6'lı Masa dağılmayacak ama tartışmalar da devam edecek

Millet İttifakı, Kılıçdaroğlu ve Akşener öncülüğünde oluşturuldu. Bu İttifak kurulmadan önce Cumhur İttifakı zaten kurulmuştu. Seçim sisteminin dayatması sonucu böyle bir ittifak zorunlu olmuştu. Diğer 4 Partinin de katılımı ile 6’lı Masa oluştu. Cumhur İttifakı’nı oluştura AKP, MHP ve BBP ve özellikle de Sayın Cumhurbaşkanı Millet İttifakı’nın dağıtılması için olağanüstü çaba sarf etti etmeye de devam ediyor. Bir gün HDP’ye göz kırpıyor, öbür gün İYİ Partiye. Başaramayınca da içten çökertme manevraları yapıyor. Maalesef 6’lı Masa sakinlerinin İYİ Partiye mensuplarından bazıları isteyerek ya da istemeyerek de olsa Cumhur İttifakı’nın işine gelecek açıklamalarda bulunarak kendi ittifaklarında zafiyet oluşturuyorlar.

ZAFİYET OLUŞTURAN AÇIKLAMALAR

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın olası cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Akşener; "Aday olmalarıyla ilgili de bir problemim yok. 1 yıl evvel önce bu iki arkadaşımızın ismi önde gidiyordu. İki arkadaşımızın seçmeninin taraftar haline dönmesi yarına yönelik problem yaratır dedim. İster Mansur Bey, ister Ekrem Bey aday gösterilecekse biz varız, itirazımız yok dedim. Aday olurlar, olmazlar, asıl olan kazanmaktır."

'BORCUMUZU 31 MART'TA ÖDEDİK, HATTA ALACAKLI HALE DÖNDÜK'

Açıklamaları Cumhur İttifakı ve yandaşları tarafından alabildiğine geniş yorumlanarak algı yaratılmaya çalışıldı.

Hele ki İYİ Partili Ağıralioğlu’nun yenilip yutulmayacak ifadeleri;

"Tayyip Bey yıllardır ısrarla ve inatla Sayın Kılıçdaroğlu'nu karşısında görmek istiyor, bu seçmen isteksizliğini göz ardı etmesek mi diyorum. Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz endişesi duyuyoruz,
Klasik sağ seçmen, camide bile safın soluna durmaz, bu refleksi görmezden gelemeyiz."

Sözleri haklı olarak CHP’de rahatsızlık yaratmaya neden olmuş ve CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e "Çocuğun kulağı çekilecekse evin reisi çeker."
uyarısında bulunmuştu.

İyice eleştirinin dozunu ve ayarını kaçıran Ağıralioğlu ise "Tam olarak bu üsluptan endişelenir seçmen. Biz, kulak çekmeyi ve çektirmeyi doğru bulmadığımız için İYİ Parti'deyiz" açıklamasını yaptıktan sonra sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda "Siyaseti milletten, sahadan, istişareden, tenkitten, gerçeklikten koparan, işte bu tehlikeli duygudur. Bu dil ve üsluptur meselemiz. Siyasette, 'Kimi koyarsam kazanırım, ceketimizi koysak da kazanırız' kibri kaybettirir! Özen gösterilmez ise milletin umudu döke saça kaybedilir" açıklaması ile malzeme vermeye devam ediyordu.

SAĞDUYULU BİR SES KILIÇDAROĞLU VE KÜRŞAD ZORLU’DAN

Neyse ki, İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu'nun CHP liderinin muhtemel cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili yaptığı yorumlarının şahsi görüşü olduğunu belirterek "Biz özgürlükçü, fikirlerin zenginliğini esas alan bir çoğulcu parti meydana getirmeye çalışıyoruz. Sayın Ağıralioğlu'nun açıklaması kendi şahsi görüşüdür" açıklamasında bulundu. Konuyu nazikçe tatlıya bağladı.

Diğer sağduyulu ses de CHP lideri Kılıçdaroğlu’ndan geldi:

Kılıçdaroğlu, Meral Akşener'le görüşmesini "Gayet sıcak, gayet samimi, çok verimli" sözleriyle değerlendirdi; "Yandaş medya bir kriz varmış gibi yansıtıyor ama bir kriz yok" dedi.

AKŞENER’İN 'KULAK ÇEKME' DEĞERLENDİRMESİ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Habertürk TV’de Serap Belet ve Kürşad Oğuz’a yaptığı söyleşide; İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu tarafından yapılan talihsiz açıklamalar ile ilgili "ne şişi yaktı ne de kebabı" misali son açıklaması; "Yavuz Bey kendi fikrini söylemekte özgürdür. Bugüne kadar onu hep yaptı. Sadece Sayın Kılıçdaroğlu ile ilgili değil. Her konuda, beni de eleştirir televizyonda sayın Ağırailoğlu. Kendi fikridir, bu fikirler İYİ Parti'nin görüşleri olarak serdedilemez" şeklinde oldu.

Akşener, CHP Gurup Başkanvekili Engin Altay "kulak çekme" sözleri için ise; "Engin Altay'ın da konuşmasını yanlış buldum. Yavuz Bey'i tanıyorum. Keşke yapmasaydı diyorum. Paylaşmıyorum. Bu kadar önceden bunların konuşulmasını doğru bulmuyorum. O fikirlerini ben söyletmedim, o fikirlerini söylemiş olmasının benim açımdan kendi fikri olmasında bir sakıncası yok. CHP'de de fikir serdeden çok kişi var. Bizde de konuşulur. Ama Sayın Kılıçdaroğlu'nun kulağını çekmesi istenmez. O yüzden Engin Bey'in yaptığı yanlış. Biz bir siyasi partiyiz, geçmişteki uygulamaları beğenmediğimiz için siyasi parti kurduk" dedi.

En önemli açıklaması da HDP ile ilgili değerlendirmesi ise özetle;

"HDP'ye dair İYİ Parti'nin tutumunun belli olduğunu, amaçlarının HDP’li seçmeni incitmek olmadığını, HDP yöneticilerini eleştirmek seçmenini rencide etmek olmadığını, HDP yöneticilerinin davranış biçimi eleştirildiğinde bir rüzgar esiyor. 6,5 milyon seçmen rencide edilmiş oluyor. Bunu absürd buluyorum. Bizim seçmen de dahil olmak üzere, seçmen kimsenin malı, marabası değildir. Bize düşen HDP'si de dahil olmak üzere, hizmet etmek üzere, ilkelerimize, hayallerimize, umutlarımıza, projelerimize göre yola çıkmış bildiğiniz siyasi organizasyonlarız. Beğenen oy verir, beğenmeyen eleştirir." şeklindeydi.

Bütün olarak değerlendirildiğinde kendi alanını tahkim eden, 6’lı Masa’yı muhafaza eden, ama Masa ile ilgili değerlendirmeleri konusunda da herhangi bir yumuşama anlamına gelen bir değerlendirmede bulunmamaktadır.

Masa dağılmayacak ama, tartışmaların da devam edeceği anlaşılmaktadır.