Türkiye’de de görüldü:
Eris varyantı tehlikeli mi?


Gerçek Gündem’in sorularını yanıtlayan Türk Tabipler Birliği 2. Başkanı Ali İhsan Ökten ve Prof. Dr. Ahmet Saltık, Eris varyantının tehlike arz edip etmediğini, aşılara karşı dirençli olup olmadığını ve yeniden karantina süreçlerinin yaşanabilme ihtimalinin olup olmadığını anlattı.

Türkiye’de de görüldü:
Eris varyantı tehlikeli mi?


Dünyada COVID-19 varyantlarının görülmeye başlanması ile birlikte endişeler artmaya başladı. TTB 2. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, Türkiye'de de görülen Omricron’un alt türü olarak bilenen Eris Varyantı ile ilgili son bilgileri anlattı.

ÖNCEDEN DE TURİZM SEZONU VE TURİST GELİŞLERİ AÇISINDAN ETKİLENMESİN DİYE AÇIKLAMALARI ERTELEMİŞLERDİ

Geçtiğimiz hafta sonunda Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs’ün en son varyantı olan Eris’in Türkiye’de dokuz kişide görüldüğünü sosyal medya hesabından duyurmuştu. Koca, gelişmenin endişe konusu olmadığını belirtirken varyantın hasta etme gücünün düşük olduğuna işaret etmişti. Fahrettin Koca, “Eris varyantı ‘referans laboratuvarımız’da yapılan incelemede 9 kişide görüldü. Yurtdışı temaslı ve aynı ildeler. Mevcut tedbirlere ve gündelik hayatımıza devam edeceğiz.” Sözleriyle ciddi bir sorun olmadığının mesajını vermişti.

TTB İkinci Başkanı Ökten, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın tıpkı Koronavirüs salgınında olduğu gibi Türkiye’de görülen vakaların geç açıklama tutumuna devam ettiğini belirtti. TTB’nin Sağlık Bakanlığı’ndan varyant ile ilgili açıklamayı hatırlatan Ökten, şöyle konuştu:

‘‘Daha önce Sağlık Bakanlığı, Eris varyantının Türkiye’de olmadığına dair bir açıklama yapmıştı. Türk Tabipleri Birliği olarak biz bu vakaların Türkiye’de görülmüş olabileceğine dair bir açıklama yapmıştık. O zamandan bu zamana bir şey söylemedi sağlık bakanı. Birkaç gün önce 9 hasta olduğunu söyledi. Bakanın turizm mevsimi bitmesini bekleyerek açıklama yapması manidar. Daha önceden de turizm sezonu ve turist gelişleri açısından etkilenmesin diye açıklamaları ertelemişlerdi. Koronavirüs salgınında da benzer bir durumu yaşamıştık. Bu klasik Sağlık Bakanlığı ve iktidarın tavrı: Önce inkar edip sonra kabul etmeleri. Bu yüzden risklerin daha çok arttığını görüyoruz. Tecrübe de etmiştik bunu.”

AŞILARA DİRENÇLİ BİR VARYANT DEĞİL

Eris varyantının şu an için ciddi bir tehlike arz etmediği saptamasında bulunan Ökten, çok hızlı yayıldığını söyledi. Varyantın ne kadar yayıldığının tespit edilmesi için test sayılarının arttırılması gerektiğini belirten Ökten, 65 yaş üzeri kişilerin ve kronik hastaların risk altında olduğunun altını çizdi:

‘‘Burada esas sorun test yapılmaması. Test yapıldıktan sonra bu varyantın aramızda gezdiği belirlenmiş oldu. Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklaması varyantın hızla yayıldığı yönünde. Diğer varyantlar kadar tehlikeli ve ağır değil. Hastalık daha hafif geçiriliyor. Nezle-grip bulguları var. Mutlaka nezle ve gripten ayırt etmek için test yapmak gerekiyor. Bakanlık bugüne kadar yapmamıştı. Test oranları mutlaka artırılmalı. Tekrar kapanma gibi bir duruma gerek yok. Kapanma ve karantinayı biz de önermiyoruz artık. Vatandaşları uyarıcı bilgilendirmelerin mutlaka yapılması gerekiyor. Maske, mesafe ve temizliğe dikkat edilmeli. Kapalı ortamlarda fazla durulmaması gerekir. Aşılara dirençli bir varyant değil. Kronik hastalar ve 65 yaş üzeri vatandaşlar risk altında. Aşılarını tamamlamaları gerekir.”

EKSİK AŞISI OLANLAR MUTLAKA AŞILARINI YAPTIRMALI

Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık, varyantını öbür varyantlardan daha bulaşıcı veya daha ciddi olup olmadığı henüz tam olarak bilinmediğini aktardı:

‘‘Eris varyantı, Covid-19’un Omicron varyantından türeyen ve hızlı yayılan bir alt türü. Dünya Sağlık Örgütü, Eris varyantını ‘izlenen varyantlar’ listesine aldı. Bu varyantın belirtileri, diğer Covid-19 varyantlarının belirtilerine benzer. Korunmak için aşıları yaptırmak, maske takmak, sosyal mesafeyi korumak ve başta el olmak üzere hijyen kurallarına uymak öneriliyor. Eris varyantını öbür varyantlardan daha bulaşıcı veya daha ciddi olup olmadığı henüz tam olarak bilinmiyor. Eris varyantının aşıya dirençli olup olmadığını henüz kesin olarak bilmiyoruz. Ancak bazı araştırmalar, bu varyantın eldeki aşıların etkinliğini azaltabileceğini göstermekte. Bu yüzden, 2023 sonbaharında Eris varyantına karşı etkili olabilecek güncellenmiş bir Covid-19 anımsatma aşısının kullanıma sunulması planlanmakta. Ayrıca eldeki aşılar, hastalığın şiddetini azaltmakta ve hastalığa karşı bağışıklık kazanmanızı sağlamakta. Bu yüzden, eksik aşısı olanlar mutlaka aşılarını yaptırmalı.’’

TÜRKİYE’DE YENİDEN KAPANMA DURUMU SÖZ KONUSU DEĞİL

Şu anda en tehlikeli varyantın Omicron varyantı olduğuna dikkat çeken Saltık, bu varyantın da Türkiye’de görüldüğünü aktadır:

‘‘Dünya ve Türkiye için şu an en çok tehlike oluşturan varyant, Covid-19’un Omicron varyantıdır. Bu varyant, öteki varyantlara göre daha bulaşıcı ve aşıların etkinliğini azaltabilecek birçok mutasyon taşımakta. Omicron varyantı, Türkiye’de de gördü ve olgu (vaka) sayılarında önemli artışa neden oldu. Yeniden kapanmanın gerekliliğini doğuracak koşulların ortaya çıkma olasılığı, salgının gidişine, aşılama yaygınlığına, koruyucu önlemlerin uygulanma düzeyine ve sağlık sisteminin gücüne bağlı. Şu an için Türkiye’de yeniden kapanma durumu söz konusu değil.’’

Saltık, Omicron ve Eris gibi varyantların hangi yollarla bulaştığını ise şöyle sıraladı:

-Damlacık yoluyla bulaşma: Kovit-19’lu kişiler öksürdüğünde, hapşırdığında veya nefes verdiğinde havaya saçtığı küçük damlacıkların başka kişilerce solunması ya da ağız, burun veya göze temas etmesiyle bulaşma olur.

-Temas yoluyla bulaşma: Covid-19’lu kişinin solunum salgılarıyla kirlenmiş yüzeylere (masa, kapı kolu, telefon vb.) dokunan ellerin, ağız, burun veya göze temas değdirilmesi ile bulaşma oluşur.

-Aerosol yoluyla bulaşma: Covid-19’lu kişinin havaya saçtığı çok küçük damlacıkların (aerosol) uzun süre havada asılı kalması ve başkalarınca solunmasıyla bulaşma olur. Bu yol, özellikle kapalı, kalabalık ve yeterli havalandırmanın olmadığı ortamlarda riskli. Covid-19’un suyla ve kanla bulaşıp bulaşmadığı henüz kesin olarak bilinmiyor. Ancak, bu hastalığın su kaynaklarında veya kan ve ürünleri aktarımıyla (transfüzyonu) bulaştığına ilişkin kanıt yok.

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler
Covid-19 Türk Tabipleri Birliği (TTB)