Sabah gazetesi tehlikeli sularda yüzüyor: Hedef aldıkları Man Adası ve Erdoğanların sırları ne?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadının ağabeyi Serhat Albayrak’ın başında olduğu Turkuvaz Medya’ya bağlı aynı Sabah gazetesinde “Man Adası’nda fonları olanlar yandı” başlıklı yazılar yayımlandı. Erdoğan’ın ailesi de Man Adası’nda yıllar önce şirket kurmuş, milyonlarca dolarlık transferler yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ağabeyi Serhat Albayrak'ın başında olduğu, Turkuvaz Medya Grubu'na bağlı Sabah gazetesinde, son dönemde dikkat çeken yazılar yayımlandı.
Sabah'ın ekonomi müdürü Dilek Güngör tarafından, 22 Mart’ta kaleme alınan “Aile içi arz” başlıklı yazıda, AKP döneminde İDO ve şehir hastaneleri gibi birçok ihale alan Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın’ın aile şirketlerinden bahsedildi.
Yazıda, Akfen Yenilenebilir Enerji'nin halka arzı yapıldığı, hisselerin yüzde 33.5'inin satıldığı ifade edildi. Güngör, Halka arz edilen hisselerin yüzde 50'si yurtdışındaki 5 fona verildiğini, bu fonların vergi cenneti olarak adlandırılan Bahamalar, Man Adası, ve Jersey merkezli olduğunu belirtti. Öte yandan, Akfen Yenilenebilir Enerji'nin hisselerini alan fonlar, Hamdi Akın’ın vergi cennetindeki şirketleriyle bağlantılıydı. AKP döneminde çok sayıda kamu ihalesi alan iş insanlarından biri olan Hamdi Akın, Appleby ve Asiaciti ile gizlilik politikası uygulayan 19 farklı yargı alanındaki hesaplarını ifşa eden Paradise Papers’a göre, “altın müşteri” arasında yer alıyordu.
“MAN ADASINDA FON KURAN YANDI”
Güngör, konuyla ilgili 4 Mayıs’ta da “Man adasında fon kuran yandı” başlıklı bir yazı daha kaleme aldı. Yazıda, vergi cennetindeki fonların alım yaptığı Akfen Yenilenebilir Enerji'nin halka arzıyla ilgili “Öğrendiğime göre, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) bu meseleden yola çıkarak yeni bir düzenleme hazırlığında” denildi.
Erdoğan’ın damadı, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ağabeyi Serhat Albayrak'ın başında olduğu, Turkuvaz Medya Grubu'na bağlı Sabah gazetesinde, vergi cennetlerindeki şirketlere dair “Man adasında fon kuran yandı” başlığıyla yazılar yazılması dikkat çekiciydi. Nitekim vergi cennetlerinde AKP’li üst düzey birçok ismin şirketleri vardı. Hatta AKP’nin lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ailesi de Man Adası’nda yıllar önce Bumerz adında bir şirket kurmuştu.
ERDOĞANLARIN ÇEVİRDİĞİ MİLYONLARCA DOLARLIK PARA TRAFİĞİ
İstanbul’da 2006 yılında kayıtlara geçen Bumerz Denizcilik’in ortakları Erdoğan’ın oğlu Burak Erdoğan, kardeşi Mustafa Erdoğan ve eniştesi Ziya İlgen’di. Bumerz’in “BU”su Burak Erdoğan’ı, “M”si Mustafa’yı “ER”i Erdoğan’ı “Z”si ise Ziya İlgen’i temsil ediyordu.
Man Adası’nda da kaydı bulunan BUMERZ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından 2017 yılında da gündeme getirildi. Kılıçdaroğlu, partisinin olağan grup toplantısında, Erdoğan ailesinin 2011 yılında Bellway Limited adlı şirkete 15 milyon dolarlık para transferi gerçekleştirdiğini belgeleriyle açıkladı. Erdoğanların vergi cennetlerindeki hikayesi ise çok daha dallı budaklıydı.
Erdoğan ailesi, Malta’dan Türkiye’ye oradan Man Adası’na uzanan şirketler ağında yer alıyordu. Malta’da kurulu Pal Shipping Trader One Limited, Man Adası’nda kurulu Bumerz Limited ve yine aynı yerde kurulu Bellway Limited arasında 25 milyon dolarlık Agdash adlı petrol tankerinin de transferi gerçekleştirildi.
HEM KREDİYİ ÖDETTİLER HEM KİRA PARASI ALDILAR HEM DE GEMİNİN SAHİBİ OLDULAR
Dünyanın en zengin iş insanlarından Palmali Holding’in sahibi Mübariz Mansimov Gurbanoğlu, Letonya bankası Parex’ten aldığı krediyle Agdash adlı petrol tanker gemisini inşa ettirdi. Man Adası’nın ticaret sicil kayıtlarında bulunan kamuya açık belgelerde, Erdoğanların şirketi Bumerz Limited’in 2008 yılında bu krediyi Parex’ten aldığı görüldü. İmza sahibi ise Erdoğan’ın 15 Temmuz darbesini öğrendiği eniştesi Ziya İlgen’di. Banka kredisinin geri ödemesi ise Erdoğanlar tarafından yapılmadı, gemi Palmali’ye kiralandı, Mansimov da krediyi kapatıp gemiyi 7 yıl kullandı. Yani Mansimov, hem gemiyi kendi sipariş etti, hem Erdoğanlar adına kredi çekti hem gemiyi Erdoğanlardan kiraladı hem de krediyi kapattı. Kredilerin geri ödemesi bittiğinde geminin sahibi ise Erdoğanların şirketi Bumerz oldu.
The Black Sea’den Craig Shaw’un ortaya çıkardıklarına göre, 2008 yılından beri Erdoğan ailesi, Malta’dan Türkiye’ye oradan Man Adası’na uzanan bir şirketler ağını idare ediyordu. Kasım 2011’de, Erdoğan ailesinin Türkiye’de bulunan şirketi Bumerz Denizcilik’in hisseleri, Ağustos ayında Sıtkı Ayan tarafından kurulan Bellway Limited’e devredildi. Kılıçdaroğlu’nun iddialarına göre, para transferleri bu hisse devrini takip eden haftalar içerisinde yapılmıştı.
Bellway’in kağıt üzerinde direktörü önce Sıtkı Ayan sonra da Kasım Öztaş olarak görünse de şirketin asıl hisse sahiplerinin bilinmesi mümkün değildi. Man Adası’nın gizlilik sistemi şirketlerin asıl sahiplerini öğrenmeyi engelliyordu. Adaya vergi cenneti denmesinin nedenlerinden biri de buydu.
ERDOĞANLAR VE MEHMET AĞAR’IN KATILDIKLARI TÖREN
Erdoğanların Mansimov ile Agdash dışında da ticareti mevcuttu. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın ortak olduğu BMZ Denizcilik’ten üç tanker kiralayan Mübariz Mansimov’un
Mansimov, sadece Bilal Erdoğan ile değil Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan ve kayınbiraderinin satın aldığı Tuzla Tankercilik’le de yakın ilişkisi vardı. Mansimov, Mustafa Erdoğan'ın sahibi olduğu Tuzla Tankercilik Şirketi'nden de tanker kiraladı. BMZ Group, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kardeşi Mustafa Erdoğan, Oğlu Necmettin Bilal Erdoğan ve eniştesi Ziya İlgen’in ortaklığındaydı. BMZ-Palmali ortaklığında devasa gemiler inşa ediliyor, törenlerle denize indiriliyordu. Bu törenlere Erdoğan ailesiyle birlikte Mehmet Ağar ve Mansimov da katılıyordu.
SABAH GAZETESİNİN HEDEF ALDIĞI İSİMLER VE ERDOĞANLAR
Öte yandan Erdoğanlarla yakınlığı kamuoyunca da bilinen Mansimov hakkında 2020 yılında, FETÖ kapsamında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan iddianame hazırlandı. 15 Mart 2020 tarihinde FETÖ üyeliği iddiasıyla tutuklanan Mübariz Mansimov yaklaşık 1 yıl Silivri Cezaevi’nde yattı. Ancak Mansimov üyelikten değil "Hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan hapis cezası aldı.
Bu süreçte ise Mansimov’a kumpas iddiaları gündeme geldi. Nitekim Mansimov hakkında geçen yıllarda da benzer suçlamalar yapılmış anca delil olmadığı gerekçesiyle takipsizlik karaları verilmişti. Mansimov, tutuklanmasının perde arkasında eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın olduğu işaret etmiş, Çağlayan Adliyesi’nde soruşturmayı yürüten yargı mensuplarına rüşvet verildiğini iddia etmişti. Bu süreçte Sabah gazetesinde, henüz iddianame yazılmamışken, Mansimov hakkındaki telefon görüşmelerine dair bulgular haberleştirildi. Palmali’nin borç içinde olduğuna battığına ve Anar Alizade’yi dolandırdığına dair haberler yayımlandı.
Peki aradan geçen iki yılda, Erdoğan’ın damadının ağabeyi Serhat Albayrak’ın başında olduğu Turkuvaz Medya’ya bağlı aynı Sabah gazetesinde “Man Adası’nda fonları olanlar yandı” başlıklı yazıların yayımlanmasının sebebi neydi? Erdoğanlarla vergi cennetlerinde ticaret yapan iş insanları hakkında iddianame yazılmadan savcılıktan bilgi sızdırılarak haber yapan Sabah gazetesi yayınlarıyla aslında kimleri hedef alıyordu?