Ömrümüzü Uzatmanın Sırrı Ortaya Çıktı! Tüm Genetik Hastalıklar Tarih Olacak
Genetik hastalıklar ile ilgili heyecan veren gelişme meydana geldi. Ömrümüzü uzatmanın sırrı ortaya çıktı. Tüm genetik hastalıklar artık tarih olacak.
Kaynak: Haber Merkezi
Tam 11 yıl önce, CRISPR teknolojisi sayesinde DNA’nın düzenlenmesi mümkün hale geldi. Genetik hastalıkların tedavisinde umut ışığı olmanın yanı sıra, tarım ve ilaç alanında da devrim yaratma potansiyeli taşıyor. Ancak bu gelişmelerle birlikte birçok soru hâlâ yanıt bekliyor: Gelecek, "süper insanlara" mı, yoksa tehlikeli müdahalelere mi yol açacak?
Victoria Gray, üç aylıkken ailesinin endişelerini artıran bir durumla karşılaştı. Büyükannesi ona banyo yaptırırken durmaksızın ağlıyordu ve ailesi hemen acil servise başvurdu. O gün, Gray’in orak hücreli anemi atağı geçirdiği tespit edildi.
Orak hücreli anemi, genetik bir kan hastalığıdır ve yıllar içinde Gray’in yaşamını dayanılmaz ağrı ataklarıyla zorlaştırdı. 2019 yılında NPR’a verdiği bir röportajda, ağrılarını şu sözlerle anlattı:
“Bazen göğsümde şimşek çakıyormuş gibi hissediyorum, her yanımda keskin ağrılar oluyor. Bu ağrılar çok derin. Dokunarak hafifletmek mümkün değil. Bazen sadece kıvrılıp ağlıyorum, kendim için hiçbir şey yapamıyorum.”
Victoria Gray’e uygulanan deneysel CRISPR tedavisi, 2023 yılının Aralık ayında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından resmen onaylandı. Bu gelişme, orak hücreli anemi ve talasemi gibi genetik kan hastalıklarının tedavisinde CRISPR teknolojisinin kullanılabilir hale geldiği anlamına geliyor.
CİDDİ ENDİŞELERİ BERABERİNDE GETİRDİ
Ancak CRISPR, genlere müdahaleyi kolaylaştırdığı için etik ve güvenlik açısından ciddi endişeleri de beraberinde getiriyor. Genetik müdahalelerin uzun vadeli sonuçları hâlâ belirsiz olduğundan, bu alandaki tartışmalar devam ediyor. Bazı kişiler, dini inançlar nedeniyle CRISPR’ye karşı çıkarken, diğerleri teknolojinin kötüye kullanım potansiyelinden kaygı duyuyor. “Tanrı rolüne soyunmak” veya “biyolojik silahlar yaratmak” gibi korkular, bu teknolojinin geleceği hakkında önemli tartışmaların merkezinde yer alıyor.
SÜPER İNSANLAR YARATMAK İÇİN Mİ KULLANILACAK?
Bu güçlü teknolojinin nasıl ve hangi sınırlar içinde kullanılacağı en kritik konulardan biri. Zamanla zeki ve kaslı “süper insanlar” yaratmak için mi kullanılacak? Biyolojik silahların geliştirilmesine mi zemin hazırlayacak? Doğal dengeyi bozar mı? Bu soruların yanıtları henüz netlik kazanmış değil. Şimdi, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden moleküler biyoloji ve genetik uzmanı Prof. Dr. Ceyda Açılan Ayhan CRISPR teknolojisiyle ilgili merak edilenleri açıkladı.
HATALI GENLER DÜZELTİLECEK
CRISPR-Cas9, laboratuvar ortamında bilim insanlarına hastalıkların kökenlerini anlamada mükemmel bir araç sunar. Örneğin, Parkinson hastalığı, beynimizdeki belirli hücrelerin hasar görmesiyle ortaya çıkar ve bu süreçte genlerdeki bazı hatalar etkili olabilir. “Acaba Parkinson’a gen mutasyonları mı neden oluyor?” sorusunu yanıtlamak için, yeterli sayıda hasta bulup deneyler yapmak gereklidir. Ancak bu aşamalar, “Bu kadar çok hastayı nasıl bulacağız?” ve “Deneyler nasıl gerçekleştirilecek?” gibi sorular nedeniyle oldukça zordur. İşte burada CRISPR devreye girer.
Ayrıca, kistik fibroz gibi kalıtsal hastalıklarda CRISPR’nin hatalı genleri düzelterek bu hastalıkları ortadan kaldırma potansiyeli olduğu gösterilmiştir.
Özetle, genetik mühendisliğin tedavi edici yönleri güçlü olsa da, etik ve teknik sınırlamalar hala büyük bir engel teşkil ediyor. Bilim insanları, bu tür genetik müdahalelerin güvenli ve denetimli bir şekilde ilerlemesi gerektiği konusunda hemfikirdir.
GENETİK HASTALIKLAR TARİH OLACAK
CRISPR’nin kullanımı, onu nasıl kullanacağınıza bağlı. Bu teknoloji, atom bombası gibi yıkıcı ve korkutucu bir potansiyele de sahip. Kontrolsüz veya kötü niyetli bir kullanım, ciddi etik ve biyolojik riskler doğurabilir.
Öte yandan, genetik hastalıklar tarihe karışabilir ve yaşam kalitesi artabilir. Belki de gelecekte hepimiz CRISPR teknolojisi ile düzenlenecek ve ömrümüz uzayacak.