Türkiye'de Yüzüne Bakan Yok: Çinlilerin Uzun Yaşamanın Sırrı! DSÖ Şifalı Bitki Olarak Tanımlıyor
Pirpirim olarak da bilinen ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından "Şifalı bitki" ismiyle açıklanan bitkinin faydaları saymakla bitmiyor. Türkiye'de kıymetini bilen yok. Çinlilerin uzun yaşama sırrı bu bitkide saklı. Yiyenin sağlık sorunları bitiyor. İşte bütün ayrıntılar...
Kaynak: Gerçek Gündem
Semizotu, halk arasında "pirpirim" olarak da bilinen ve özellikle sıcak iklimlerde yetişen, otsu, etli ve tek yıllık bir bitki olarak dikkat çekiyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından en yaygın kullanılan şifalı bitkilerden biri olarak kabul edilen semizotu, geniş bir coğrafi alanda, Avrupa, Asya, Afrika, Kuzey Amerika ve Avustralya’da yetişebiliyor. Etli gövde ve yapraklara sahip olan bu bitki, sağlık açısından sunduğu birçok fayda ile ön plana çıkıyor.
Türkiye genelinde yaz mevsiminde sıkça tüketilen semizotu, özellikle kalp ve cilt sağlığı üzerindeki olumlu etkileriyle biliniyor. Bilim insanları, uzun ömürlü insanların beslenme alışkanlıklarını incelediklerinde, bu kişilerin semizotunu gerek yemeklerde gerekse salatalarda düzenli olarak tükettiklerini belirtiyor.
SEMİZOTUNUN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Semizotu, antimikrobiyal, antioksidan, antikanser, antiinflamatuvar ve antiülserojenik gibi birçok sağlık yararına sahip bileşenler içeriyor. Göz, kemik, kas sağlığı, yara iyileşmesi, bağışıklık sistemi, antioksidan dengesi ve kardiyovasküler sağlık üzerinde olumlu etkileri bulunuyor. İçerdiği vitaminler, mineraller, proteinler, yağ asitleri ve diğer faydalı bileşenlerle, sağlık açısından oldukça değerli bir besin kaynağı.
Özellikle kalsiyum ve magnezyum gibi mineraller açısından zengin olan semizotu, kemik ve kas sağlığı için önemli bir besin. Aynı zamanda, hamilelik öncesi ve sırasında tüketilmesi önerilen folat açısından da zengin olan bu bitki, güvenli hücre bölünmesi ve DNA çoğalmasında da rol oynuyor.
SEMİZOTUNUN TÜKETİM ŞEKİLLERİ VE YAN ETKİLERİ
Semizotu, salata, çorba, yemeklerde kullanılabildiği gibi turşu olarak da tüketilebiliyor. Yaprakları, sapları ve çiçekleri tamamen yenebilir nitelikte olup, pişirilerek ya da çiğ olarak tüketilebilir. Ancak, semizotu yapraklarının yüksek oksalat içeriği nedeniyle, böbrek taşı olan veya bu duruma yatkın bireylerin tüketimde dikkatli olmaları öneriliyor. Ayrıca, alerjik reaksiyonlar geliştirme potansiyeli bulunan bireylerin de semizotu tüketimi konusunda dikkatli olmaları gerekiyor.
Semizotu, düşük kalorili, besleyici ve kolayca bulunabilir olmasıyla sofralarda sıkça yer alması gereken bir besindir. Ancak ciddi sağlık sorunları bulunan kişilerin, yüksek miktarda semizotu tüketmeden önce mutlaka bir sağlık uzmanına danışmaları önemlidir.