19 Mayıs'ın büyük anlamı
Ülke kan ve barut kokuları içinde kurtuluş mücadelesi verirken gençliği ve onun eğitimini cumhuriyet projelerinin temeline oturtan büyük bir önderden, olağanüstü bir liderden, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten nasıl vazgeçeriz?
19 Mayıs 1919. 19 Mayıs 2023. Büyük Atatürk’ün kurduğu laik, demokratik, çağdaş ve onurlu Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin atıldığı tarihin üzerinden uzun yıllar, dile kolay tam 104 yıl geçmiş…
Topluma yönelik konuşmalarında ÇOCUK VE KADIN gibi temel iki kavramı öne çıkaran! Bu bağlamda cumhuriyeti gençliğe emanet ederken, kadınlara olan güveninin altını çizen, onları yücelten adımlar atan, kara tahta başına geçip alfabe öğretirken önünde duran kız çocuğuyla bugünkü çağdaş Türk kadınının küçüklük dönemine vurgu yapan! Toplumsal gelişimde her iki cinsi yan yana yürütürken kadının iyi bir eğitim alarak, bilimde, sanatta, toplumda hak ettiği yere gelmesine yol açan! Büyük Atatürk’e Haklı olarak ne büyük hasret, ne büyük özlem, ne büyük saygı, ne büyük sevgi, ne büyük minnet duyuyoruz…
Gelelim unutmadıklarımıza ve kaydettiklerimize…
Bu arada neler olmuş, kimler neler demiş, neler ne kadar değişmiş ya da değiştirilmiş, kimler neyi, niye unutmuş, belleklerde ve arşivlerde neler kalmış, daha doğrusu neler oralara kazınmış? Sessiz ve renksiz kitleler susmayı yeğlerken özel günlerde kimler insanın gönül tellerini sızlatan sözler etmiş? Büyük Atatürk’ün adını kimler anmadan tebrik mesajı yayınlamış? Hepsini biliyoruz, tümünü kaydettik…
Bir yanda bu destanın kolay yazılmadığını, karanlıktan aydınlığa nasıl geçildiğini, ne bedeller ödendiğini bilen milyonlar, diğer yanda bu aydınlık tarihin el yardımıyla değil, el yordamıyla nasıl yazıldığını görmeyen, anlamayanlar…
Bir yanda liderlik tanımının içini doldurarak; birleştirici, yol gösterici, aydınlatıcı özellikleriyle tarihe damgasını vuranlar! Kimlerle nasıl, niçin, hangi amaçla savaşılacağını, savaş araçlarını, savaş stratejisini, savaştığı güçlerin çıkar ve denge hesaplarını, ulusunun karakter yapısını, yeteneğini, dayanma gücünü iyi hesap edenler! Yalnızca yaşadığı çağa değil, çağlara imzasını atanın adının Gazi Mustafa Kemal Atatürk olduğunu iyi bilenler…
Bir yanda kurduğu devleti ve Cumhuriyet’i gençlere emanet eden, her konuşmasında gençliğe verdiği önemin altını çizen, (Gençliğe Hitabe, Bursa Nutku, Kütahya Konuşması, gençliğe bir vasiyet niteliği taşıyan Büyük Nutuk gibi) büyük bir lider ve O’nun izinden gidenler!
Bir yanda “genç devlet genç ellerde yükselecek, devletin genç kalabilmesi, çağdaş olabilmesi gençlerin yaratıcı beyinleriyle mümkün olacaktır” diyen büyük önder!
Bir yanda “Büyük Nutuk” ve “Ey Türk gençliği birinci vazifen” diye başlayan Gençliğe Hitabeyi bu vasiyetle noktalayan, akılcı, bilimsel ve çağdaş nitelikli tüm devrimleri bu nedenle Türk Gençliği ’ne emanet eden aşılmaz ve aşınmaz bir dünya lideri…
Şimdi sesli sedalı sorma zamanıdır!
İşli, işsiz, okumuş, okumamış, tahsilli, tahsilsiz, üretici, emekçi, partili, partisiz, tezgâhtar, işçi, doktor, mühendis, öğretmen, yargıç, sanatçı, akademisyen, gazeteci tüm gençlere seslenme zamanıdır!
“Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nin 2023” sıralamasında ülkemiz 180 ülke içinde 165.sırada yer almışsa! Grupta Afganistan, Sudan, Çin, Kuzey Kore, Vietnam, İran bulunuyorsa! 12 binden fazla bilim insanı son yıllarda akademik beyin göçüyle ülkemizden ayrılmışsa! Ülkeyi yönetenlere seslenme zamanıdır!
Hal böyle ise; Ülke kan ve barut kokuları içinde kurtuluş mücadelesi verirken gençliği ve onun eğitimini cumhuriyet projelerinin temeline oturtan büyük bir önderden, olağanüstü bir liderden, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten nasıl vazgeçeriz?
Ulusal bilincin, uyanışın, dayanışmanın, özverinin en görkemli destanını yazan! Demiryollarından deniz yollarına, hava yollarından kara yollarına, ulus olmak için, dosta güven vermek, düşmana meydan okumak, yerli ve milli sanayimizi kalkındırmak için en büyük adımları atan, o zorlu koşullarda en köklü atılımları hayata geçiren büyük kurtarıcıyı nasıl unuturuz? Ve ne mümkün?
19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun…