceğiz. Ya da demokrasi için emekçiler için geleceğimiz için en doğru olan neyse asgari müşterekte de olsa bir araya gelip hem zeminde hem sahada yeri gelirse de seçimde hayata geçirmemiz gerekiyor.
'BU KADAR ACI VE YAŞANANDAN SONRA BİZ NEYİ, KİMLE GİZLİ SAKLI YÜRÜTECEĞİZ'
Kürt hareketi, Türkiye sol, sosyalist, devrimci hareketlerine yoldaşlık hukukuyla hep açık davrandı; onların duyarlılıklarına da özen gösterdi. Geçmişte de bu süreç açık yürüdü. Adaya, masa kuruldu. Görüşmelerin noktası, virgülü ana akım medyaya yansıyordu. Bu çözüm süreciydi. Yanlış da değildi. Kürt meselesi çözülecekse kimin oraya masa kurduğu, önemsiz bir ayrıntıdır. Memleketin bu halde olmasının nedeni de çözümün olmamasıdır. O dönem kapandı. O dönemden sonra Kürtlerin yaşadıklarını anlatmamıza gerek yok. Annelerin, çocukların cenazeleri derin dondurucularda, sokaklarda kaldı, cezaevlerinden her gün hasta tutsakların cenazeleri çıkıyor. Kürtler sistemin her alanından dışlanmış durumdadır. Bu kadar acı ve yaşanandan sonra biz neyi, kimle gizli saklı yürüteceğiz?
'HER KESİMLE YERİ GELİNCE GÖRÜŞEBİLİRİZ'
Hükümetle şu an bu konuda bir görüşme söz konusu değildir. Seçim dâhil olmak üzere iktidarla hiçbir konuda bir görüşme durumumuz olmamıştır. Ancak kim olursa olsun ne istediğini ve beklediğini kamuoyu ile net bir şekilde paylaşmak kaydıyla ve çözümü mümkün kılacaksa her kesimle yeri gelince görüşebiliriz."
ADI DEĞİŞMİŞTİ
Yeşiller ve Sol Gelecek olan partinin ismi, geçtiğimiz hafta Ankara'da yapılan kongrede değişmiş ve partinin ismi Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (HEDEP) olmuştu.
Yeni eş genel başkanları ise Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları olmuştu.