Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç: Tunç Soyer ile aramız çok iyi

Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç son günlerde ortaya atılan “belediye dışında oluşturulan bir organizasyon üzerinden işlerin yürütüldüğü” iddialarına yanıt verdi.Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlayan Başkan Kılıç sert konuştu.

Kılıç, “Biz geldiğimiz günden itibaren yasal olmayan her şeye karşıyız ve yasal olmayan bir eylem yapan vatandaşı da olduğu yerde bırakırız. Bunu yaptığın takdirde tepki alman çok normal. Tam çöp kamyonlarının geldiği gün, bir bakıyorsun haber çıkıyor.

William Shakespeare’ın çok güzel bir lafı var, ‘Buz kadar berrak, kar kadar beyaz olsan da iftiradan kurtulamazsın…’ Siyasete girdiysen, bir yeri yönetiyorsan belli rant grupları oluyor, o grupların tek hedefi bu tür kolay şeylerden para elde etmek. Onların önüne geçtiğin takdirde saldırılar başlıyor. Biz bununla ilgili bütün suç duyurularını yaptık. Çeşitli yerlerde açıklama yapan kişilerle ilgili de hukuki süreç başlattık” dedi.

Başkan Kılıç, “ Burada yaptıklarımız bellidir. Son 2 yıl içerisinde; bütçe dengesini oluşturduk, borçlar ödeniyor. Kendi araçlarımız da geldi. Bakın her şey açık ve şeffaf. İhale yaparken bile yayın yapıyoruz. Birilerinin tekerine çomak soktuk her halde. Bize köyler bölgesinde (kaçak yapıların yıkılmamasıyla ilgili) ne teklifler geldi…

Ama biz devam ediyoruz, yürüyoruz. Sürekli suç duyurusunda bulunuyoruz. Bana Fethullahçı yapı bile saldırdı. Emre Uslu hakkımda açıklamalar yaptı. Dersin ki ‘bir siyasetçiyle beraber çalışıyor, bir siyasetçiyle beraber yol arkadaşlığı yapıyor’ eyvallah ama bu nedir? Bir yerlerde yani dışarıda oluşturulan yapı üzerinden belediyede işlerin yürütüldüğü fikri kabul edilemez bir şeydir” diye konuştu.

“SİSTEMİ DURDURABİLECEK BİR AŞAMAYA GELMEDİK”

Koronavirüs pandemisi sürecinde Buca Belediyesi’nin kurumsal yapısında oluşan durumlardan bahseden Başkan Kılıç, “Bütün kamu kurumları gibi belediyemizi de etkiledi bu pandemi. Dönüşümlü çalışma, hastalığa yakalanan personelimiz ve karantina süreçleri bir takım olumsuzluklar yarattı.

Özellikle saha personelinde sıkıntılar yaşandı. Çünkü ekipteki 1 kişide virüs çıkınca bütün çalışma arkadaşları karantinaya girdi. Sistemi etkileyecek kadar bir sıkıntımız yok ama özellikle tam kapanma süreci ve bu süreçle beraber dönüşümlü çalışma durumları tabi ki olumsuz etkiliyor bizi de. Ancak şu anda sistemi durdurabilecek bir aşamaya gelmedik” dedi.

“BELEDİYE BAŞKANLARI RİSKE GİREBİLİYOR”

Belediyelerin kamu kurumları içerisinde en dinamik yapılar olduğunun son dönemde yaşanan pandemi, sel ve deprem gibi olağanüstü olaylarda ortaya çıktığına vurgu yapan Başkan Kılıç, “Bunu pandemide de gördük, selde de depremde de. Bütün belediyeler tüm Türkiye’de, siyasi parti fark etmeksizin, elinden gelen her şeyi yaptı. Hem kolay ulaşılabilir hem seçilmiş olduğu için belediye başkanları riske girebiliyor.

Bürokrasinin hantal diyebileceğimiz yapısından bir tık önde belediyeler. İzmir’de bu süreçte en çok konuşulan kurumlar belediyeler oldu, pandemide de depremde de selde de. Belediyelerin çalışması için kaynakların sağlandığı takdirde karşılıkları olacaktır vatandaşa” diye konuştu.

“MAAŞLARIN YARISINI BİLE ÖDEYEMEDİĞİMİZ ZAMANLAR OLDU”

Pandemi sürecinin zorluklarından bahsederek samimi itiraflarda bulunan Başkan Kılıç, “Personel maaşlarının yarısını bile ödeyemediğimiz zamanlar oldu.

İller Bankası’ndan gelen gelirlerimiz çok azaldı pandemide. Talepler ise aksi yönde çok arttı. Bizim için zor bir süreçti. Bu ay iller bankasından gelecek payın hemen hemen sadece yüzde 40’ı geldi. Biz Belediyeler olarak kendimizden oturup bir şeyler üretip gelir üretmiyoruz, vergilerle belirlenmiş kalemlerden gelir elde ediyoruz. Personele pandemi var maaşını eksik verelim de diyemezsin” ifadelerini kullandı.

ÇALIŞMALAR HIZ KAZANACAK

Buca Belediyesi’nin stratejik planlarında yer alan projeler hakkında konuşan Başkan Kılıç, “İnşaat maliyetleri çok arttı. Hemen hemen yüzde 100’lük bir artış var maliyetlerde.

Pandemi gibi çok ciddi bir durum söz konu ve bu durumda parayı herhangi bir yere harcayacağım diyemezsin. Elbette yatırımlar yapacağız ama öncelikler önemli. Eylül, ekim ayları gibi çalışmalarımız hız kazanacak tabi ki. Temeller atılacak ve projeler devam edecek” dedi.

“BUCA’DA FİİLİYATTA 800 BİNE YAKIN İNSAN VAR”

Başkan Kılıç, pandemi döneminde dezenfektasyon ve sosyal yardımlar konusunda yapılan çalışmalardan ve bunların belediyeye olan maliyetlerini anlattı. Belediye bütçesinin ilçe nüfusuna göre az kaldığını aktaran Başkan Kılıç, “Bu süreçte belediye tarafından yapılan yardım 10 milyondan fazladır... Biz Buca’da 20 bine yakın binayı dezenfekte ettik. Kamu kurumları, eczaneler, kuaförler; aklınıza neresi geliyorsa defalarca dezenfekte ettik.

Bunların hepsi bir maliyet. Biz bütçemiz açısından iyi durumdayız. 2020 yılını 320 milyonla bitirdik. Bütçe açısından da ciddi bir çalışmamız var ve bu yıl daha iyi bir noktayı hedefliyoruz, 400 milyon civarında. Buca için çok düşük bir rakam aslında bu... 500 bin üzerinde sadece biz varız. Buca’da fiiliyatta 800 bine yakın insan var.

Üniversitede sadece 80 bin öğrenci var, 15 bin öğrenci her yıl mezun olup, benim gibi gitmese bu bile çok fazla. Diğer ilçeler nüfustan fazla bütçelere sahip ama bizde öyle değil. Kayıt altına alınması gerekiyor her şeyin. Bizde kayıt dışı, ikametgahı olmayanlarla birlikte yaklaşık 800 bin kişi var” diye konuştu.

“TANINIR OLMAK İYİ OLMAK DEĞİL”

Yapılan kamuoyu araştırmaları sonuçlarında önde gelen belediye başkanlarından olması durumunu değerlendiren Başkan Kılıç, “İnanın yapılan anketlerin birçoğunu bilmiyorum. Kendimizi test etmek amacıyla yaptığımız anketler var ama açıklamıyoruz kamuoyuna.

Tanınırlık oranımız fena değil. Bunu icraata çeviremedikten sonra da bir anlamı yok. Tanınır olmak iyi olmak değil. Bunu eylemselliğe çevirmek gerekiyor. Kentliyi doyurman lazım. Belediyecilik anlamında bir şeylerin iyi gittiğini söylemesi gerekiyor kentlinin.

Biz pandemi sürecinde yapmamız gereken birçok şeyi yapamadık çünkü bütçemiz düşük. Belediyede borç olur ama önemli olan gelir durumu. Borçlanmak kötü bir şey değil ama gelirinin iyi olması gerekiyor” dedi.

BORÇLANMA OLMADAN YATIRIM OLMAZ

Başkan Kılıç, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin borçlanarak yatırım yaptığına ama bu borçlanma olmadığı takdirde planlanan yatırımların yapılamayacağını söyleyerek, “Büyükşehir’in 2030’a kadar borçlandığı miktar, 1 yıllık gelirine eş değer, 8 milyar.

Büyükşehir borçlanmazsa 2030’da yapacak yatırımlarını. O yüzden önemli olan gelir. Gelir ve bütçenin iyi olması gerekiyor. Bizler Buca’da belediyenin dijitalleşmesiyle gelirleri kontrol altına almaya çalışıyoruz. Dijitalleştiğin takdirde gelir ve giderini kontrol edemezsin” ifadelerini kullandı.

“RAYİÇ BEDELLER ÇOK DÜŞÜK”

Buca’da kaçak yapının çok fazla olduğunu söyleyerek vergi gelirlerinde yaşanan olumsuzluklarla ilgili konuşan Başkan Kılıç, “Belediyeye gelir gelmiyor. Rayiç bedeller çok düşük, tahakkuk sonrası tahsilat oranı çok düşük.

Pandemi zamanında vatandaşa haciz işlemi uygulayıp gel emlak vergini öde diyemezsin. Gelir seviyesi Buca’nın orta ve orta altı. Pandemi zamanında sıkıştıramazsın vatandaşları” dedi.

“BUCA’NIN ŞU ANA KADAR GÖRDÜĞÜ EN İYİ DÖNEM”

Stratejik planlarda bulunan yatırımların pandemi döneminde bir dönemde tamamlanmasının çok zor olduğuna vurgu yapan Başkan Kılıç, Buca’nın asli olarak çözüme kavuşturulması gereken konuları üzerinde durduklarını belirtti. İzmir Büyükşehir Belediyesi’yle beraber uyum içinde çalıştıklarına değinen Başkan Kılıç, konuyla ilgili şu sözleri söyledi:

“Vaatlerimizi bir dönemde tamamlamamız çok zor. Stratejik plan gereğini önümüze asli görevlerimizi koyduk ve bunları yaptık. Parklara, yollara ve temizliğe dikkat ettik. Buca’daki vatandaşlar Çeşme’ye Urla’ya gidecek insanlar değil. Ya Gölet’te giderler ya evlerinin önündeki parka giderler.

O yüzden parkları halletmek gerekiyor. Şu anda ha düzeldi ha düzelecek işlerimiz, bitmek üzere. Büyükşehir baya da bir araç verdi, hepsi 0 yeni araçlar.

Büyükşehir Belediye Başkanımızla aramız çok iyi, çok uyumlu çalışıyoruz. Elinden gelen her şeyi yapıyor. Buca’nın şu ana kadar gördüğü en iyi dönem. Talep ettiğimiz her şey karşılanıyor. Ancak yağmurlar bir anda muson yağmuru gibi yağdığında sel oluyor… Buca’nın yıllardır var olan bir sorunu bu.

Eskiden dere yatakları olan yerlere ev yapmışız ama doğayla mücadele edemezsin... Buca’nın yağmur suyu alt yapısı çalışmasını bitirmek gerekiyor. Bu yıl içinde bitecek. Bizim için en önemli projelerden birisi bu ve yüzde 70’i tamamlanmış olacak.”

“TUNÇ BAŞKAN’IN BU KONUDA YAPACAK BİR ŞEYİ YOK”

Buca Metrosunda asıl isteklerinin Hasan Ağa Bahçesi’ne gelmesi olduğunu söyleyen Başkan Kılıç, Buca’da devam eden projeler hakkında konuşarak “Bürokrasi gerçekten çok yavaş ilerliyor Tunç Başkan’ın bu konuda yapacak bir şeyi yok. Portakal Vadisi devam ediyor.

Şirinyer Projemiz başlıyor. Türkiye’nin en büyük pazar yerlerinden bir tanesi belki Şirinyer. Bittiğinde otopark sıkıntısı ortadan kalkacak birçok avantajı olacak. Balık hali, sebze hali, eshot garajımız var mezarlıkların büyük çoğunluğu bizde. Birçok ana belediyelerin şantiyeleri bizde…” dedi.

BAŞKAN KILIÇ’TAN 2’NCİ DÖNEM VURGUSU

Başkan Kılıç, Buca’da yapılan çalışmalardan bahsederek ikinci dönemde de belediye başkanlığı hedefiyle ilgili “Öncelikli olarak hedefimiz bahsettiğimiz projeleri en hızlı şekilde tamamlamak.

Tabi ki yarım kalan veya yapmak istediğimiz diğer projeleri yapmak isteriz ikinci dönemde. 1 dönem daha başkanlık yapmayı tabi ki isteriz. Benim olmam ya da olmamam çok önemli değil ancak belediyelerde başkanlar en az 2 yılda bir sistem hazırlıyor, 3 yıl sonra değişiklik ve tüm sistem baştan… 2 dönem olması her belediye için avantajlı” diye konuştu.

“ÖNEMLİ OLAN CEZAEVİNİN KALKMASI”

Adalet Bakanlığı’na ait Buca Cezaevi’nin kaldırılmasıyla ilgili konuşan Başkan Kılıç, “Cezaevinin kalkacağı söyleniyor. Duyumlarımıza göre bu yönde hazırlıklar yapılıyormuş.

Gerçekleşmeden bu cezaevi kalktı diyemiyorum. Arsanın sahibi ve imar durumları belli. Buraya makul bir proje ortak akılla bulunur. Önemli olan cezaevinin kalkması. Kalktıktan sonra yapılır.

Benim mantığım genel anlamda da yapıcı. Bu ortak akılla yapılacak bir şey, masada bir şekilde çözülür. Bizimde katılacağımız bir toplanmayla kamu yararı düşünülürse hiçbir sorun olmaz. Bizim önceliğimiz cezaevi. Büyükşehir metroyu ilerletiyor bizde takip ediyor ve destekliyoruz.

Görüşmeler devam ediyor. Devlet demiryollarının bulunduğu alanda bir kargaşa var onu da bir paket halinde çözmek istiyoruz… Buca’da bir sorun çözmekse amacımız bunun siyasi parti ayrımı olmaz. Siyaset bir olaya ilişkin, hedefe ulaşmak uğruna kavga etmeden oturup konuşmakla çıkmış. Konuşarak çözersin. Önemli olan uzlaşı” ifadelerini kullandı.

“BEN DE BİR KÖYLÜ ÇOCUĞUYUM”

Bütünşehir yasasıyla birlikte gelen sorunların çözümüyle ilgili, Buca’daki köylerin kırsal mahalle olması çalışmalarından bahseden Başkan Kılıç, “Köy tüzel kişiliklerini imzaladık, meclisten geçti. Eski sisteme benzer bir sistem oluştu. Ben de bir köylü çocuğuyum. Köy ile hobi bahçesini karşılaştıramazsın. Köylü vatandaştan vergi ve benzeri şeyleri istemek köy kültürüne çok uyan bir olay değil” dedi.

ÇÖZÜM; DENETİM VE CEZA!

Başkan Kılıç, Buca’daki ormanlık alanların en büyük sorunu olan kaçak moloz dökümleri için “Moloz ve hafriyat dökümünün kesin çözümü sürekli denetim ve ceza yazmak.

Bir hafriyat bölgesi belki yapmalıyız, bu alanda çalışmalarımız var. Bunu yaptığımızda da kaçak atımlar gerçekleşirse demektir ki daha çok ceza yazacağız. Cezaları ödüyorlar, ödemezlerse haciz koyuyoruz. Biz sürekli ceza yazıyoruz, onlar sürekli devam ediyorlar” diye konuştu.

“EN RANTABL BÖLGE SEÇİLİYOR”

Menderes’e yapılması planlanan katı atık bertaraf tesisiyle ilgili konuşan Başkan Kılıç, Mendereslilerden gelen ‘kendi ilçelerine tesis yapsınlar’ eleştirine yönelik şu ifadeleri kullandı:

“500 ton günlük çöp çıkıyor Buca’da. Örneğin, Konak kendine nasıl bulsun çöp yeri? Buca’daki her yer koruma havzası. Büyük metropollerde tek bir yerde çöp toplama alanı yapamazsın.

Her açıdan tek bir yerde olması doğru değil. Viyana’nın göbeğinde belki de en güzel yerinde çöp ayrıştırma tesisi var. Şehrin merkezinde. O sistemi iyi kurduğun takdirde koku da olmaz, doğa da korunur. Amaç zaten bu tesisle doğayı koruyup ilerleyen süreçte, fayda sağlayıp enerji üretmek. Bunun için de en uygun olabilecek en rantabl bölge seçiliyor.

Bu işi yapan bilim adamları ve yetkin kişiler yeri belirleyecek. Bu işi yapmak zorundasın, o çöpleri bir şekilde ayrıştırmak zorundasın. Harmandalı’nda eskiden kamyon boşaltıp giderdi, sonra kokuyu artık çek… Yapılan yeni tesislerde bu koku sorunu olmayacak. Doğaya zarar verilmeyecek.”

“BUCA’DA YAŞAYAN VATANDAŞ KENDİ CENAZESİNİ BUCA’YA GÖMEMİYOR”

Buca’da çok ciddi bir mezarlık yeri sıkıntısı yaşandığını ve ilçede yeni mezarlık yeri istemediklerini belirten Başkan Kılıç, “Kaynaklar doldu. Zaten artık yeni mezarlık istemiyoruz. Çok fazla mezarlık var Buca’da.

Tarım arazisinin mezarlığı dönmesini ister misin? İstemezsin. Mezarlık oluşturmak için tarıma elverişli olmayan daha kentten uzak hem de atıl kalabilecek alanlar belirlenmeli.

Bizim köylerimizin toprakları çok güzel, biz oraya mezarlık değil değil tarım yapılsın istiyoruz. Yerleşim yerlerine daha uzak yerlere yapılmalı mezarlıklar. Buca’nın büyük bir bölümü zaten baraj havzasından kalıyor. Buca’da yaşayan vatandaş kendi cenazesini Buca’ya gömemiyor. İzmir’de mezarlık yeri anlamında bir sıkıntı var” dedi.

“YAPTIKLARIMIZ BELLİ”

Buca Belediyesi’ne yönelik düzenlenen operasyonları değerlendiren Başkan Kılıç, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Biz geldiğimiz günden itibaren yasal olmayan her şeye karşıyız ve yasal olmayan bir eylem yapan vatandaşı da olduğu yerde bırakırız. Bunu yaptığın takdirde tepki alman çok normal. Tam çöp kamyonları geldiği gün, bir bakıyorsun haber çıkıyor.

William Shakespeare’ın çok güzel bir lafı var, ‘Buz kadar berrak, kar kadar beyaz olsan da iftiradan kurtulamazsın’ siyasete girdiysen, bir yeri yönetiyorsan belli rant grupları oluyor, o grupların tek şeyi bu tür kolay şeylerden para elde etmek. Onların önüne geçtiğin takdirde saldırılar başlıyor.

Biz bununla ilgili bütün suç duyurularını yaptık. Burada yaptıklarımız belli son 2 yıl içerisinde; bütçe dengesini oluşturduk, borçlar ödeniyor, kendi araçlarımız geldi.

Bakın yani, her şey açık şeffaf. İhale yaparken yayın yapıyoruz şeffaf. Birilerinin tekerine çomak soktuk her halde. Bize köyler bölgesinde ne teklifler geldi… Ama biz devam ediyoruz, yürüyoruz. Sürekli suç duyurusunda bulunuyoruz. Fetullahçı yapı bile saldırdı, Emre Uslu… Dersin ki ‘bir siyasetçiyle beraber çalışıyor, bir siyasetçiyle beraber yol arkadaşlığı yapıyor’ eyvallah ama bu nedir?”

KENTSEL DÖNÜŞÜM, YERİNDE DÖNÜŞÜM DEMEK DEĞİL

Başkan Kılıç, Buca’da yapmayı planladıkları kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili “Buca’nın geneli belki 60-70’i plansız. Islah imar planlarıyla yapılmış. Böyle olmaz. Depremle mücadelede bu şekilde olmaz. Olduğu şekilde yerinde dönüştürme de olmaz. Yeni planlar yapmak gerekiyor. Buca’nın hemen hemen tamamına yakınını planlıyoruz.

Seyhan Mahallesi bitti gibi, Çaldıran Mahallesi bitmek üzere, Ufuk Mahallesi’ni çalışıyor. Ova bölgesi ile ilgili çalışıyoruz. Kentsel dönüşümü yerinde dönüşüm olarak algılıyoruz. Ama bu değil. Kentsel dönüşüm kentin daha yaşanabilir bir hale dönüştürülmesidir. Bir kent halini alman lazım. bunun için de plan gerekiyor. Biz kademe kademe çalışıyoruz. Bölge bölge devam ediyor çalışmalarımız” şeklinde konuştu.

Buca’da var olan parke taşı tesisini son teknolojiyle yenileyerek var olan yol sorununu bitireceklerini söyleyen Başkan Kılıç, “Kendimiz üretip kendimiz bitireceğiz. 2-3 ay içerisinde yollara gireceğiz ve bu işi ihalesiz yapacağız” dedi.

Başkan Kılıç ayrıca Bucaspor 1928’in ligteki durumuyla ilgili, “25 yıllık bir Bucaspor’luyum. Son maçta takıldık, Play Off’a kaldık. İnşallah iyi olacak bizim için. Biz yasal olarak profesyonel kurumlara yardım yapamıyoruz ancak amatör kulüplere yardımlarımız oluyor” dedi.