İzmir'de kooperatifçilik panelinde dayanışma vurgusu

21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü kapsamındaki etkinliklerde yerel ekonomide kooperatifleşmenin, kooperatiflerde ise dayanışma kültürünün öneminin altı çizildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Köy-Koop iş birliğiyle 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü kapsamındaki Güvenli Gıda ve Tarımda Kooperatifleşme Paneli bugün Kültürpark’ta yapıldı. Panele çok sayıda üretici ve tüketici katıldı.

Panelin açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” diyerek Seferihisar’dan başlattığı çalışmaların İzmir geneline yayıldığını vurguladı.

Özuslu şöyle devam etti: “Bu çalışmalar tarımda sömürüsüz bir sistemi yaratmaya imkân sağlıyor. 50 incir ağacı bir genci iş sahibi, aş sahibi, çoluk çocuk sahibi yapar ve kimse köyünden ayrılmaz” dedi.

Tarımsal ilaca karşı

Gıda güvenliğiyle ilgili konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Musa Bakan ise tarımsal ilaç kullanılmaması yönünde bir hassasiyetlerinin olduğunu dile getirerek şöyle devam etti:

“Peki, nasıl mücadele ediyoruz? Birincisi organik tarım, iyi tarım, entegre kontrollü ürün yönetimini İzmir’de uyguluyoruz. Faydalı böceklerin zararlı böcekleri yemesini sağlayarak mücadele veriyoruz.”

Açılış konuşmalarının sonuncusunu ise İl Ticaret Müdürü Şahin Ersu yaptı. Ersu kooperatifçiliğin önemini vurgulayarak “Kooperatifler birikimlerin bereketlenmesi için son derece önemlidir. Kamu olarak biz elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.

Kooperatifler tüketiciye garanti verir

Tarımda Kooperatifleşme başlıklı birinci oturumunun konuşmacılarından Ege Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Murat Yercan, güvenli gıdayı “insan sağlığını riske atmayan gıda” şeklinde tanımlayarak şöyle devam etti:

“Bununda iki ayağı var. Bir tanesi hileli gıda ikincisi kirli gıdadır. Güvenli gıdaya ulaşma konusunda kooperatifler bu garantiyi tüketiciye veren örgütlenme yapısıdır.”

Aynı oturumda konuşan İzmir Köy-Koop Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Neptün Soyer ise bu toprakların genlerine işlemiş bir dayanışma kültürü olduğunu vurgulayarak sözlerine başladı. Kooperatiflerin küçük ekonomilerin en güzel örneği olduğunu, İzmir’in kooperatifçiliği en güzel şekilde yaptığını dile getiren Soyer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gıdayla ve kooperatiflerle ilgili tüm muhataplar burada, işte bu İzmir’i İzmir yapıyor. Bu dayanışma kültürü kooperatifleri daha doğru yolda yürümelerini sağlıyor ve bu üretimde kadınlar da var. Dayanışma ekonomisini, kültürünü kurumsallaştırmak gerekiyor.”

Oturumun konuşmacılarından Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Genel Müdür Yardımcısı Dr. Hakkı Çetin, İzmir’in kooperatifçiliğin başladığı yer olduğunu söyleyerek “Kooperatifçilik, birlikte hayal kurabilmek, sağlıklı nesil oluşturabilmek müreffeh bir toplum yaratabilmek demektir” diye konuştu.

İl Tarım Müdürlüğü Kırsal Kalkınma Müdürü Fatih Kılıç ise kooperatifçilik alanında en başarılı ilin İzmir olduğunu dile getirerek, İzmir’de her alanda faaliyet gösteren 274 kooperatifin olduğunu ve bu sayının daha da artacağını söyledi.

Tarımın güvenli gıdayla bağı

Panelin ikinci oturumunda tarımın güvenli gıdayla olan bağı konuşuldu. Veteriner Hekimler Odası’ndan Güler Güngör, Ziraat Mühendisleri Odası’ndan Ferdan Çiftçi ve Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Uğur Toprak’ın konuşmacı olduğu oturumun öne çıkan konuları, kadın örgütlülüğü, kadın kooperatifçiliğinin sorunları, üretici pazarları, tarladan sofraya olan süreç ve ekilen ürünün güvenilirliği şeklinde sıralandı.

Oturumlarla eş zamanlı olarak, yurttaşların çıkıp konuşma yapması için Serbest Kürsü kurulurken etkinlik kapsamında Ayfer Güleç’in Keçe Atölyesi, Aybike Serdar ve Mercan Yurdakul Er’in Zehirsiz Ev Atölyesi, Füsun Tezcan’la Börtü Böcek ile Doğa Dostu Öneriler ve Ev Yapımı İlaçlar Atölyesi de yapıldı.