Ali Koç'tan transfer değerlendirmesi
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Fenerbahçe Dergisi'nin Eylül 2018 sayısındaki yazısında, transfer dönemini değerlendirdi.
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç'un, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün resmi yayın organlarından Fenerbahçe Dergisi'nin 187 sayılı Eylül 2018 sayısında yayımlanan başyazısı şöyle:
"Sevgili Fenerbahçeliler,
Dergimizin bu ayki sayısında, sizlere öncelikle futbol takımımızdaki yapılanmamız hakkında seslenmek istiyorum.
Futbol şubemiz, camiamızla daha önce de paylaştığımız kulübümüzün mali durumu ekseninde ve UEFA Financial Fair Play (FFP) kuralları çerçevesinde, yeni bir yapılanma anlayışı ile transfer sezonunu geride bıraktı.
Bu anlayış doğrultusunda, sadece günü kurtarmak yerine, önümüzdeki yılları da düşünerek, mali açıdan gerçekçi bir yaklaşım ile kulübümüze asgari finansal yük teşkil edecek efektif bir transfer politikası sergilemeye özen gösterdik.
Bu transfer politikasının temel felsefelerini, potansiyeli yüksek, yaş ortalaması düşük, maaş ödemeleri geçmişe oranla çok daha avantajlı, ekonomik anlamda da gelecekte kazanç sağlayacak bir yapıyla kurduk.
Geçen sezon kadromuzda bulunan 11 oyuncumuz 30 yaş üzerindeydi. Bu sezon kadromuza kattığımız 11 oyuncunun tümünün yaş ortalamasının 24 olduğunu, sadece bonservisleri ile kadromuza kattığımız 8 oyuncuya baktığımızda ise, yaş ortalamasının 22 olduğunu dikkatinize sunmak istiyorum.
Giuliano de Paula ve önümüzdeki sezon sözleşmeleri sona erecek Fernandao ile Josef de Souza’ya gelen teklifleri değerlendirerek, 25 milyon Euro’luk bir bonservis geliri elde ettik.
Andre Ayew, Islam Slimani ve Yassine Benzia’yı kiralık olarak kadromuza dahil ettik. Barış Alıcı, Berke Özer, Diego Reyes, Ferdi Kadıoğlu, Harun Tekin, Jailson Marques Siqueira, Michael Frey, Tolga Ciğerci’yi de bonservisleri ile beraber kadromuza kattık.
Tüm bu transferlerimizi gerçekleştirmek için kulübümüzün kasasından çıkan kiralama ve bonservis bedelleri toplamı, kasamıza giren 25 milyon Euro tutarının takriben yarısına tekabül etti. Dolayısıyla, Futbol A takımımızın kadrosuna, bu transfer sezonunda 11 yeni oyuncu katılırken, kasamız önemli ölçüde artı tutarla kapandı.
Özetle; ana amacımız doğrultusunda hareket ederek, potansiyeli oldukça yüksek, yaş ortalaması genç oyuncu grubunu, kadromuza uygun ve uzun vadeli sürdürülebilir maliyetlerle katarken, kulübümüze fırsat olabilecek oyuncu satışlarını da en iyi şartlara getirerek gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum.
Hiçbir an panik yapmadan, son derece bilinçli ve kontrollü bir şekilde, geleceğe yönelik emin adımlar atan bir Fenerbahçe olma yolunda gerçekleştirdiğimiz bu sezon öncesi yapılanma için, Sportif Direktörümüz Damien Comolli ve Teknik Direktörümüz Phillip Cocu’ya da, katkıları için sizlerin huzurunuzda teşekkürlerimi iletirim.
Memnuniyetle ifade ederim ki; hocamız Sayın Cocu, PSV kariyerinden de görülebileceği üzere, gençlerle yeniden yapılanan bir takımı, çok üst düzey noktalara taşıma konusunda büyük başarılara imza atarak kendisini ispatlamıştır.
Kendisine teslim ettiğimiz, potansiyeli yüksek genç oyuncuların ağırlıklı olduğu takımımızı, en iyi şekilde değerlendireceğine ve takımımızı yeniden yapılandıracağına inancımız tamdır.
Tabii ki bu sürecin kolay olmayacağının da farkındayız. Bu tarz çok yönlü ve kökten değişim dönemleri her zaman sancılı olmuştur.
Bunun yanında, bu geçiş sürecimizde bazı kesimlerin, gelişimimizi ve yeniden yapılanmamızı ısrarlı ve sistematik bir şekilde engellemeye çalışacağını da lütfen hiçbir zaman unutmayın.
Samimiyetle yapılan, iyi niyetli, yapıcı, uyarı ve eleştirileri ciddiye aldığımızı ve yürüdüğümüz bu uzun yolda azami derecede faydalanmaya çalıştığımızı herkesin bilmesini isterim.
Buna mukabil; Sportif Direktörümüz ve Teknik Direktörümüz üzerinden, henüz daha ligin 3. haftasında başlatılan itibarsızlaştırma hamlelerinin tek amacı Fenerbahçe’mizin yeniden yapılanmasına gölge düşürmeye çalışmaktır.
Uzun, zorlu, büyük bir sorumluluk ve sabır isteyen bu yolculukta, en önemli gücümüzün camia olarak kenetlenmek olduğunu her zaman hatırlayarak, bu gücümüzü zayıflatma hamlelerine karşı satır aralarını iyi okumanızı rica ediyorum.
Bu noktada sizlerden bir diğer ricamız da, Fenerbahçemizin sahada yer alan her sporcusuna, isim ayırt etmeksizin müsabaka sonlarına kadar destek olmanızdır. Unutmayalım ki, bu oyuncular Fenerbahçemizin sözleşmesi devam eden değerleridir ve onlara müsabaka esnasında tepki göstermenin kulübümüze hiçbir faydası olmamaktadır.
Bu doğrultuda, taraftarımızla iletişimimiz de bizim için en önemli konulardandır. Zaman zaman iletişim konusunda eksiklerimiz olduğunu kabul etmekle beraber iletişimsel anlamda her geçen gün daha iyi olacak şekilde yapılanmamızı gerçekleştirmek için çalışıyoruz.
Fenerbahçe’miz olimpik branşlarda da sezon hazırlıklarına devam ediyor. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak Türk sporuna ve yeni nesillere karşı sorumluluğumuzun sonuna kadar farkında olarak hem olimpik branşlarda hem de altyapılarda, çalışmalarımızı öncü kulüp olmamıza yakışan şekilde sürdürüyoruz.
Bu noktada; Ağustos ayı içerisinde milli formamızla hem Türkiye’mize hem de kulübümüze eşsiz gurur yaşatan, ülkemizin gençlerine de örnek olan sporcularımızı bir kez daha tebrik etmek istiyorum.
2020 Tokyo Olimpiyatları’nda ülkemizin yelkendeki ilk iki kotasını alan Fenerbahçe Doğuş Yelken Şubesi sporcularımız Çağla Dönertaş ve Alican Kaynar ile Avrupa Atletizm Şampiyonası’nda altın madalya alarak gururumuz olan Atletizm Şubesi sporcumuz Ramil Guliyev’i tebrik ediyor, her daim başarılarının devamını diliyorum.
Erkek Basketbol Takımımızda, Doğuş Grubu sponsorluğunun sona ermesi ile ortaya çıkan bütçe açığını mevcut ekonomik şartlara rağmen takımımıza kesinlikle yansıtmadan bu sezona başlamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Obradoviç yönetimindeki basketbol takımımız ile inanıyorum ki sezon sonunda yine büyük gururlar yaşayacağız. Bu vesileyle taraftarımızın basketbol kombinelerine de göstermiş oldukları yoğun talepleri sebebiyle teşekkür ederiz.
11 Eylül tarihinde ikincisini gerçekleştireceğimiz Camiaya Sesleniş programında, göreve geldiğimizden beri yaptığımız çalışmaları ve gelişmeleri detaylıca sizlerle paylaşacağım.
Sözlerime son verirken;
Geçtiğimiz hafta içinde, taraftarlarımızın sosyal medyada başlattıkları organizasyonla #YanındayızAliKoç diyerek yazdıkları tüm mesajları gururla ve duygulanarak okudum.
Kaybedilen maçlarımızın ardından kulübümüze dair oluşturulmaya çalışılan olumsuz havaya rağmen ‘zorluklar elbette olacak ancak bu zorluklar bizi yolumuzdan döndüremez’ diyerek
Birbirine sımsıkı bağlarla sarılan,
Birlikte omuz omuza çıktığımız bu yolda bizleri yalnız bırakmayan,
Fenerbahçe’mizi hak ettiği yere getirmek için üzerine düşen sorumluluğun farkında olan,
Yanımızda olan, bana ve bize inanan, destek olan tüm camiama en içten dileklerimle teşekkür ederim.
Fenerbahçe’mize sahip çıkıp takımımıza destek olduğumuz, birbirimize inandığımız ve omuz omuza olduğumuz sürece biz her zorluğun üstesinden geliriz.
Hep birlikte şampiyonluk şarkıları söyleyeceğimiz günlere..."