Merdan Yanardağ’ın oğlu Alp Yanardağ: ‘‘Babama yapılanlar ciddi bir kumpasın ürünü’’
Abdullah Öcalan'a ilişkin sözleri gerekçe gösterilerek dün gözaltına alınan TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, Çağlayan Adliyesi'ne getirildi. Gerçek Gündem’e konuşan Merdan Yanardağ’ın oğlu Alp Yanardağ, bütün sürecin bir ‘kumpas’ olduğunu söyledi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Abdullah Öcalan ile ilgili yaptığı açıklamaları gerekçe göstererek TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ hakkında "suçu ve suçluyu övme" ile "terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından soruşturma başlattı.
Yanardağ, yayın esnasında kanalın ofisine gelen polisler tarafından yayın sonrasında gözaltına alındı. Gece gözaltında kalan Merdan Yanardağ, savcılığa ifade vermek için Çağlayan Adliyesi'ne getirildi.
“NÖBETÇİ MAHKEMEYE BIRAKILDI”
Merdan Yanardağ’ın oğlu Alp Yanardağ da avukatlar ile birlikte adliye önünde. Gerçek Gündem’e konuşan Yanardağ, ‘‘Ciddi bir kumpasla karşı karşıyayız’’ dedi:
‘‘Sırrı Süreyya Önder ve bazı milletvekili arkadaşlarımız destek için buradalar. Tam bir kumpas süreci izlenimi veriyor bu olanlar. Altı gün önceki videonun bayramın hemen öncesinde şişirilmesi, montajlanarak servis edilmesi, bazı aktrollerin bu videonun üzerine atlaması ve devamında da UYAP'tan rastgele hakim ataması yapılması. Süreç böyle ilerliyor şu an.
Biliyorsunuz, nöbetçi hakim önceden belirlidir. Babamın dün gece boyunca gözaltına tutulması ve savcılık ifadesinin bugün öğleden sonraya bırakılması nöbetçi mahkemeye götürüyor işi. Orada da kendi belirledikleri isimler ve özellikle denk getirilirse ciddi bir kumpasla karşı karşıya kalmış olacağız.’’
‘‘RTÜK BAŞKANI EBUBEKİR ŞAHİN ZATEN TELE1 KANALINA TAKIK BİRİ’’
Alp Yanardağ, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'in TELE1 kanalına uzun süredir baskı yaptığını vurguladı. Merdan Yanardağ’ın avukatlarının dava üzerinde çalıştığını anlatan Alp Yanardağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘İnsanların tatilde olduğu bir dönemde olduğu için kamuoyu yaratılmasını da engelliyorlar. Kurnazca yapılan bir operasyon olduğunu düşünüyoruz. Suni bir gündem oluşturmaya çalışıyorlar. Bir kamuoyu yaratmaya çalışıyorlar ama bu kamuoyu tamamen bir kumpasın ürünü.
Çok basit ve ucuzca hazırlanmış bir video. Bir programda sadece belli sözleri alıp arka arkaya koymuşlar.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'in zaten TELE1 kanalına takık biri. Yukarından gelen emirle çalışıyor. Videonun yayılmasından sonra anında ‘soruşturma ve inceleme başlatıyoruz’ diye tweet attı.
Avukatlar şimdilik sürecin nasıl ilerleyeceği ve sonuçlanacağına dair bir şey demiyor, herhangi bir yorum yapmıyorlar. Sadece dava üzerinde çalışıyorlar.’’
İLETİŞİM BAŞKANI FAHRETTİN ALTUN ‘GÖZALTIYA’ TARAF OLDU!
İletişim Başkanı Altun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Terör, terör örgütleri ve iş birlikçilerine karşı nasıl amasız ve ancaksız bir mücadele yürütüyorsak, terörizmin sözcülüğünü yapanlara karşı da aynı mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz" dedi.
Altun, şunları kaydetti:
“İletişim bir insan hakkıdır. Tartışmaya kapalıdır. İfade özgürlüğü de vazgeçilmezimizdir. Bu haklar, bir müdahale olmaksızın bilgi ve fikirleri arama, alma ve yayma özgürlüğünü içerir. İfade ve düşünce özgürlüğü, terör örgütlerinin propagandasını yapmayı, teröristlere övgüler dizmeyi de içermez, içeremez. Bu insana, topluma, devlete ve insanlığa düşmanlığın ta kendisidir. Terör örgütünün menşei, teröristin kimliği, eylemlerinin niteliği ve hedefi ne olursa olsun terör, ortak düşmanımızdır. Yapılması gereken bu ortak düşmana karşı birlik ve beraberlik içinde mücadele vermek, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın terörü kaynağında kurutma stratejisine destek olmaktır.
"ÖRGÜTLÜ KÖTÜLÜĞÜ SAVUNMAK, OMUZ VERMEK SUÇA ORTAK OLMAKTIR"
Ortak düşmanı meşrulaştırmaya çalışmak, gazetecilik değil, terör koalisyonuna hizmet etmektir. Özgürlüğü bir maske olarak kullanarak terörün amaçlarına katkı sağlamak, insanlığa ihanet etmektir. Düşünceyi zehir ile harmanlayarak sunmak örgütlü kötülüktür. Örgütlü kötülüğü savunmak ve terörizm lehine toplum mühendisliği yapana omuz vermek suça ortak olmaktır. İnsan haklarının temelini yaşam hakkı oluşturmaktadır. Bir başka deyişle, yaşam hakkı en temel haktır. Bu temel hakkı hedef alan kim varsa karşısındayız, hak ve adaletin yanındayız. Terör, terör örgütleri ve iş birlikçilerine karşı nasıl amasız ve ancaksız bir mücadele yürütüyorsak, terörizmin sözcülüğünü yapanlara karşı da aynı mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Türkiye’nin terör örgütleri üzerinden dizayn edildiği, esaret altına alındığı karanlık günler geride kalmıştır.”
Kaynak: Gerçek Gündem