Kimliği çok gizli medya patronu
Özgür medya patronları vardı bir zamanlar… Sedat Simavi ile oğulları Erol-Haldun Simavi… 1 Mayıs 1948'de Hürriyet Gazetesini kuran Sedat Bey 11 Aralık 1953'de...
Özgür medya patronları vardı bir zamanlar… Sedat Simavi ile oğulları Erol-Haldun Simavi… 1 Mayıs 1948'de Hürriyet Gazetesini kuran Sedat Bey 11 Aralık 1953'de rahmetli olunca Erol Bey Hürriyet'in başına geçti.
1968 yılında Haldun ile Erol Simavi'nin ortaklığı bitti. 1971 yılında Web Ofset grubunu oluşturan abi Haldun Simavi, Hürriyet gazetesini tamamıyla Erol Simavi'ye bıraktı.
Haldun Bey ise ayrılarak efsane Günaydın Gazetesini kurdu ve günlük satışını 1,2 milyon adede çıkardı.
Erol Bey 22 Haziran 1993 tarihinde Hürriyet Gazetesinin %25'lik payını 16 milyon dolar karşılığında Erol Aksoy'a sattı. 1993 yılında İsviçre'ye yerleşti. 29 Haziran 1994 tarihinde geri kalan hisselerini Aydın Doğan'a satarak medya sektöründen ayrıldı.
Erol Bey 7 Haziran 2015 tarihinde Monako'da hayatını kaybetti.
1979 yılında Milliyet Gazetesini satın alarak medya sektörüne giren Aydın Doğan 1984'de Hürriyet Gazetesini satın aldı.
22 Mart 2018'de Doğan Yayın Grubu'ndaki kuruluşlarını Demirören Holding'e sattı ve medya sektöründen çekildi.
Haldun Simavi ise Günaydın Gazetesini 1988 yılında iş adamı Asil Nadir'e sattı ve onun da ekonomik kriz yaşaması sonucunda birkaç kez el değiştiren efsane gazete kapandı.
Simavi ailesi, Ercüment Karacan, Nadir Nadi, Dinç Bilgin gibi sadece medya patronu olan isimler, sektörü terk ettiler.
1990'da Cem Uzan'ın Türkiye'nin ilk özel televizyonunu kurması ile medya patronlarının ilgisi radyo ve televizyonculuğa yoğunlaştı.
TRT tekelini kaldıran anayasa değişikliği sonucunda 3984 sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurul yasası (RTÜK) 1994'de çıkarılarak sektör merhum Süleyman Demirel'in başbakanlığı döneminde hukuki zemine oturtuldu.
2000'li yıllarla birlikte ise medyaya AKP yandaşı iş insanları girmeye başladı.
Çeşitli şirketler, holdinglerin sahipliğinde medyanın yaklaşık yüzde 90'ı AKP iktidarına "yandaş" hale getirildi.
* Yapılan zamları haber yapmayan,
* Bakan değişikliklerini görmezden gelen,
* Muhalefete asılsız yalan haberlerle saldıran,
* Ekranlara çıkardıkları tetikçi yorumcularla algı operasyonları yapan,
* Enflasyonu saklayan yandaş medya özgürlüğünü tamamen kaybetti.
Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu denetimindeki özel şirketler reklamlarıyla bu yandaş medyayı destekliyorlar
Kalan yaklaşık yüzde 10'luk özgür medyaya ise büyük bir ekonomik ambargo yürütülmeye başlandı.
Medya patronu özgür olmayıp yandaş olunca gazeteciler özgür yayıncılık yapabilirler mi?
- Hayır yapamazlar.
Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü…
Gazetecilik mesleği ile ilgili olarak siyasiler mesajlar yayınlayacaklar.
Basın meslek kuruluşları gazetecileri yılda birkaç kez olduğu gibi lütfedip hatırlayacaklar.
1 Eylül 1969 tarihinde başlayıp 1 Eylül 1971 tarihinden bugüne kadar fiilen gazetecilik yapıyorum.
Elbette mesleğimi çok seviyor ve hem de çok çalışıyorum.
Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilciliği ve Flash TV Ankara Koordinatörlüğü görevlerini üstlendim.
Flash TV'de;
Hafta içi her gün saat 10.00-12.30 arasında gazeteciler; Yavuz Selim Demirağ ve Celal Eren Çelik ile "Perde Arkası" programını,
Her Çarşamba 21.00-24.00 saatleri arasında, "Serbest Bölge" programını,
Her Pazar 15.00-18.00 arası, "Bakanlar Kurulu" programını canlı yapıyorum.
Evet, gururla söylüyorum ki
- 53 yıldır çok çalışan özgür bir gazeteciyim.
Allah nasip ederse çalışırken;
- Haber ya da köşe yazımı yazarken ya da televizyonda program yaparken hayata veda etmek istiyorum…
Biliyorum ki yandaş gazete, radyo ve televizyonlarda çalışan gazeteciler ile televizyoncular maalesef özgür yayıncılık yapamıyorlar.
- Nedeni elbette patronlarıdır.
Peki, bu yandaş medyanın gerçek patronları kimlerdir?
Künyelerinde ya da şirketlerinde yazılı isimleri elbette kastetmiyorum.
- Bence onlar göstermeliktir.
Bir zamanlar çaycı-odacı patronlar vardı radyo ve televizyonlarda…
Bugünlerde ise "göstermelik" isimler ve şirketler vardır yandaş medya patronluklarında.
- Bu yandaş medya imparatorluğunun gizli patronu kimdir?
İlk seçimde bu ucube rejim yıkılıp, gerçek demokratik rejim gelince bu sorunun yanıtı elbette ortaya çıkacaktır.
Kamu bankalarından milyarlarca liralık krediler kullanabilen, milyarlarca liralık ihaleler ile beslenen göstermelik medya patronları olduğu sürece yandaş medyada;
- Gazetecilere özgürlük olmaz,
Bu da yandaş medyada çalışan meslektaşlarımın değil patronlarının ayıbıdır.
- Kartaca yıkılacak, medya özgürlüğüne kavuşacaktır…
Tüm meslektaşlarımın;
-10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kutlu olsun…