Avrupa’da Malumun İlamı
UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele eden temsilcilerimiz "malumu ilam" karşılaşmalarına çıktı. Fenerbahçe, sahasında 3-0 kazandığı Anderlecht karşılaşmasının rövanşında oldukça rahattı. Galatasaray ise deplasmanda 4-1 kaybettiği karşılaşmanın rövanşında pek de umudu olmadan kendi sahasında derbi öncesi adeta "ter attı."
Fenerbahçe turu büyük ölçüde garantilediği eşleşmede, Dzeko’nun araya girerek En-Nesyri’yi topla buluşturarak bulduğu erken golle turu kesinleştirdi. Karşılaşmanın devamında ise kalesinde gol de görse karşılığını vermeyi bildi ve 2-2 beraberlik işine geldi. İlginç olan derbi öncesi maça rotasyonla çıkması beklenen Mourinho’nun ilk maçın kadrosunun üzerinde değişiklik yapmadan işi sıkı tutması oldu. Zira bu 25. haftada Galatasaray ile "Tamam mı, devam mı?" maçına çıkacaktı.
Ancak Portekizli hoca için kupalar oldukça önemli. "Avrupa’da gidebileceğimiz yere kadar gideceğiz" hedefini bir aşamaya daha getirmiş oldu.
GALATASARAY TURU HEDEFLEMİYOR GİBİYDİ
Galatasaray ise Avrupa’da yoluna devam etme şansını AZ Alkmaar’a karşı 4-1 kaybettiği maçta yitirmişti. RAMS Park’ta oynanan maçın ilk yarısında turu geçmek için gollere ihtiyacı olan taraf sanki Hollanda ekibiydi. Nitekim genç oyunculardan oluşan AZ Alkmaar, ilk golü bularak biraz daha rahatladı. Bu noktadan sonra ümitler iyiden iyiye tükendi.
Okan Buruk’un da pek zorlamaya niyeti yoktu belli ki… Yaptığı değişiklikler de kafasını Avrupa kupasından Süper Lig’e çevirdiğinin göstergesi oldu. Buruk’un karşılaşmada kaleyi Günay’a emanet etmesi, belli ki efsane kaleci Muslera’nın burada yiyeceği gollerle moralinin bozulmamasına yönelikti.
Galatasaray AZ Alkmaar’ın dinamik oyununa cevap veremedi belki ancak bu kez 4-1’lik maç gibi bir felaket yaşamadı. Bu karşılaşma Aslan için bir antrenman maçı işlevi gördü.
Fenerbahçe karşılaşmasında, dinlenmiş bir Muslera, böylece sahada olacak. Ve sezon içinde ne kadar hatalar yapsa, ağır eleştirilere de maruz kalsa derbiler Muslera için bambaşka performanslar sahnelediği maçlar oluyor.
YABANCI HAKEM TARTIŞMASININ GÖLGESİNDE
Şimdi, "yabancı hakem" tartışmalarının gölgesinde tüm Türkiye’nin nefesinin tutulacağı bir maça gidiyoruz. Moral avantajı Fenerbahçe’de gibi görünüyor. Sarı-lacivertliler oyun olarak daha derli toplu bir duruma evrildi. Öte yandan Galatasaray kötü de oynasa kazanma alışkanlığını sürdürüyor. Ligin yenilmeyen tek takımı.
Fenerbahçe için kazanmak tek şans… Galatasaray’ın ise kaybetmek dışındaki diğer iki ihtimal işine geliyor.
