Altılı Masada yeni başlangıç: 360 sandalye hedefi

Altılı Masa görüşmeleri, uzun zaman sonra ilk kez ilgi uyandırdı. Seçime 8 ay kala adaylık tartışmasının doğal olarak gündemin tepede sabitlenmiş ilk başlığına dönüşmesi, kamuoyunun liderleri daha yakından takip etmesine neden oldu. Adaylık tartışmalarına parti liderlerinin de katılmasıyla birlikte bu konu artık “hot topic”e dönüştü. Ayrıca ekonomik kriz ve dış politikadaki gerginlik seviyesi ile masadan ortak politikalar adına söylem ve vaatlerin paylaşılmasına dair beklenti de yükseldi.

Altılı Masa görüşmeleri başlamadan önce Akşener’in Cumhurbaşkanı adayı olmadığını açıklaması, anketlerde popülaritesi, kazanabilirlik algısı ve oy oranı Tayyip Erdoğan’ın rahatça aşabilen iki isim olarak öne çıkan Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın adaylık için belediye başkanlıkları görevlerinden istifa edip etmeyeceklerine dair belirsizlik adaylık konusunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun önünü açmıştı.

Buna karşılık, iki hafta önceki Gerçek Gündem buluşmasında da açıkladığı üzere Kılıçdaroğlu birçok kez adayın henüz konuşulmadığını, sadece tarifinin yapıldığını, adayı belirleyecek aktörün tek başına herhangi bir parti ya da lider değil, Altılı Masa’nın belirleyeceğini söyledi.

KILIÇDAROĞLU ADAYLIĞI TARTIŞMASI YENİ BİR SAYFA AÇTI

Fakat Kılıçdaroğlu’nun henüz Şubat ayında masa toplanmadan önce 5 liderin kendisinin adaylığına sıcak bakması şartında aday olabileceğini açıkladığını, sonrasında da “Milletin Sesi” mitingleri, “Kılıçdaroğlu Gönüllüleri” gibi hamlelerle de olası adaylığının kampanya zeminini oluşturduğu görüldü.

Kılıçdaroğlu’nun kamuoyunda kazanabilir algısı yaratma konusunda CHP ve HDP haricinde kalan parti yöneticileri ve seçmenleri nezdinde sınıfı geçemediği görüldü. CHP’li siyasetçilerin “adayımız Kılıçdaroğlu” açıklamaları ise masaya “dayatma” olarak algılandı ve muhalefetin farklı kanatları arasında tartışmaları tetikledi. CHP’li ve İYİ Partili siyasetçiler arasında dışa vuran gerginlikler de kazanma stresinin arttığının habercisiydi.

Nitekim Akşener’in yaptığı “noter değiliz” ve “masanın adayı Kılıçdaroğlu değil” çıkışları, DEVA Partisi ve diğer partiler tarafından sahiplenildi. Kılıçdaroğlu’nun da kurmaylarına Akşener’in fikirlerine katıldığını söylemesiyle birlikte masada bugüne kadar eksik olan siyasi pazarlık süreci başlamış oldu ve yeni bir defter açıldı.

ALTILI MASA METNİNDE DİKKAT ÇEKENLER

Altılı masanın yayınladığı metinde dikkat çekenleri sıralamak mümkün:

1-Yayınlanan metnin önceki metinlerle aynı taslak üzerinden yayınlanması masanın kurumsal ciddiyetini ve bağlayıcı olma hedefini ortaya koyuyor.

2-Yeni başlangıç ve yeni inşa vurgusu, masa aktörlerinin ilk turda mutabakatı sağlamlaştırdığını, ikinci turda ise ilk turda kurulan güven ilişkisi üzerinden, önce programın hazırlanıp duyurulacağı, sonra kabine ve adayın açıklanacağı bir yol haritasının izleneceğine işaret ediyor.

3-Söz konusu yol haritasını uygulayıp Türkiye’de otokrasiden demokrasiye geçişi sağlamak için seçimi kazanmaya yönelik vurgu yapılması Altılı masanın realist bir çizgiye oturduğuna dair ipuçları veriyor.

Ayrıca sadece Cumhurbaşkanlığı seçiminin değil, meclis seçiminin vurgulanması anayasal çoğunluğu kazandıracak ve parlamenter geçişi referanduma götürecek maksimalist bir seçim stratejisinin inşa edileceğini gösteriyor.

Bu mesaj, parlamenter sisteme geçiş sürecinde referandum için gerekli 360 sandalyeyi veya doğrudan geçişi sağlayacak 400 sandalyeyi elde etmek için, “6'lı masanın toplam oy hedefi en az yüzde 60" anlamına geliyor.

EK: Kemal Kılıçdaroğlu ile Gerçek Gündem buluşmasında, Cumhur İttifakı’nın ittifakların faydasını minimize eden yeni seçim yasası ve D’Hondt seçim sistemi ile seçim bölgelerinin adaletsiz temsili üzerinden yüzde 40-45 oy oranıyla meclis çoğunluğunu sağlayabilme imkanından bahsetmiş ve Kılıçdaroğlu’na buna karşı hamlelerinin ne olacağını sormuştum. Kılıçdaroğlu CHP’nin ortak liste önerisini diğer partilere gönderdiğini ifade etmişti. Altılı masa liderleri, açtıkları yeni sayfada en azından kritik seçim bölgeleri için bu seçeneği de gündemlerine alacak gibi görünüyor.