Hükümet çözemedi iş Diyanet'e kaldı... Cuma Hutbesi'nde kira vurgusu: Merhametli ev sahibi...
Hükümetin yüksek kiralara karşı attığı adımlar bir işe yaramayınca devreye Diyanet girdi! Camilere gönderilen Cuma Hutbesi'nde "Merhametli bir ev sahibi, kiracısının da bir aile geçindirdiğini unutmaz. İnsaflı bir kiracı da kasıtlı olarak ev sahibini mağdur edemez" ifadeleri kullanıldı.
Kira sorununa Diyanet el attı: 'Müminin boğazından haram lokma geçmez'
Diyanet'in bu haftaki Cuma hutbesinde, derinleşen hayat pahalılığının en büyük göstergelerinden biri olan kira ücretlerindeki artışlara dikkat çekildi. Müslümanların ticarette ahireti de gözetmesi gerektiği belirtilen hutbede, ev sahiplerine "merhamet", kiracılara da "insaf" çağrısı yapıldı:
Türkiye’de hükümetin ekonomi politikaları nedeniyle artan enflasyon ve yoksullaşma kira fiyatlarını ödenemez hale getirdi. Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki davalar rekor sayıya ulaştı.
Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak hükümet yetkilileri yaptıkları açıklamalarda sorunun farkında olduklarını söyleseler de çözüm için attıkları “yüzde 25 zam sınırı” ve “davalarda arabulucu zorunluluğu” yaşanılanlara derman olmadı.
HÜKÜMET ÇÖZEMEDİ DEVREYE DİYANET GİRDİ
Kira sorunu her geçen gün büyürken devreye Diyanet İşleri Başkanlığı girdi. Diyanet'in 81 ildeki camilerde okutmak üzere yayınladığı Cuma hutbesinin bu haftaki (15 Eylül 2023) konusu "Ahîlik, Dürüstlük ve Merhameti Ticarete Hâkim Kılmak" oldu.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan hutbede, "Huzurlu ve hakkaniyetli bir hayatın yol haritasını çizen İslam'ın, iş ve ticaret hayatında temel ilke ve esasları belirlediği" aktarıldı.
Hutbede "müminin, ticarette sadece dünya kazancını değil, ahiret hesabını da gözetmesi gerektiği" vurgulanıp, "Haksız kazançtan, karaborsacılıktan, fırsatçılıktan, kul ve kamu hakkını ihlal etmekten uzak durur. Mümin bilir ki, inancımız ve geleneğimizde kazanç elde etmek için her yol mübah değildir. Daha çok kazanma hırsıyla insan onuru çiğnenemez. İnsanların zor durumda olmaları istismar edilemez. Bilgisizliği suistimal edilerek kişi zarara uğratılamaz, aldatılamaz" ifadelerine yer verildi.
"MERHAMETLİ EV SAHİBİ, İNSAFLI KİRACI..."
"Müminin, servet ve malının esiri olamayacağına" dikkat çekilen hutbede, şunlar kaydedildi:
"Mümin rızkına kimsenin hakkını bulaştıramaz. Kendisinin ve ailesinin boğazından haram lokma geçiremez. Mümin, daha fazla kazanç elde etmek için temel ihtiyaç maddelerini stoklayamaz. Arz talep dengesini bozarak bir malı değerinden fazlaya satamaz. İnsanların zorunlu ihtiyacı olan ev ve işyerini boş bırakıp fiyatları yükseltemez. Merhametli bir ev sahibi, kiracısının da bir aile geçindirdiğini unutmaz. İnsaflı bir kiracı da kasıtlı olarak ev sahibini mağdur edemez. Sevgili Peygamberimiz'in hadis-i şerifine göre kimseye kasten zarar verilemez; zarara, zararla karşılık da verilemez. İslam’a göre bir kişinin canına, malına ve haysiyetine zarar vermek haramdır ve büyük günahlardandır."