Geleneksel Meyhane Kültürüne Modern Bir Dokunuş
İstanbul'un meyhane kültürü, yüzyıllar boyunca şehrin sosyal dokusunun ayrılmaz bir parçası olmuş, bu benzersiz kültürün taşıyıcısı olan mekânlar dostlukların pekiştiği, edebi ve sanatsal sohbetlerin yapıldığı, toplumsal bağların güçlendiği yerler olarak öne çıkmıştır.
Meyhaneler sadece birer eğlence mekânı değil, aynı zamanda İstanbul’un çok kültürlü yapısının, bir arada yaşama kültürünün ve ortak değerlerinin harmanlandığı, yaşatıldığı alanlardır.
Bu mekânların müdavimliği ise, mekâna ve oradaki insanlara duyulan derin bir bağlılığı, bir çeşit sadakati ifade eder.
Müdavimler için meyhaneler, her köşesinin anılarla dolu olduğu, yemeğin ve içkinin bir bahaneye dönüştüğü, asıl lezzetin sohbette ve paylaşımda bulunduğu özel alanlardır. Ancak modern zamanların değişen dinamikleriyle birlikte bu kültür, maalesef giderek kaybolmaya yüz tutmuştur.
İstanbul’un kendine özgü dokusunu ve geçmişle bugün arasında kurduğu bağı yaşatmak için bu mirası sürdüren mekânların sayısı her geçen gün azalıyor. İşte böyle bir dönemde, İstanbul'un ruhunu yansıtan meyhane kültürünü yaşatmaya gönül vermiş, gelenekle modernliği harmanlayan işletmeler büyük bir önem taşıyor.
Taksim Meydanı'nda yer alan Taksim 9 bu kaybolan kültüre hayat veren, misafirleriyle güçlü bir bağ kurarak onların birer müdavime dönüşmesini sağlayan özel mekânlardan biri.
Şef Şebnem Genç’in mutfaktaki ustalığı ve mekânın sıcak atmosferiyle, Taksim 9’da yaşadığım deneyim bu kültürün hala ne kadar güçlü ve etkileyici olabileceğini bir kez daha hatırlattı.
MÜDAVİM KÜLTÜRÜNE YENİ BİR YORUM
Taksim Square Otel'in dokuzuncu katında konumlanan Taksim 9, 19 Aralık 2022'de kapılarını açmış. İsmini bulunduğu kat ve meydandan alan mekân, açılışının hemen ardından yaşanan olumsuzluklara rağmen kısa sürede Beyoğlu'nun müdavim mekânlarından biri olmayı başarmış.
Mekânın en dikkat çekici özelliklerinden biri hiç kuşku yok ki bir tarafında Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi ve Gezi Parkı, diğer tarafında ise İstanbul Boğazı manzarası sunan eşsiz konumu.
Bu panoramik manzara, misafirlere hem şehrin tarihi dokusunu hem de doğal güzelliklerini aynı anda deneyimleme fırsatı sunuyor. Taksim 9'un mutfağı, şef Şebnem Genç'in önderliğinde, İstanbul ve Beyoğlu'nun zengin gastronomi kültürünü yansıtan özel lezzetler sunuyor.
Örneğin "Dinamit Enginar Çıtırları" inovatif yaklaşımıyla bence menünün en dikkat çekici lezzetlerinin başında geliyor.
Ayrıca menü de yer alan "Bektaşi Mezesi", "Vişneli Pancar" ve "Kadayıfa Sarılı Keçi Peyniri" gibi özgün tatların da damağımda hoş izler bıraktığını söyleyebilirim.
Sarımsaklı köz patlıcan püresi yatağında sunulan "Izgara İstiridye Mantarı", tam kıvamında pişirilmiş "Arnavut Ciğeri" ve "Kuzu Kol Tandır" ise geleneksel lezzetleri modern dokunuşlarla birleştiren seçenekler arasında dikkatimi fazlasıyla çekti.
Mekânın sıcak ve samimi atmosferi, profesyonel hizmet anlayışıyla birleşerek misafirlerine keyifli anlar yaşatıyor.
Özellikle Taksim'de çalışan, yaşayan ve sosyal hayatında Taksim'in yeri olan kişiler için tercih edilen bir mekân olduğu kanaatindeyim.
Fiyat-performans dengesi açısından da misafirlerini memnun eden bir politika izleyen Taksim 9’un bu yaklaşımının karşılığını aldığını kapıdan girer girmez hissediyorsunuz.
Taksim 9, İstanbul'un kaybolmaya yüz tutmuş meyhane ve müdavim kültürüne modern bir dokunuş getirerek, hem lezzet hem de atmosfer açısından misafirlerine eşsiz bir deneyim sunuyor.
Şef Şebnem Genç'in yaratıcı mutfağı ve mekânın benzersiz manzarası, Taksim 9'u şehrin vazgeçilmez mekânlarından biri haline yavaş yavaş getirdiğini düşünüyorum.
Yolunuz Taksim’e sıkça düşüyorsa ve bu tür mekânları seviyorsanız denemenizde fayda olacağını düşünüyorum. Kim bilir belki siz de müdavimi olursunuz.
