Çocukların Sevdiği Lezzet Bonfileyle Yarışıyor
Yaz aylarının favori lezzeti dondurma da yüksek enflasyona yenik düştü. 1 top dondurmanın fiyatı 50 TL’yi aşınca vatandaş artık bırakın dondurma almayı, dondurmacı önünden geçmeye korkar oldu. Çünkü fiyatlar çok değişken. Şehirden şehre hatta İstanbul’da semtten semte farklı fiyatlarla karşılaşmak mümkün.
Çocukluğumda yaz aylarının gelmesini iple çekerdik. Çünkü yaz geldiğinde mahallenin seyyar dondurmacısının sesi sokağımızda yankılanır ve çocuklar için festival başlardı.
Mahallenin tüm çocukları sesin geldiği yere doğru koşar ve harçlığının yettiği kadar dondurma yerdi. İşin güzel yanı mahalledeki her gelir grubundan ailenin çocuğu bu keyfi rahat rahat yaşayabiliyordu.
Şimdiki gibi biri yer biri bakar durumu o yıllarda ne mutlu ki yoktu! Sonrasında dondurmacılar dükkan açmaya başladı. Bu keyif dükkanların önüne taşındı.
Artık sıcaktan bunalmaya başladığımızda koşa koşa en yakın dondurmacıya gitmeye başlamıştık. Ve canımızın istediği kadar dondurmayı yine yiyebiliyorduk.
Sayılarının az olduğu dönemde birkaç top dondurma için 30-40 dakika kuyruk da beklediğimiz oluyordu. Son dönemde artan fiyatlar artık bu zevkimizi de eskisi gibi yaşamamıza imkan vermiyor.
FİYATI KIYMAYI SOLLADI, BONFİLEYLE YARIŞIYOR
Bu yaz dondurmanın fiyatı uçuşa geçti. Şehirlerde bir topun fiyatı 50 TL’nin üzerinde, tatil beldelerinde ise 250- 300 TL’ye kadar çıkıyor.
İki kişi dondurmacıya gidip üçer top dondurma yediğinde ödeyeceği rakam yerine göre 1 kilo kıyma yerine göre 1 kilo bonfile fiyatına eşit olabiliyor.
Kilo ile dondurma almak isterseniz zaten ete ödediğinizden fazlasını veriyorsunuz. Marketlerde satılan paketli hazır dondurma fiyatları bile el yakıyor.
Dar gelirli için dondurma almak artık lüks oldu. Vatandaş artık dondurmacı önünden geçmeye de korkuyor.
Nasıl korkmasın! Geçerken çocuğunun canı ya dondurma çekerse. Almamak olmaz ama 2 top aldığında bile aile bütçesindeki delik biraz daha büyüyor. Bir de bunu anlı şanlı tatil beldelerimizdeki emekçiler için düşünün.
Akşama kadar bu sıcakta çalışmış, akşam ailesiyle şöyle sahilde bir yürüyüş yapıp ferahlayım demiş. Eşini ve iki çocuğunu alıp dışarı çıkıyor. Ve dondurmacıların önünden geçerken çocuklardan biri dondurma istiyor. Tatil beldelerindeki fiyatlar üzerinden bu ailenin kişi başı ikişer top dondurma yediğinde ödeyeceği rakam 1.000.-TL civarında.
Sabit ücretli hatta asgari ücretli bir çalışanın bunu karşılaması mümkün mü? Cevap tek kelime: İmkansız!
FIRSATÇILAR DA BOŞ DURMUYOR
Bir de bu fiyat artışını avantaja çevirmeye çalışan fırsatçılar var. Maalesef piyasada dondurma diyemeyeceğimiz, dondurulmuş yiyecek olarak adlandırılabilecek ürünler var. Dar gelirlilerin daha yoğun yaşadığı semtlerde ucuz dondurma olarak satılıyor.
Tatil beldelerinde ise fahiş fiyatlı dondurmacılara alternatif olarak onların yarı fiyatına bütçe dostu olarak satılıyor. Her iki şıkta da halk sağlığı hiçe sayılıyor. Dondurma adı altında dondurulmuş yiyecekler satılarak tüketici kandırılıyor.
Üretim maliyeti keçi sütünden hakiki sahlep kullanılarak yapılan gerçek dondurmadan çok daha düşük olduğu için fahiş karlar elde ediliyor. Fırsatçılar ve aç gözlüler kazancına kazanç katıyor. Kaybedense yine vatandaşa oluyor. Tabii ki bir de dürüst ve namuslu esnaf kaybediyor. Onlar bu çürük elmalar yüzünden sadece para kaybetmiyor. Paranın yanında hem güven hem de itibar kaybediyorlar.
Çünkü kullandıkları iyi ve kaliteli malzemenin artan maliyetine rağmen fiyatları bu fırsatçıların altında kaldığında müşteri bu duruma şüpheyle yaklaşıyor.
Niye bu dondurma ucuz? diye hemen sorgulamaya başlıyor. Alt hep bir bit yeniği arıyor. Doğru ve kaliteli ürün kullandıklarını anlatmak da oldukça zorlanıyorlar. Ama çok daha zorlandıkları konu tüketiciyi inandırıp ikna etmeleri. Herkesin işi çok zor ama işi en zor olan geçim mücadelesi veren dar gelirliler.
