Bugün Muş’tayız…

Geçenlerde yazdığım “Umut veren başarılar” başlıklı yazıma aldığım ileti yağmuru üzerine yine ve yeniden bu konuya değinmek istedim. Önce basını taradım, gözümden kaçanları aradım, yüreğe dokunanları bulup çıkardım, ortaya bunlar çıktı. Merak ediyorsanız yazıya buyurun…

Kadın-erkek eşitliği ülkemizde hala tartışma konusuyken, birçok alanda devam eden eşitsizlikle hala dünya ortalamasının oldukça gerisinde yer alırken, kadını yok sayma, görmezden gelme, evde oturtma son yıllarda ivme kazanmışken gel de yazma…

Toplum kadınlara rol biçmelere, ağır yükler bindirmeye kalıplara sokmaya doyamazken! Koşullar genelde insanları özelde kadınları daha çok törpülerken! İşsizlikle, boş pazar arabasıyla, bomboş mutfakla, açlıkla baş etmeye çalışırken içindeki umut ışıklarını tek tek söndüren veya her zaman mümkün olmasa da sevmekten sevilmekten, mutlu edip mutlu olmaktan vazgeçmeyerek aydınlığa koşmaya çalışan kadınları gel de yazma…

YÖK’ün yükseköğretim istatistiklerine göre kadın profesör oranı yüzde 33. Öğretim elamanlarının yüzde 53.8’i erkek, yüzde 46.2’si kadınken! Akademide kadın erkek eşitsizliği hem çok belirgin, hem de kadınlar açısından unvan yükseldikçe idareci olmak zorlaşıyorken gel de yazma...

Gençlerin yarısından çoğunun hayatından memnun olmadığı, yüzde 36’sının gelirinin çok düşük olduğu, enflasyon ve işsizliğin onları büyük ölçüde etkilediği, “ev genci!” diye yeni bir iş kolunun çıktığı, 4 gençten birinin depremlerde kayıp yaşadığı, bilgi becerileri kazanmak ve kültürel harcama yapmaya imkân bulamadıklarını görünce! Olup biteni dinliyorum gözlerim kapalı diyemiyorsan gel de yazma…

Adıyaman’da 19 işçi alınacağı duyurusuna 17.000 kişi başvuruyorsa! Şanlıurfa’da 60 kişinin alınacağı duyurusuna 53.000 kişi başvuruyorsa! Niğde’de 78 sağlık elamanı alınacağı ilanına 13.00 kişi başvuruyorsa! Erzurum’da yeni açılan hastaneye 249 kişi alınacağı ilanına 49.000 başvuru oluyorsa! Ve tüm bunları yüreğin kaldırıyorsa gel de yazma…

Huyların, alışkanlıkların, arayışların giderek değiştiği! Hassasiyetlerin, endişelerin, kuşkuların, çekincelerin giderek arttığı! (tırmandırıldığı mı demeliydim?) Savunmanın, gözetmenin, pekiştirmenin biraz da mumla arandığı memleketimizde iç açan, yüz güldüren güzellikleri gel de paylaşma…

Söz buraya gelmişken bir başarı öyküsü için Muş’a gidelim…

Ülkemizde 150 kadın futbol takımı varmış. O takımlardan birini tanımak için hazır mısınız?

Adı Yağmur Spor Kadın Futbol Takımı! Kurucuları eski bir sporcu olan ve 46 yılını spora adayan Haldun Bayrak! 2013 yılında kurulmuş. Geleneklerin, zorlukların, tepkilerin, şaşkınlıkların yoğun ve yaygın olduğu günümüzde; Çocuk gelin olmayı reddeden, gelinlik yerine forma giyen, evde oturmak yerine top koşturan kızların genelde spor, özelde futbol alanında varlık gösterebileceğini kanıtlayan ve yeşil sahaların adeta tozunu attıran kızlar takım şampiyonu olarak gereken cevabı zaten başarılarıyla veriyor…

Anadolu’da, Kars’ta doğup büyüyen biri olarak demem o ki; Birbirine yeterek, olanlarla yetinerek büyüyen çocuklar ve gençlerin istekleri, hayalleri, beklentileri, düşleri sınır tanımaz.

Onlar bazen duygu yüklü bulutların üstüne binip gezmeye çıkarlar, bazen geleneksel dayatmalara karşı çıkamazlar, bazen hayatın dikenli yollarında zorlanırlar, bazen sorularına ecel sessizliğiyle yanıt alırlar.

Apartmanların göğü delmediği topraklarda ve zamanlarda doğup büyüdükleri için kapı önlerinde sabahlara kadar oynar, koşar, konuşurlar. Kafalarını ve kalplerini iç sesleriyle doldururlar. Kuş seslerine, tren sesine, anne sözüne, baba bakışına, hala önerisine, teyze nasihatine önem verirler. Farklı kültürleri garipsemez, eleştirmez, köklerini unutmadan ve köklerinden kopmadan yenilikleri kabullenirler. “Baba çınar gibidir, gölgesi yeter.” “Anne evin çekip çevirenidir, o giderse pencerede bekleyen de gider!” sözünü unutmazlar…

Söz verme notu: Yağmur Spor Kadın Futbol Takımını; Teşvik eden, yol gösteren, öncü olan, arka çıkan, destekleyen kimse ne iyi etmiş diyorum. Amaçları 2’nci lige çıkmak olan, bunun için morale ve desteğe ihtiyaçları olan, yolu koşarak çıkan Yağmur Spor Takımının yolları ve şansları açık olsun. Söz veriyorum. İkinci lige çıksınlar onlarla söyleşi yapacağım ve onları köşemde ağırlayacağım…

Dilek notu: İnanıyorum ki! Yağmur Spor Kadın Futbol Takımı’nın başarıları ve hedefleri başta aileleri, Muş halkı, spor camiası ve biz kadınlar için çok özel karşılanacak ve sevinçle kutlanacaktır…

Kutlama notu: Nedense özel günler benim yazı günüme denk gelmiyor, ya erken oluyor, ya gecikmeli. Dün Anneler Günü idi. Yaşamını almak değil, vermek üzerine kurgulayan, kırılsa da, çaresiz kalsa da, içi cam kırıklarıyla dolsa da canımıza can katan, sevgi ve sabır denilince ilk akla gelen, vefanın cefanın sembolü olan kadınların, annelerin gününü kutluyor, aramızdan kayıp gidenleri rahmetle anıyorum…