Davutoğlu ya konuşursa?

Eski Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu “Diyarbekir” diye hitap ettiği Diyarbakır’da şu önemli mesajı verdi: “Son 3 yıldır, ülkemin ve hükümetimizin herhangi...

Eski Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu “Diyarbekir” diye hitap ettiği Diyarbakır’da şu önemli mesajı verdi:

“Son 3 yıldır, ülkemin ve hükümetimizin herhangi bir şekilde etkilenmemesi için dış politika konusunda bana yöneltilen telkinlere cevap vermemeye özen gösterdim. 17 yıl içinde dış politikada elde edilen bütün kazanımları kendi hanelerine yazıp, Suriye’de karşı karşıya kaldığımız zorlukları bize havale etmeye çalışanlar siyasi olarak çok ciddi ahlaki zaaf içerisindeler.”

Davutoğlu’nun bu mesajından, “Bir gün konuşursam, neler söylerim neler” imasını anladım.

İnanıyorum ki Davutoğlu konuşursa, Recep Tayyip Erdoğan zor duruma değil çok zor duruma düşebilir.

ZEYREK

Sözcü yazarı Deniz Zeyrek, Sözcü başyazarı Rahmi Turan’ı iğneledi.

Zeyrek, “Ben yetişemedim. Eskiden bazı bulvar gazetelerinde fotoğraf altı yazılarının uzmanları varmış. Ellerine yarı erotik bir fotoğraf geçtiğinde otururlarmış karşısına, birbirinden yaratıcı metinler yazarlarmış. Fotoğraflarla metinler arasında gerçekte bağlantı olmadığı halde, büyük ilgi görürmüş.
Tan Gazetesi'nin eski sayılarına bakarken bulduğum en masumane başlık ‘Bıyıklı Türk erkeklerini çok sevdik, öpüşürken dişlerimiz fırçalandı’ olmuştu” diye yazdı…

Günlük 1.2 milyon tirajlı efsane TAN Gazetesi’nin yaratıcısı Rahmi Turan bakalım Zeyrek’in bu yorumuna ne yanıt verecek?

KORKMAZ

Prof. Dr. Esfender Korkmaz günün sloganını attı köşe yazısında:

“EYT; yeni bir hak değil gasp edilmiş hak ihlalidir…”

Teşekkür hocam Emeklilikte yaşa takılanların (EYT) sorununu slogan haline getirdiniz.

KÜÇÜKKAYA

AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, FOX TV’de İsmail Küçükkaya’nın konuğu oldu.

Demokrasi meydanı Çalar Saatte Küçükkaya, Binali Yıldırım’a seçim sonrası söylediği “Çünkü çaldılar” sözlerini hatırlattı. Yıldırım ise Küçükkaya’ya, “Mecburdum… Sesimi duyuramadığım için çaldılar dedim” diye yanıt verdi.

Sosyal medya çok sayıda sert tepki ile yıkıldı…

Ben de mal varlığını açıklamanı istedim ama size sesimi duyuramadım Binali Bey.

Ben de sizin “Çünkü çaldılar” sözünüzü sizin için yazayım mı? Hayır yazamam.

KUZEY IRAK

24 Haziran öncesi Kandil hedefine adımlar kaldığını yazmıştı yandaş medya…

23 Haziran İstanbul seçimi öncesi ise yeni bir hava ve kara harekatı başladı Kuzey Irak’a.

Milli Savunma Bakanlığı açıklamasında, "Kara Kuvvetleri topçu bataryaları ve Hava Kuvvetlerimizin atışlarını müteakip Irak kuzeyi Hakurk bölgesinde komando tugaylarımızla bir harekat başlatıldı." denildi. Bir tugay ortalama 5 bin civarı asker bulunuyor.
Tek bir kahraman Mehmetçiğimizin bir gram kanı akmadan başarı ile terör yuvalarını yok etmeleri için duacıyım.

Ama inşallah seçim harekatı değildir ve Kandil inlerinde tek bir terörist kalmayıncaya kadar kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri Türkiye’nin huzur ve güveni için gerekli arzu ettiğimiz temizliği yapar.

DRAU KATLİAMI

1944 yılının sonlarına doğru Rus saldırılarından kurtulmak için Avrupa ülkelerine kaçan çoğunluğu kadın, çocuk ve ihtiyarlardan oluşan çok sayıda Kuzey Kafkasyalı, Savaşın bitmesinden birkaç gün önce Avusturya’da Drau nehri vadisine yerleştirildiler.

11 Şubat 1945’te Yalta Konferansı’nda Rusya, Amerika ve İngiltere tarafından alınan karar ile Drau Müslümanların Rusya’ya iade edilmesine karar verildi.

Mülteciler Türkiye’ye gitmeleri için izin verilmesini istediler; ancak reddedildi.

28 Mayıs - 1 Haziran tarihleri arasında yaklaşık 8,000 Kuzey Kafkasyalı Müslüman silahlardan arındırılarak Ruslara teslim edildi.

Teslim edilenler sınırın sadece 200 metre ilerisinde kurşuna dizilerek öldürüldüler. Çok az sayıda Kafkasyalı, Rus askerlerinin elinden kurtularak diğer ülkelere geçebildi.

Dünya tarihinin az bilinen bu katliamından sonra Avusturya’nın güneyinde Spittal Drau kasabasına 24 Ekim 1960 tarihinde Batı Avrupa Müslümanları bir anıt dikilerek şunlar yazıldı, “Burada 28 Mayıs 1945’te 7,000 Şimali Kafkasyalı, kadın ve çocukları ile birlikte Sovyet makamlarına teslim edildiler. Ve İslamiyet’e olan sadakatleri ile Kafkasya’nın istiklali ideallerine kurban gittiler.” 28.05.1945

Vefatlarının yıldönümünde rahmetle ve minnetle anıyoruz. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. (Komando Asteğmenlikten kardeşim Ferruh Singer teşekkürler)