MHP'li üst düzey isim, 54 baronun Can Atalay için AYM önünde yapacağı eylemi hedef aldı

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, 54 baronun Anayasa Mahkemesi önünde yapacağı Can Atalay eylemini hedef aldı.

MHP'li üst düzey isim, 54 baronun Can Atalay için AYM önünde yapacağı eylemi hedef aldı

Gezi Davası'nda 18 yıl hapis cezasına çarptırılan ve 14 Mayıs seçimlerinde TİP'ten milletvekili seçilmesine rağmen serbest bırakılmayan Avukat Can Atalay için 54 baro Anayasa Mahkemesi önüne çağrı yaptı.

Yarın gerçekleşecek eylem öncesi ise MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, yapılacak eylemi hedef alan bir açıklama yayınladı.

"KİMSE YARGIYA BASKI YAPAMAZ"

"Hiç bir kişi ve kurum Yargı görevi yapanlara baskı yapamaz, nüfuz icra edemez, emir veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz" diyen Yıldız, "Mahkemelerin hüküm ve kararlarını etkilemek amacıyla, alenen sözlü ve yazılı beyanda bulunmak “Yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçunu oluşturur" ifadelerini kullandı.

Yıldız'ın açıklaması şöyle:

"Hiç bir kişi ve kurum Yargı görevi yapanlara baskı yapamaz, nüfuz icra edemez, emir veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Mahkemelerin hüküm ve kararlarını etkilemek amacıyla, alenen sözlü ve yazılı beyanda bulunmak “Yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçunu oluşturur. Hakimler, Anayasa, Kanun ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre karar verirler. Can Atalay’ın tahliye edilmesi için Türkiye Barolar Birliği Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin de aralarında olacağı 54 baro, 8 Eylül'de Anayasa Mahkemesi önünde eylem yapacaklarını ilan etmiştir.

Derdest davalarda talep ve isteklerin mahkeme salonlarında yapılmasını hatırlatmak lüzumu doğmuştur. Can Atalay, yargılandığı Gezi Davası'nda, “Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna “yardım eden” sıfatıyla katılmaktan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından mahkum edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3.Ceza Dairesi de bu kararı hukuka uygun bulmuştur.

Mahkumiyet kararı temyiz incelemesinde olması nedeniyle, hüküm kesinleşerek şekli ve maddi anlamda “kanuni gerçeklik”vasfını almamıştır. Sanığın avukatları, 14 Mayısta yapılan seçimlerde müvekkillerinin milletvekili seçildiğini bu nedenle tahliye edilmesi ve yargılamanın durması talebinde bulunmuşlar, Anayasanın 83 maddesinin 2.fıkrası 2.cümlesi uyarınca yasama dokunulmazlığından faydalanamayacağı dokunulmazlığın istisnası kapsamında kaldığını değerlendiren Yargıtay 3. Ceza Dairesi tahliye ve yargılamanın durdurulması talebini reddetmiştir. Yasama dokunulmazlığı bir muhakeme engelidir.

Anayasada ,dokunulmazlığın istisnası olarak gösterilen durumlarda muhakeme engeli kendiliğinden kalkar. Yargılamaya genel hükümlere göre devam olunur. TCK 312. maddesinde düzenlenen suç; Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs eden kimseye verilecek hapis cezasını düzenlemektedir. TCK nın 312.Maddesinde düzenlenen bu suç asli nitelikte bir terör suçudur.

Anayasanın 14. maddesi temel hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılmaması başlığı altında, Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamayacağı yazılıdır. Anayasa yapıcının 83.madde ve gerekçesini yasalaştırırken amacının herhangi bir terör suçlusunun bir şekilde milletvekili seçilerek dokunulmazlık zırhı giymesinin yolunu açmak olmadığı açıktır. Sonuç olarak : Türk Ceza Kanununun 312. Maddedesinde düzenlenen suçun anayasanın 14.maddesinde tarif edilen durumlardan olup olmadığının cevabını vermeden dokunulmazlıkla ilgili açıklamaların hiç bir hukuki kıymeti yoktur."

Etiketler
MHP Can Atalay