Dicle Anter seçim sonuçlarını değerlendirdi: "HDP yüzde 13'ten 8'e düşmenin nedenlerini halka açıklamalı"
Dicle Anter, seçim sonuçlarını değerlendirdiği yazısında, HDP'ye yaşanan oy kaybını seçmene açıklama çağrısında bulundu.
Musa Anter’in oğlu Dicle Anter, seçim sonuçlarını değerlendirdiği bir yazı kaleme aldı. Anter, HDP’ye seçim sonuçlarının ardından yapılan hataları ‘iyi değerlendirme’ çağrısında bulundu.
Anter Yeni Yaşam'da yayınlanan yazısında “Bir seçimi daha geride bıraktık. Ama geride bıraktığımız geleceğimiz oldu aynı zamanda. Şimdi herkes nedenler üzerinde durmalı ve neden kaybedildiğini iyice sorgulamalı” ifadelerini kullanarak, Türkiye’deki nüfus konusunda netleşilmesi gerektiğini söyledi.
Yıllardır ülke nüfusunun 84 milyon üzerinden hesaplandığını belirten Anter, “Milyonlarca insanın ülkeye girişi var ve oy kullanıyor ama sayı hep 84 milyon. İki milyona yakın yurt dışı oyları var. Normal bir aile en az dört kişidir bu da sekiz milyona yaklaşır. Bu sekiz milyon 84 milyonun içinde mi? Burada bir tuhaflık yok mu? 18 yaş altı kaç milyon insan var bunun araştırılması çok önemli. İki hafta içinde elli bine yakın seçmen sayısı arttı. Ayrıca yurt dışında yaşayan insanlar ve mültecilerin oy sayısı kesin belli mi? Öyle gözüküyor ki, mülteci sayısı ile nüfus 90 milyona yakın. HDP kendi bölgesinin istatistik nüfus verilerini hayata geçirmelidir” yorumunda bulundu.
'EŞİTSİZLİK ÜZERİNE KURULAN DÜZENDE KİMİ NASIL SEÇECEKSİNİZ'
“Eşitsizlik üzerine kurulan bir düzende kimi nasıl seçeceksiniz” diyen Anter, devletin ve halkın parasıyla propaganda yapılan bir ortamda kazanma ihtimalinden bahsetmenin güç olduğu iddiasında bulunarak, “Bakanlar bakanlık bütçesinden sınırsız bir harcama ile seçimleri yürüttü ve milletvekili seçildi. Her türlü kanunsuzluğu geçerli duruma sokan bir anlayışla karşılaşıldı. Bu ülkede kanunsuzluk birileri için kanun gibi geçerlidir. Seçimlerde de görüldüğü gibi her türlü kanunsuzluklar seçim başladığından son güne kadar devam etti. Özelliklede bölgemizde her türlü saldırı hayata geçirildi. Medyanın %90’nı iktidar tarafından desteklendiği için muhalefete söz hakkı bile tanınmadı. TV konuşmalarında partilere ayrılan süreye bakınca bu net olarak gözükür. TRT milletin değil iktidarın TV’si olmuştur. TRT için faturalarımıza yansıyan kesinti iktidarın yararına kullanılmıştır” dedi.
'EN BÜYÜK SORUN KÜRTLERE KARŞI SORUMSUZCA YAKLAŞIMLAR'
En büyük sorunun Kürtlere karşı yapılan sorumsuzca yaklaşımlar olduğuna dikkat çeken Anter, hem iktidarın hem de muhalefetin bu konuda sınıfta kaldığını belirterek şöyle yazdı:
İktidar HDP’yi kapatma tehdidiyle seçim öncesi bir kafa karışıklığı yarattı ama cevabını almakta gecikmedi. HDP, YSP olarak seçimlere girdi. Seçim bitti HDP kapatıldı mı? Hayır. Çünkü oyunun kuralı bu şekilde işletildi. Bu seçimden sonra HDP öz gücüne güvenerek tek başına seçimlere katılmalıdır. Muhalefet Kemal Bey’in olumlu yaklaşımlarına rağmen İYİ Partinin ırkçı yaklaşımları Millet İttifakı'nı nakavt etmese de sendelettirdi. İktidar YSP’yi CHP’ye monte ederek “bunlar terörist emirleri Kandil’den alıyorlar” söylemini işledi, hatta montaj video yayınlattı.
'DAVUTOĞLU YETERSİZ KALDI'
Gelecek Partisi’nin lideri Ahmet Davutoğlu’nun da iktidarı en iyi tanıyanlar arasında olmasına rağmen yetersiz kaldığını söyleyen Anter, “Hâlbuki Erdoğan’a karşı canla başla çalışması gerekiyordu. Yoksa onunda mı kaseti var? Bildiklerini açıklamadı. Başbakanlık yaptınız konuşmanız gerekmez miydi Hoca Efendi? İktidardayken gösterdiğiniz başarısızlığınızı muhalefet olarak da gösterdiniz. Menderes ve arkadaşları yolsuzluk iddiasıyla idam edildiler. Bu iktidarın yaptıkları yanında denizde bir damla bile değildi üstelik” değerlendirmesinde bulundu.
'YÜZDE 13'TEN 8'E DÜŞÜŞ HALKA AÇIKLANMALI'
Anter, HDP’nin seçim sonuçlarındaki başarısızlığı iyi değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Anter, yüzde 13’ten yüzde 8 oy oranına düşmenin nedenlerinin halka açıklanması gerektiğini söyleyerek, “Kendileri söylüyorlar ‘Bizim halkımız politik bir halktır’ diye. Bu bir ikazdı iyi değerlendirmek gerekir.
Önümüzdeki sene yerel yönetimler seçimi var. Ülkenin ekonomik şartlarına bakılırsa iki seçim olma ihtimali yüksek gözüküyor. Milletvekili ve belediye seçimleri bir arada olabilir. Ona göre hazırlıklı olmak gereklidir” ifadeleriyle yazısını noktaladı.
Kaynak: Haber Merkezi