İktidarı zora sokacak hatırlatmalar: İşte 'Aktrollere zor sorular' tweet serisi
Eğitimci, yazar, belgesel ve kısa film yönetmeni Muhammed Şaban, sosyal medyada 'Aktroll' olarak anılan iktidar lehine propaganda yürüten hesapların muhalefete yönelik eleştirileri üzerine dikkat çeken bir seri hazırladı. Seride 'Aktroller'e iktidarın hatalı politikaları hatırlatıldı.
İşte Muhammed Şaban'ın 'Aktrollere zor sorular' tweet serisi:
"Arkadaşlar böyle bir seri başlatacağım. Bakalım bir kaşık suda fırtına çıkaranlar her biri insanlığı ayağa kaldıracak bu durumlarda ne yapmışlar? Buradan başlayalım: Askerlerinizin yakılması seccadeye basılmasından daha mı hafifti? Gıkınız çıktı mı? Alçaksınız!"
"Somada 301 madencinin üstelik ihmallerinizle adeta öldürüldüğü kazada, ciğeri yanan madenci yakınına tekme atılırken; şerefiniz, onurunuz, herhangi bir kutsalınız var mıydı?"
"Erdoğan şehit cenazesinde hamaset devşirirken, tabuta sarayındaki kanepesinin köşesi gibi yaslanmasına bir lafınız oldu mu? Bırakın eleştiriyi, binbir teville kırk takla mı attınız?"
"Deprem bölgesinde insanlar hala enkaz altında inim inim soğuktan donarken, üstelik sizinkiler aciz kalıp onları kaderine terk etmişken, ölenlerin daha kanı kurumamışken, düğüne gelmiş gibi keyifle gezen şu ar damarı çatlamışlara 'Hey sıkılmaz ağlamazsan bari gülmekten utan' dediniz mi?"
"Sizin taptığınız herifin prensi, ayetlere 'bakara-makara' makarası yaparken, her cuma bir tane 'sallamak' gibi dinden çıkaracak laflar ederken; üstüne mükafat gibi Prag büyükelçisi yapıldığında,
'noluyo reis?' dediniz mi?"
"Seçmeniniz haşa 'Allah gibi adam' dediğinde sizler ve özellikle Tayyip 'ağzını topla, sen nasıl beni Allah’a benzetirsin? Tövbe et, sen de oyun da yerin dibine batsın!' dedi mi? Siz ortalığı ayağa kaldırdınız mı?
Seccadeye basmadıysa sorun yok değil mi?"
"Çin dindaş soydaşlarınıza (gerçi sizin din ve soya emin değilim) zulmederken camilerde zorla ayakkabılı danslar yaptırırken Çin’e asla gık edemeyen liderleriniz üstüne 'Çin’in güvenliğini kendi güvenliğimiz gibi görüyoruz' dediğinde çüş eşşoğlu dediniz mi?
"İmamlarınız camileri geneleve çevirirken, kutsal diyanetiniz 'genelevi dinİ nikahla işlettiyse sorun yok' fetvaları verirken, imamlar hızını alamayıp kardeşine, yeğenine tecavüz ederken, dini hassasiyetleriniz, kutsallara saygınız ücretsiz izne mi ayrılmıştı?"
"Ensarda 9-10 yaşlarında 45 çocuğa tecavüz edilmesine rağmen, hükümetiniz bu vakfa adeta 'asıl milli eğitim' muamelesi yaparken; daha onlarca tecavüzlere bakanlarınız 'küçüğün rızası', 'bir kereden bir şey olmaz' kanunları çıkarırken bunlar kutsallarınıza, namuslarınıza halel getiremedi mi?"
"Her sindirmek istediği kişilere Soros çocuğu diyerek hapislere tıkan omurgalı lideriniz, aslında henüz çiçeği burnunda başbakanken, koşa koşa Soros'un icazetini almaya gitmişti. Siz bu resimleri gördüğünüzde 'reis bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?' dediniz mi?"
"Sizin omurgalı, dik duruşlu, cesur, dünyayı titreten, mert reisiniz 'gerekirse papaz elbisesi giyecekken' bu herif o halde girmeyeceği kılık yok. Müslümanın da bir kırmızı çizgisi vardır. Bu ne kardeşim? diye bırak sarsılmayı; hafif tereddüt geçirdin mi?"
"Seni hep yahudilerle korkutan, onların korkulu rüyası sandığın reisin koşa koşa yahudi cesaret ödülü aldığında (alan tek lider) ve bu madalyayı mavi marmara krizinde onca çağrılara rağmen iade etmediğinde manevi duygularında dumura uğrama hissi yaşadın mı?"
"Her fırsatta rakiplerini Yahudilerle iş birliği tutmakla yaftalayan, yahudileri ezeli düşmanı, dış güçlerin başı ilan eden reisin her Amerika ziyaretinde soluğu sarmaş dolaş onların yanında aldığında 'reis bu takiyye ise omurga nerde, gerçekse sen aslında kimsin?' diye sordun mu? Şu pozu veren Kılıçdaroğlu ve ekibi olsaydı; ağızlarınız çirkeflikten 40 gün 40 gece köpürmez miydi?"
"Erdoğan ayrıca Siyonizm'in kurucusu, İsrail'in babası Theodor Herzl'in anıt mezarına saygılarını sunan ilk ve tek liderdir! Tıpkı Yahudi cesaret ödülü alan tek lider olduğu gibi! Yahudilere haddini iyi bildiriyor değil mi kutsalına düşkün Aktroller?"
"Erdoğan kutsal Mavi Marmara'nızı U dönüşünde çağ kapatıp yeni bir çağ başlatacak şekilde sattığında, hem bu U dönüşüne, hem de bir kutsalınızın daha hunharca katledişine, hiç olmazsa Mavi Marmara şehitlerinize hürmeten iki çift lafınız oldu mu?"
"Dikduran, Allah'tan başkasının önünde eğilmeyen lideriniz, paranın kokusunu alınca, nokta kadar menfaat için virgül gibi eğilmişti. 'Hadi reis; boyundan, posundan, yaşından, başından utanmadın da, koskoca ülkeyi temsil ettiğin makamdan da mı utanmadın?' Diye sormak hiç geldi mi aklınıza? Biraz daha eğilse rukudan, secde kıvamına geçecekmiş. Nasıl? Milli manevi duygularınızın keyfi yerinde miydi? Bu pozu Kılıçdaroğlu verseydi onu köpek dişlerinizle nasıl paramparça ederdiniz değil mi? Baksanıza, arkadaki para babası şeyh, alayınızın onuruna tükürür gibi nasıl da gülmüş!"
"Tarihe geçen bir başka dik duruşu daha yazmadan olmaz! Erdoğan 'Gösterecek ama vermeyecekti', 'Bu millet enayi değildi hesabını sormasını bilirdi.' Bu filmin sonunda hem gösterdi, hem verdi. Kendinizi enayi gibi hissettiniz mi? Herhangi bir kutsalınız incindi mi? Ne mümkün! Sizler de 'Hıh demiş Reis'in burnundan düşmüşlersiniz.' Size bir şey olmaz!"
"Söz LGTB den açılmışken. İhlas holding ceo'su, akp milletvekili adayı yegane yandaşınız Rasim Kaan Aytoğu'nda kulaklarını çınlatalım. Hatta çekelim. Kimsenin cinsel tercihi beni ilgilendirmez ama şu olay muhaliflerinizde olsaydı, 40 gün 40 gece davul çalarak memleketi ayağa kaldırırsınız. Bu olaya içinizden en ufak tepki veren oldu mu? Gerçi siz bir anlık nefsinize uyyorsunuz, Allah da hemen affediyor de mi? Hem ne demişti külünk; 'Allah'ın insanlara verdiği günah işleme özgürlüğünü kimse müdahale edemez.' Size her şey serbest. Aman keyfinizi bozmayalım"
"Ha, unutmadan: Birde sizin çocuklarınızın haram saltanatıyla aldıkları lüks araçlarda, burundan pudra şekeri yeme hürriyeti vardı. Ama bu oğlan, Kemal Kılıçdaroğlu ile bu pozu verseydi, o zaman AKtroller, vitaminsiz Gobbels fahrettin komutasında, gece gündüz topçu atışları yapacaklardı. Ne talihsizlik ki o "cihad" keyfi nasip olmadı!"
"Canınız ne zaman isterse Barzani, Şivan Perver kardeşiniz. Peşmergeler canınız ciğeriniz. Davulla zurnayla kırmızı halılarla karşılar 'megri megri' halaylar çekersiniz. Canınız ne zaman isterse onlar en azılı terörist olur, öyle ki onlarla yan yana gelen, adını ananlar bile en büyük vatan haini ilan edilir. Bırakın onları mecliste yan yana olduğunuz, beraber mesai yapıp yasa çıkardığınız HDP ile yan yana bile gelen vatan hainidir Ama siz onlarla ne yaparsanız yapın, onlarla can ciğer kuzu sarması olsanız bile hiçbir zaman vatan haini olmaz, bilakis her daim en aziz yerli ve milli olursunuz"
"Ve yine canınız ne zaman isterse, tüm milleyetçilikleri ayaklarınızın altına alır, bu hususta hiç bir milli, kutsal değer tanımazsınız. Ama işler istediğiniz gibi gitmeyince kuyruğunuzu kıstırıp 'alçakların son sığınağı' olan milliyetçilik kalenize kendinizi zor atarsınız. Ağzınızda 'yerli, milli' sakızı eskimiş don lastiği kıvamına gelir! O saatten sonra herkes milliyetçi olmak zorundadır. Aksi halde zevkle 'vatan haini' ilan edilerek atış başlar!"
"İşine gelirse HüdaPar, hizbullah terör örgütü ve asla bir ilişkileri söz konusu olamaz. Var diyenlarin ağzını yırtar. Devran dönünce HüdaPar cici, pamuk, yerli ve milli, ona terörist diyenlerin ağzını yırtar! Siz semazen eğitimi alsanız bu kadar dönmeye yine midelerinizin ağzınıza gelmesi lazım. Ama anlaşılan o ki, sizler beyninizle beraber mideleri de aldırmışınız! Başkası kurtarmaz…"
"Çadır tüccarı Kerem @drkerem (Kızılay Başkanı Kerem Kınık)
bu seride unutulur mu hiç! Daha açtığı yaranın kanı dinmedi! 150 yıllık geleneğinde tek gayesi afetlerde hiç bir maddi çıkar gözetmeden, refleksini kaybetmeden, tabi ki bağışlardan elde ettiği malzemeleri bedavadan yardımlar yapması gereken kurum, tarihinde ilk defa bu yardımları satma pahasına, millet soğuktan tir tir titreken depolarında bekletti! Seccadeye ayağa kalktığınız kadar, bu herife diklenseydiniz, yerinde yeller eser, Kızılay da yeniden milletin Kızılayı olurdu belki. Şimdi kimsenin eli yardıma gitmiyor. Sizin için bu öz be öz milletin kurumunun bu millet için hiçbir kutsal değeri yok muydu? Kim bilir kaç kişi, çoluk çocuk, hasta, yaşlı, bu yardımların aksaması sebebiyle hayatını kaybetti ya da tarifsiz perişanlıklar yaşadı. Bu sizin ahlaksızlık kriterlerinize uymadı mı? Ayrıca bu herif de, reisiniz ve hepiniz gibi aynı karakterle U dönüşünü önce 'sattık, tabiki satarız nolmuş'dan, sonra 'benim haberim yoktu duyunca arkadaşları eleştirdim' kıvamına getirerek son tüyünü dikti. Zerre kadar onurunuz incindi mi? Mümkün değil! Olmayan şey incinemiyor değil mi?"
"Depremde insanlar ölürken 'Asker yardım ederse hudutu kim koruyacak' dedi Hulusi Ama her gün akın akın mülteciler pişkince selfilerle gelirken Acaba Hulusi milletini öldürüp bunları güvenli şekilde mi geçiriyordu, diye sordun mu? Hudut kutsalınız değil mi?"