Yılmaz Vural'dan spor gündemini sarsacak açıklamalar: Ay yeter ısındık deyip...
BB Erzurumspor'un görevinden ayrılan teknik direktörü Yılmaz Vural, YouTube kanalında kadro dışı bırakılan oyuncular hakkında dikkat çeken ifadeler kullandı.
Süper Lig'den düşen BB Erzurumspor'da teknik direktörlük görevinden ayrılan Yılmaz Vural, takımda kadro dışı bırakılan Aatif Chahechouhe, Mustafa El Kebir, Brahim Darri, Manuel da Costa ve Ricardo Gomes hakkında bilinmeyenleri anlattı.
Yılmaz Vural’ın kendi YouTube kanalında yaptığı röportajdan, BB Erzurumspor’un küme düşmesi ve kadro dışı kalan beş oyuncu hakkındaki satır başları şunlar:
“10 MAÇTA DÖRT GALİBİYET YETMEDİ”
“Erzurumspor’un başına geldiğim zaman Süper Lig’de 27 puanla 19. sıradaydı. Ben takımın başına geldikten sonra bu sıralamada ufak bir değişiklik oldu. Kayserispor aşağı geldi, biz de bir üst sıraya çıktık ama maalesef küme düşme potasından çıkamadık.
Benden önceki dönemde takımımızın 30 maçta 6 galibiyeti var, benim dönemimde ise 10 maçta 4 galibiyetimiz vardı fakat bu yeterli olmadı. Kayserispor bir puan fazlasıyla Süper Lig’de kaldı. Kayserispor’un Başakşehir ile berabere kalması, Ankaragücü ve Erzurumspor’u Süper Lig’den düşürdü.”
“AATIF GİTTİĞİMİZ OTELLERİ BEĞENMİYORDU”
“Oyuncuların yeni teknik direktörlere alışma dönemi var ve ben maalesef dört kardeşimiz Aatif Chahechouhe, El Kabir, Darri ve Da Costa’yı takımdan yollamak zorunda kaldım.
Aatif, ki takımın kaptanıydı, ama Aatif ne yapıyordu? Uçak saatini ve oteli beğenmiyordu. Bir gün antrenman yapıyoruz, Aatıf geldi yanıma “Hocam yeter artık, oyun oynayalım’ dedi. ‘Sen kim oluyorsun da antrenmana müdahale ediyorsun” dedim. Sonrasında antrenmanı bıraktı gitti.”
“DA COSTA SANDVİÇİ AŞÇININ SURATINA FIRLATTI”
“Da Costa denilen kardeşimiz, aşçılara ‘İki yumurtanın sarısı birbirine değerse ben yemem’ diyordu. Mesela tavuk istiyordu, yapılıyor, ‘Ben bu kadar istemem, daha büyük tavuk isterim’ ya da ‘Bunun sosu kötü olmuş, sen bana sandviç yap’ diyordu. Sandviçten bir ısırık alıp ‘Aaa, bu güzel olmamış’ deyip sandviçi aşçının üzerine fırlatacak kadar ahlaksız biriydi.
Bu oyuncu, ısınma yaparken ‘Ay yeter, ısındık’ deyip takımı içeri sokuyordu. Biz Costa’yı kadro dışı bırakmamıştık. Costa bize haber yolladı, ‘Benim ayağım ağrıyor, Denizli maçına gelmeyeceğim’ dedi. Ben sonra yardımcı hocaları Costa’la konuşsunlar diye yolladım.
Costa, ‘Siz üç oyuncuyu kadro dışı bıraktınız ve ben de onlardan yanayım. Bavullarınızı toplayıp siz buradan gidin’ diyerek bizi tehdit etti.”
“EL KABIR VE DARRI’NİN KALBİ ERZURUMSPOR’DA DEĞİLDİ”
“El Kabir’i de şu yüzden bıraktım: Biz Sayın Erzurumspor Başkanıyla Acun Ilıcalı’nın Tv8’deki Erzurumspor gecesindeydik. Bana hocalardan bir telefon geldi, ‘El Kabir’in çocuğu düşmüş, bu nedenle İsveç’e gitmek istiyormuş, çocuğun durumunda bir şey yokmuş ama karısı onu görmek istiyormuş’ dediler.
Denizli maçına gidiyoruz ve berabere kalsak bile o gün küme düşüyoruz, böyle bir istekte bulunur mu insan? Bu ne demektir, sen gönül olarak, duygu olarak burada değilsin demektir. Çünkü biz işimizi yaparken ailemiz her zaman ikinci planda olur. Denizlispor maçı öncesinde yardımcı hocalar beni arıyor, ‘Darri diş çektirdi isterseniz Denizlispor maçına İstanbul’dan gelebilir mi?’. Kardeşim, kim dedi sana dişini çektir diye? Bu çocukların kalbi burada değil.”
“NOVIKOVAS BANA VE YARDIMCI ANTRENÖRE KÜFÜR ETTİ”
“Fenerbahçe maçında Novikovas’ı maçtan çıkarttım diye soyunma odasında yardımcı antrenörün suratına havlu atmış, sonrasında yardımcı antrenöre ve bana küfretmiş. Şimdi ben bu adamı kadrodan çıkartmayıp ne yapacaktım?”
“GOMES ‘BANA DOKUNMA’ DEDİ”
“Gomes’e gelecek olursak, ben onu hep oynattım, hem de kritik maçlarda oynattım. Gomes’i oynatmamın gerekçesi de şuydu: Oltan Karakullukçu sonradan oyuna soktuğumda çok fayda sağlıyordu. Oltan’ın sonra oyuna girmesinin sebebi de dizindeki kıkırdak sorunuydu, bu yüzden 90 dakika oynayamıyordu. Biz Fenerbahçe maçına kadar dayandık ama sonra ‘Yeter’ dedik, çünkü Gomes boş kaleye gol atamıyordu.
Fenerbahçe maçında Gomes’i oyuna sokacaktım, girmek istemedi. Ben de Gomes’i seviyorum, efendi çocuk, ‘Gideyim, ikna edeyim’ dedim. Gomes’in omuzuna dokundum, ‘Bana dokunma’ dedi.
Afedersin, benim elimde b…k mu var? ‘Bana dokunma’ diyorsun, seni ikna etmeye çalışıyorum. Allah bana orada sabır verdi, çünkü kafasını tutayım, ağzına burnuna vurayım diye geldi içimden ama televizyonları ve kameraları gördüm.
Orada bırak Türkiye’yi, dünyaya rezil olurduk. Fenerbahçe maçından sonra ‘Bunları otele sokmayın, yedirmeyin, uçağa bindirmeyin, neyle gelirlerle gelsinler’ dedim. Gomes benden birkaç kere özür dilemeye geldi ama onun yüzünü görmek istemedim.”
“HALA ERZURUMSPOR’UN TEKNİK DİREKTÖRÜYÜM”
“Erzurumspor’la sözleşmem Mayıs sonunda bitiyor, o yüzden hala Erzurumspor’un teknik direktörüyüm. Ekonomik olarak Erzurumspor’a bir kere ağzımızı açmadık ve biz ekonomik anlamda Erzurumspor’a bir zorluk çıkartmadık.
Erzurum Belediye Başkanı’nı, Sayın Mehmet Sekmen Bey’i de aradım, mesaj da attım ama telefonda görüşemedim. Giderken bir ‘Allah’a ısmarladık’ demek isterdim. Sayın Ömer Düzgün başkanıma da ‘Allah’a ısmarladık’ demek isterdim ama nasip olmadı. Ama Muzaffer kardeşim ve Ahmet Dal kardeşimle vedalaştım. Yönetimimiz 3-5 kişilik bir ekipti, o yüzden ben buradan onlara teşekkür etmek istiyorum.”