1000 yıllık tartışmada başrol yine değişiyor: İktidar viskinin pabucunu dama attı
"Gündelik hayatında alkol almakta sakınca görmediği için 'ötekileştirilen' insanlar, diğer yandan da yıllardır yüksek zam ve 'özel tüketim' adı altında fahiş vergilendirmelerle karşı karşıya."
"Sen içmiyorsan, içenleri kınama bari;
Bırak aldatmacayı, ikiyüzlülükleri;
Şarap içmem diye övünüyorsun, ama,
Yediğin haltlar yanında şarap nedir ki?
Ben bugün beden kafesinde mahpusum;
Yok olma özlemiyle sarhoş olmuşum;
Varlık ayıbından kurtarırsa beni
Yoksulluğun kulu, kölesi olurum."
- Ömer Hayyam, 'Dörtlükler'
Çeviri: Sabahattin Eyüboğlu, İş Bankası Yayınları
Bu yazıya Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çok uzak değil, Ekim 2016'da "(...) Bizim medeniyet tarihimizde, Ömer Hayyam'dan Farabi'ye, İbni Sina'dan El Cezeri'ye, İbni Haldun'dan Biruni'ye, Ali Kuşçu'dan Hezarfen Ahmet Çelebi'ye kadar farklı alanlarda dünya çapında isimler vardır. Maalesef, Batı'nın bilim ve teknolojide çok büyük ilerlemeler kaydettiği bir dönemde, bilhassa son 200 yılda, farklı meselelerle uğraşmaktan bu alanları ihmal ettik" diyerek 'saygıyla' andığı isimler arasındaki düşünüre ait sözlerle başlamak, elbette bilinçli bir tercih.
Hayyam aslında fizik, matematik, astronomi ve felsefe dallarında eserler vermiş bir İranlı bilgin.
Nişabur'da dünyaya geldi. Doğum tarihi yaygın olarak 18 Mayıs 1048 diye biliniyor. Çok sayıda bilimsel çalışmada bulundu. Miladi ve Hicri takvimlerden daha 'hassas' sayılan Celali takvimini düzenledi. 4 Aralık 1131'de hayata gözlerini yumduğu kabul ediliyor. Ölümünden çok sonra rubai olarak bilinen dörtlük şiirleriyle ünlendi.
Vikipediavari - özetin de özeti tanıtımın amacı ise, az önce satırlarını alıntıladığımız Hayyam'ın yaşamını sürdürdüğü yıllara dikkati çekmek. Çünkü üzerinden neredeyse bin sene geçmesine rağmen konumuz; "yaşam biçimine, tercihlere saygı."
YIL 2023: 'ŞAMPANYA İÇENLERE’ KARŞI ‘ALNINI SECDEYE KOYANLAR’
"14 Mayıs'ın akşamı Türkiye'de iki fotoğraftan biriyle karşılaşılır. Ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabb'ine hamdedenler olacak. Bu ikisinden birini oluşturmak bizim, aziz milletimizin elindedir. O gece kimi sevindireceğimize iyi karar verelim. Ya Kandil sevinecek ya Şanlıurfa'nın asil insanları sevinecek. Ya FETÖ sevinecek ya bu milletin temiz evlatları sevinecek."
Bu sözler 2023 yılında, -normal şartlarda- görevi gereği tarafsız bir tutum sergilemesi gereken, partisinin iktidarda olduğu göz önünde bulundurulunca 'farklılıkları kucaklayıcı' bir tavır takınması beklenen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından sarf edildi.
Ne yazık ki, fiyatları vergilerle şişirilmesine rağmen yasal bir şekilde tüketilen alkollü içkilerin 'kutuplaştırma aracı' olarak kullanılması ilk değil. Söylemde 'yeni' olan tek unsur, belki 'şampanya' olabilir. Hafızası kuvvetli olanların bir çırpıda hatırlayacağı üzere, zirvede 'viski' var:
2011 - Erdoğan: "(…) Sekiz yıldır kimin yaşam tarzına müdahale ettik? Kimin giyimine kuşamına müdahale ettik. Ne kadar viski, bira tüketiyorsun dedik mi? İsteyen istediği kadar içiyor. Aksırıncaya, tıksırıncaya kadar içiyorlar. Sekiz yıldır biz yaşam tarzlarına yönelik neyi yasakladık? 'Mahalle baskısı' diyorlar. Hükümete, bakanlara atılan iftiralar bugüne kadar hangi partiye bu boyutta yapıldı?"
ALKOL YASAKLARI, 'EVİNDE İÇ' VE 'İKİ AYYAŞ'
Mayıs 2013'te o dönem yıllık içki tüketiminin kişi başı ortalama 1.5 litre olduğu Türkiye'de gençleri alkolden korumak iddiasıyla bir dizi yasak getirildi.
Marketlerde ve bakkallarda gece 22.00 ile sabah 06.00 arasında içki satılması; film, klip ve dizilerde içkiye özendirici görüntüler yasaklandı. İçki firmalarının festival, konser gibi organizasyonlara sponsor olması engellendi. Erdoğan, yasakları yasalaştıran milletvekillerine teşekkür ettiği konuşmasında şunları söyledi:
"Kimse alkolü bir kimlik meselesi haline getirmemelidir. Çıkan düzenleme kimsenin yaşam tarzına müdahale anlamında değildir. İçeceksen yine alkollü içeceğini al evinde iç. Yine git ne içeceksen iç."
"Hangi din olursa olsun bir din yanlışı değil doğruyu emrediyor. Doğruyu emrediyorsa, bunu din emrediyor diye karşısında mı duracaksınız? İki tane ayyaşın yaptığı yasa muteber oluyor da dinin emrettiği bir yasanın sizin için neden reddedilmesi gerekiyor?"
(Kamuoyunda 'iki ayyaş' ile Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü'nün kastedildiği inancı hakim. Dönemin AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik'in 'Tamamen sözün gelişi olarak söylenmiş bir sözdür' şeklindeki demeci dışında konuyla alakalı başka bir açıklama bulunmuyor.)
'YALILARDA VİSKİSİNİ YUDUMLAYIP OYUNU HDP'YE VEREN ŞEREFSİZLER'
2015 - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: "İzmir'de Marmaris'te yazlıklarında yatıp, AKP'nin olmasın diye oyunu MHP'ye vermeyen; ama HDP'yi Meclis'e taşıyan zavallılar, Türkiye'nin kaymağını yiyenler, Boğaz'da, yalılarda viskisini yudumlayıp oyunu HDP'ye veren şerefsizler. Şimdi, HDP ile koalisyonu kurun."
2021 - AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş: "(Türkiye İstatistik Kurumu'nu (TÜİK) eleştiren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na sesleniyor) Filanca bakanlığına güvenmeyeceksin de filanca masada oturup içki içerken fikir söyleyen adamlara mı güveneceksin?"
2022 - Erdoğan: "(Sigara ve alkolden alınan vergilerin artırılmasına yönelik tepkiler üzerine) Hem suluda artırıyoruz hem sigarada artırıyoruz. Hayret! Aç, sefil geziyor ama onu almaktan geri durmuyor. Rakıyı almaktan, birayı almaktan geri durmuyor."
2022 - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: "2011 yılından itibaren 200 bin 950 Suriyeli geçici koruma statüsüne başvuran vatandaş oldu. 113 bin 654'ü de reşit. Bunlardan 47 bini Türkmen. 101 bin 995 Ahıska Türkü'nü vatandaş yaptık. Biz Türk düşmanıyız öyle mi? Boğaz kenarında arkadaşları ile viski yudumlayanlar bizden çok daha iyi şey biliyorlar. (…)"
2023 - Erdoğan: "Ülkemizin kaynaklarını elinde viski kadehi ile ahkâm kesen seçkinlere yedirmeme kararlılığımız var."
OYSA ŞİŞENİN DÖRTTE ÜÇÜ DEVLETE 'ISMARLANIYOR'
Gündelik hayatında alkol almakta sakınca görmediği için 'ötekileştirilen' insanlar, diğer yandan da yıllardır yüksek zam ve 'özel tüketim' adı altında fahiş vergilendirmelerle karşı karşıya.
Yalnızca 2023 yılında Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) gelirinin 512 milyar 643 milyon TL olacağı tahmin ediliyor. Bunun 126 milyar 146 milyon TL'sini tütün mamülleri, 55 milyar 507 milyon TL'sini ise alkollü içkiler oluşturuyor.
Konuya hakim birçok kişi, bu ürünlerdeki yüksek vergilendirmenin toplum sağlığını korumakla bir ilgisi kalmadığı konusunda hemfikir.
Vergi uzmanı Ozan Bingöl, bu senenin ilk ayında Twitter üzerinden şu hesaplamayı paylaşmıştı:
"Alkol oranı yüzde 45 olan bir 70'lik rakının;
- Vergisiz fiyatı: 114,46 TL
- ÖTV 232,08 TL
- KDV 62,37 TL
- Toplam vergi 294,45 TL
- Yaklaşık raf fiyatı 408 TL olacaktır.
Yani 114 liralık bir ürüne yaklaşık 294 lira vergi ödeyerek 408 liraya almış olacağız."
'HUY EDİNMEK'
Türk Dil Kurumu (TDK) 'huy edinmek' kalıbını "bir davranışı alışkanlık durumuna getirmek" olarak tanımlıyor. Örnek gösterilen cümle ise Elif Şafak’tan: "Zaten son zamanlarda önüne gelen her şeyi tekmelemeyi huy edinmişti."
Bu coğrafyada "Sen içmiyorsan, içenleri kınama bari / Bırak aldatmacayı, ikiyüzlülükleri" diye isyan edilmesinin üzerinden neredeyse bin yıl geçti, tartışma değişmedi. Yalnızca başroldeki şarap yerini viskiye, şampanyaya bıraktı. Üstelik bu kez, üstüne vergi de ödeniyor.
Huylunun huyundan vazgeçmesi dileğiyle.